26 bin kişiyle EYT anketi yaptım, işte sonuç!

Okuduğunuz Yazı
26 bin kişiyle EYT anketi yaptım, işte sonuç!

İçerik

“Hacı Bey, gazetecilikten sonra şimdi anketçiliğe mi başladın?” diye merak edenler endişe etmesin; gazetecilik alanının dışına çıkmayı düşünmüyorum. Mevzu şöyle… Dün sosyal medya hesabımda kısa süreli “Emeklilikte Yaşa Takılanlar” (EYT) anketi yaptım. Bu kısa süre içerisinde 26 bin 135 kişi oy kullandı. (Resmi Twitter hesabıma girerek anket sonucunu, oy kullanan ve yorum yapan sayısını güncel görebilirsiniz)

“EYT hususunda ne düşünüyorsunuz?” sorusunda üç şık şöyleydi:

1) 48-50 yaş sınırı olmalı

2) Yaş sınırı olmamalı

3) Durum olduğu gibi kalmalı

Katılımcıların yüzde 56′sı yaş sınırı olmamalı derken yüzde 31’i 48-50 yaş sınırı olmalı, yüzde 13’ü durum olduğu gibi kalmalı cevabını vermiş. 1,330 kişinin yaptığı yorumların (bir kısmı araya karışan kışkırtıcılar olmakla beraber) çoğunu da okudum.

“ANKETTEN ÇIKARDIĞIM SONUÇLAR”

– EYT “şartlı” çıkarsa muhalefet için propaganda alanı açılacak

– Şunun farkına varılması isteniyor: Her sigortalı EYT’li değil; 8 Eylül 1999’dan sonra sigortası başlayanlar için o tarihte çıkan yeni yasa aynen korunacak. Yani 1999 sonrası sigorta girişi olanlar için “erken emeklilik” diye durum olmayacak. Zaten EYT “erken emeklilik” olarak görülmüyor. 1999’da değişen yasanın “geriye işletilmesi” eleştiriliyor. En büyük haklılık payı budur.

– “Devletimiz bu yükü kaldırabilir mi?” diye endişelenen çok sayıda takipçimiz var

– Güvendikleri yegâne ortak isim; Başkan Recep Tayyip Erdoğan!

Sonuç: 8 Eylül 1999’dan önce sigortası başlayanlar “hak olarak” düşündükleri şartların herkesi kapsayacak şekilde yerine geleceğini ümit ediyorlar.

“HDP’YE YÜRÜYEMEYEN KEMAL BEY”

Terör örgütü tarafından dağa kaçırılan 18 yaş altı kız çocukları için HDP önüne yürüyemeyen Kemal Bey, herkesin zaten karşı çıktığı ve savunmadığı bir olay üzerinden Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Adalet Bakanlığı’na yürüyorsa Kemal Bey’in amacı “çocuk/kadın/adalet” diyemeyiz!

“AMA KEMAL BEY’İ YİNE DE TEBRİK EDERİM”

Önceki genel başkanınız seks kaseti kumpasıyla gidecek, küfürden ceza alan il başkanınız olacak, tacizden yargılanan partilileriniz olacak, yolsuzluk tutuklusu belediye başkanlarınız olacak ama siz bunlar Cumhur İttifakı’nda yaşanmış gibi bakanlığa yürüyeceksiniz!

“KAZANACAK KİŞİ ADAY OLMALI, AMA KİM?”

Ankara’da Esenboğa Havaalanı yolu üzerinde Pursaklar’ı geçtikten sonra çok sevdiğim, sessiz, sakin bir kafe var. Bir bardak taze filtre kahve sipariş ederken biri yanıma yaklaştı; “Hacı Bey geçen haftaki tartışma programınızı izledim. Niye hep muhalefetin adayına odaklanıyorsunuz?” diye gülümseyerek sordu.

“Merak ediyoruz, kulis arıyoruz…” falan derken araya girip şu cümleyi patlatıverdi: “Muhalefet ‘Kazanacak Aday’ arıyor ama bulamıyor ya hani; abi söyle boşa aramasınlar, çünkü ‘kazanacak adayı’ Cumhur İttifakı onlardan çok önce buldu: Recep Tayyip Erdoğan.”

Sizce de bu arkadaşın söylediklerinde büyük bir gerçek payı yok mu?

Bir araba reklamı aklıma geldi. “Biz daha iyisini yapana kadar en iyisi bu” diyordu. Sanırım Recep Tayyip Erdoğan yepyeni kişileri siyaset sahnesine sürene dek en iyisi yine Recep Tayyip Erdoğan olacak!

“6 YAŞINDA EVLİLİK VE 28 ŞUBATÇI KAFA”

Kafayı mı yediniz? Evet, yediniz! Kelli felli adamlar, sözde köşe yazarları, güya entellektüeller hiç mi utanmıyorsunuz?

Ne çabuk algıya teslim oluyorsunuz? Buna “6 yaşındaki çocukla evlilik” denmez, “6 yaşındaki çocuğa tecavüz” denir! “Evlilik” gibi kutsal kavramı kirletmeyin! Bu durum lanetlenerek de geçiştirilemez! Çocuklara tecavüzün cezası “idam” olmalıdır! Bahsedilen olayın “gerçekliği” tam olarak bilinmiyor. Son sözü adalet söyleyecek! Bunu dediğimizde bile, “Bak 6 yaş evliliği savunuyor” diyenler de ayrı bir sapık grubu olsa gerek!

