Türkiye’nin sondaj gemileri çifte kazanç sağladı

Türkiye piyasa değeri 1 milyar doları aşan dört sondaj gemisine 250 milyon dolara sahip oldu. Gazın kullanımıyla birlikte dışa bağımlılık azalacak, enflasyon baskısı gerileyecek.

250 MİLYON DOLAR

Filoya yeni katılan 7. nesil sondaj gemisi Abdülhamid Han ile Türkiye, değeri 1 milyar doları aşan bir sondaj filosuna yalnızca 250 milyon dolar gibi bir bedelle sahip oldu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı Berat Albayrak döneminde başlatılan Milli Enerji ve Maden Politikası çerçevesinde Türkiye enerjide tam bağımsızlık yolunda emin adımlarla ilerlerken, bölgesinin de en güçlü hidrokarbon keşif ve sondaj filosuna sahip oldu.

Enerji Bakanı Fatih Dönmez’in enerjideki bağımsızlık bayrağını en iyi şekilde dalgalandırmak için verdiği mücadelelerle taçlanan bağımsızlık ateşi sayesinde Türkiye, bugün 4’ü sondaj 2’si sismik olmak üzere 6 gemiden oluşan dev bir hidrokarbon keşif filosuna sahip bulunuyor.

TÜRKİYE ALIRKEN KAZANDI

Pandemi dönemini yatırımlar açısından en iyi şekilde değerlendiren Türkiye, dünyada hidrokarbon arayışının zayıfladığı bir dönemde filosuna yeni gemiler katarak hem Karadeniz hem de Doğu Akdeniz’de Türk Bayrağı’nı dalgalandırdı.

Yapılan yatırımlar sayesinde 4 sondaj gemisi de sınıfının en iyileri arasından seçildi.

İkinci el olarak alınan ve günümüz teknolojileri ile en iyi şekilde donatılan gemiler daha alınma aşamasında Türkiye’ye kazanç sağladı.

Fatih, Yavuz ve Kanuni sondaj gemilerinin finansmanı kamu ve özel bankalarından avantajlı kredi şartları çerçevesinde sağlanırken, dördüncü sondaj gemisinin finansmanı ise TPAO’nun özkaynakları ile sağlandı.

Türkiye’nin sondaj gemi filosunda yer alan Fatih, Kanuni ve Yavuz 6. nesil ultra derin deniz sondaj yeteneğine sahip. Gemiler, dünyanın en derin çukuru olan Mariana’dan daha derinde, 12 bin metrenin üzerinde yüksek basınç altında deniz sondajı yapabiliyor.

GEMİNİN EN ÖZELİ ABDÜLHAMİD HAN

Türkiye’nin filosuna yeni kattığı Abdülhamid Han Sondaj Gemisi ise 7. Nesil olmasının yanı sıra 238 metre uzunluğu, 42 metre genişliği ve çift güvenlik sistemiyle öne çıkıyor.

Filosunun teknik açıdan hem en donanımlısı hem de en uzunu olarak Mavi Vatan’da hidrokarbon arama çalışmalarına güç katacak olan gemi, çift kule ile aktif konumlandırma sistemiyle göz kamaştırıyor.

TÜRKİYE’NİN 2 SENEDE GAZ ÜRETMESİ ETKİLEYİCİ

Merkezi Londra’da bulunan veri analizi ve danışmanlık şirketi GlobalData’nın petrol ve doğal gaz analisti Rami Khrais, Türkiye’nin doğal gaz talebinin yıldan yıla arttığını ve Karadeniz’deki keşfin bu anlamda önemli olduğunu söyledi.

Khrais, “Sakarya Gaz Sahası’nın zorlu ultra derin su arazisi ve alan düşünüldüğünde keşiften yalnızca iki yıl sonra ilk üretimin gerçekleşmesi oldukça etkileyici” dedi.

Türkiye’nin doğal gaz ihtiyacının tamamına yakınını ithal ettiğinin altını çizen Khrais, “2020’li yılların sonuna doğru sahada tam kapasite üretim başlayacak. Bu sahada ikinci aşamaya geçilmesiyle Türkiye’nin dış kaynaklara bağımlılığı da azalacak. Enflasyondan muzdarip yerel müşterilerin de üzerindeki baskı hafifleyecektir” diye konuştu.

Columbia Üniversitesi Küresel Enerji Politikaları Merkezi Kıdemli Araştırmacısı Jonathan Elkind de, Türkiye’nin sahadan günde 10 milyon metreküp, yılda ise yaklaşık 3.65 milyar metreküp doğal gaz üretmeyi hedeflediğini anımsatarak, “Bu üretim, Türkiye’nin doğal gaz arzına kademeli ancak sağlam bir ilave olacak” ifadesini kullandı.