Mahkemenin öne alınması da olumlu oldu. Adalet her konuda “zamanında” gelmeli!

İşin bir boyutu da İslam düşmanları!

Birileri; “Haydi sesinizi yükseltin, itiraz edin” diyor!

Yuh, bin kere yuh! Bu olayı “sahiplenen” bir kişi oldu mu? Olmadı! O vakit derdiniz nedir? “Sesinizi yükseltin” diyenler nasıl oluyor da lafı “Kuran kursları kapatılmalıdır” diye bitiriyor? Amaç nedir?

Benzer olay CHP’de olunca, “CHP’yi kapatalım” diyen olur mu?

Mesela Fatih Altaylı da çıkmış, “Derdimiz bu değil” falan diyerek İslam düşmanlığı yapılmadığını savunuyor!

Ya Fatih Bey bırak Allah aşkına!

Görmüyor musun kimin ne yaptığını?

Aynısı 28 Şubat’ta yapıldı! Tabii senin ve senin gibilerin umurunda mı?

“FADİME ŞAHİN VE MÜSLÜM GÜNDÜZ”

Sene 1997… Fadime Şahin ve Müslüm Gündüz olayını mütedeyyin kesimler savunmadı, hiçbir muhafazakâr insan “olayı” doğru bulmadı!

Ama ne oldu?

Önce ekranlarda “Fadime ve Müslüm” haberleri yapıldı. Sonra Fadime Şahin ekranlara çıkarılıp zırıl zırıl ağlatıldı.

İnsanlara “İtiraz edin, Fadime’ye sahip çıkın” denildi ama zaten herkes bu duruma itiraz ediyor, Fadime’nin kandırıldığını düşünüyordu.

Sonra birileri “Tarikat, Kuran Kursu, namaz kılanlar, sakallılar, başörtülüler” demeye başladı.

Oysa hiçbir başörtülü, sakallı, namazlı insan bu olayı savunmuyordu.

Sonra ne mi oldu? 1997’den sonra 10 yıl boyunca “kadınları” okullara almadılar. Çünkü onlar “başörtü” takıyordu. Çünkü Fadime mağdur olmuştu ve mağdur eden “tarikat, Kuran kursu, namaz kılanlar, sakallılar, başörtülüler” idi.

600 bin kadını eğitim hakkından mahrum ettikleri süreci başlattılar!

Fadime-Müslüm olayını bahane edenler başörtülü öğretmenleri okulundan, doktorları hastaneden kovdular! Oysa kimse bu olayı tasvip etmiyordu!

Şimdi de “6 yaşında tecavüz” olayını hiç kimse tasvip etmiyor.

Hal böyleyken ve herkes bu olaya “her kardeşimiz gibi” karşı çıkarken yine birileri bunu bahane edip “Kuran-ı Kerim kurslarına” dil uzatmaya kalkıyor!

Fatih Bey bırak bu “demokrat darbesever” ayaklarını!

“LGBT ÇOCUK VE ALGI YOBAZLARI”

Siz ey algı yobazcıkları!

“LGBT Çocuklar Vardır” diyerek küçücük çocuklar için affedersiniz, “Erkek erkeğe ilişkiye girebilir, tercihtir” diyenlere niye sustunuz ve susuyorsunuz?

18 yaşın altındaki kızlar içki âlemlerinde dans edip şarkı söylerken ve boy boy haberleri medyada yer alırken “Bu mevzu çocuk istismarıdır” demediniz!

Ah sizi gidi algı pıtırcıkları ah! Sizinle mücadelemiz hiç bitmeyecek!

“AYŞENUR AMA NUR’U SÖNMÜŞ”

Ayşenur Arslan diye biri, sanırım Halk TV’de bir müddettir program yapmaya çalışıyormuş. Konuşma videosunu dinlerken gayr-i ihtiyari, “Ne kadar geri kalmış yahu” diye iç sesinizi dinliyorsunuz.

“Dünya nerelere gidiyor, biz hâlâ TOGG’la övünüyoruz” diyormuş.

Mustafa Varank‘ı “TOGG’la övünüyor” diye eleştiriyormuş.

Neyle övünülsün istersin Bayan Ayşenur?

Mesela üniversitelere genç kızları almayarak onları eğitim hakkından mahrum bırakıp, “5’i hariç hepsinin başını açtırdım” diye mi övünülsün?

Allah kimseyi bunlar gibi yapmasın, cehalet yüklü olup farkında olmamak, evlerden ırak!

“SAADET PARTİSİ İNCİNMİŞ”

CHP milletvekili Yıldırım Kaya, “Tecavüzcülerden hesap soracağız” diyerek Saadet’in benim de dönem dönem severek takip ettiğim kuruluşu olan “Anadolu Gençlik Derneği’ni” hedef gösterince Saadet Partisi tepki gösterdi!

Oysa CHP’nin muhafazakârlara ettiği laflara, Kuran kurslarını “gericilik” diye yaftalayan sözlerine susuyorlardı! Laf direkt kendilerine dokununca “incindiler” sanırım!

“SÜLEYMAN SOYLU’NUN 28 DAKİKALIK TBMM KONUŞMASI”

Manifestodur!

Türkiye’nin milli güvenliğinin zirvesidir!

Sadece Türkiye düşmanlarının itiraz edebileceği, dostların gurur duyacağı bir konuşmadır!

“Uyuşturucu” algısı yapanlara kelimeler ve icraatlarla indirilmiş tokattır!

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
100%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Hacı YAKIŞIKLI