Poposunu açan amcanın ülkesi
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı.
Terör örgütünün 2018 yılında servis ettiği sahte görüntüleri bir kez daha gündeme getirerek Mehmetçik’in kimyasal silah kullandığını iddia etti. Adının önünde “Türk” yazan meslek birliğinin Türkiye’yi uluslararası arenada savaş suçu işleyen ülke olarak damgalama girişimi muhalif medyada bırakın eleştiriyi, tek satır haber olmadı!
Her biri birbirinden objektif ve en hakiki gazetecilerden oluşan muhalif medyanın gündemine Fincancı’nın Türk ordusunu hedef alan skandal ifadeleri elbette ki giremezdi. Çünkü onlar yandaş değildi. Gerçeğin, sadece gerçeğin peşinde olan gazetecilerdi.
TTB Başkanı’nın skandal ifadelerinin ortalığa döküldüğü saatlerde muhalif medya Elazığ caddelerinde krem denerken poposunu açan yaşlı adamın görüntüsünü paylaşıyordu iştahla!
Sonunda bu da olmuştu. Krem alamayan vatandaş bedava dağıtılan ürünü sokakta poposuna sürüyordu! Ülkenin geldiği noktayı bundan daha iyi hangi görüntü anlatabilirdi ki?
Hem sonra Türk-Kürt demeden can alan terör örgütünün değirmenine su taşıyan Fincancı bunu ilk kez yapmıyordu. Muhalif medya ayrı bir muhabbet beslediği Fincancı’yı ne zaman görmüştü ki bu kez görecekti? Fincancı değil ama poposunu açan amca daha çok tık alırdı!
Öyle de oldu. Koca bir ülkeye Fincancı’nın skandal açıklamalarını değil yaşlı amcanın poposunu gösterdiler. Tıpkı daha önce yaptıkları gibi.
Fincancı sözde Ermeni soykırımını tanıyan mektup yazdı. Haber yapmadılar.
FETÖ’nün darbe girişiminde bulunduğuna dair belge ve bilgi olmadığını iddia etti. Sessiz kaldılar.
FETÖ kumpası olan Ergenekon’da sanıklardan şikâyetçi oldu. Görmediler.
Örgütün gazetesine kumpası destekleyen demeçler verdi. Duymadılar.
Mehmetçik, Hendek terörünü bitirmek için canla başla mücadele ederken “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisine imza attı. İşitmediler.
Fincancı böyle de TTB’deki bazı arkadaşları farklı mı? TTB Üyesi HDP Milletvekili Behçet Yıldırım’ın teröristlere ilaç taşıdığı tespit edildi. Örgütün kampında resimleri ortaya çıkan Semra Güzel de TTB üyesiydi.
TTB, 2015’te terör örgütünün Suriye uzantısı olan PYD’nin sözde eş başkanı Asya Abdullah’a “Barış, dostluk ve demokrasi ödülü” bile verdi. Bütün bunlar olup biterken muhalif medyada yaprak bile kımıldamadı!
Şimdi bu vahim tabloya bakarak şu soruyu kendimize soralım: Dijital çağda poposu açıkta olan, sadece uyanık pazarlamacının kurbanı olan Elazığlı yaşlı amca mı? İktidar düşmanlığıyla gözünü karartmış çevrelerin sosyal medya destekli algı çalışmalarına karşı hepimiz savunmasız değil miyiz?
Hamburger siyaseti
Garibim Kılıçdaroğlu aylardır İmamoğlu ve Mansur Yavaş aday olmasın diye kendini paralıyor. ABD’ye gidiyor, video çekiyor. Masadaki ortaklarına “Adayım artık, varın benim farkıma” diyor. Ama dinleyen kim?
Kılıçdaroğlu’nun arkasından nispet yapar gibi İyi Parti de ABD yollarına düşüyor. Akşener’in emekli büyükelçi olan kurmayı canlı yayına çıkıp “ABD’ye hamburger yemeye gelmedik” deyiveriyor! CHP liderine laf çakıyor.
Birbirlerine hamburgerli mesaj veren ittifak ortaklarını da görmüş olduk bu vesileyle.
Bunun adı hamburger siyaseti. İçinde yok yok. Subliminal mesajlar, ayak oyunları, bolca dedikodu, mayonez, ketçap, vs…
Yandaki seçim broşürü gibi afişe dikkatle bakın.
CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi Gümüşhane’de okul yaptırıyor.
Açılışı Ekrem İmamoğlu ve Meral Akşener yapıyor!
Afiş de afiş ha… Konuşuyor, hatta şarkı söylüyor.
Sanki fonda “İkimiz bir fidanın güller açan dalıyız” şarkısı çalıyor.
Ne dersiniz Kemal Bey? Sizce de öyle değil mi?
Blokzincir İstanbul
Siyaseti bırakıp dijital dünyanın gerçeklerine odaklanalım.
Bugün İstanbul’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılımıyla ‘Blokzincir İstanbul’ etkinliği düzenleniyor.
Neymiş bu Blokzincir dediğinizi duyar gibiyim. Haklısınız.
Önce bir tespit yapalım, sonra anlatalım. Mevcutlar içinde dijital dünyaya ve yakın gelecekte yaşanacak büyük değişime en hazır parti AK Parti.
Genel Başkan Yardımcısı Ömer İleri’nin koordine ettiği çalışmalar Bilgi ve İletişim Teknolojileri Başkanlığı tarafından yürütülüyor. Mart ayında ‘Forum Metaverse’ etkinliğini düzenlemişlerdi. Şimdi sırada Blokzincir İstanbul var.
Amaç teknolojiyi sadece kullanan değil, geliştiren ve kendi kavramlarını ortaya koyan bir ülke haline gelmek. İşte İstanbul’da görücüye çıkacak blokzincir teknolojileri de bu hedefe varmak için kritik öneme sahip. Yeni dünyada birçok ticari işlem aracı kurumlara gerek kalmadan, güvenli bir şekilde, doğrudan taraflar arasında gerçekleştirilecek. Ve kayıt altına alınacak. Blokzincir teknolojisinin ticaret, finans sistemi ve iş yaşamında büyük değişiklikleri tetikleyeceği belirtiliyor.
Anlatacak daha çok detay var ama yerimiz dar. Türkiye yüzyılının inşasında en kritik rollerden birini bilgi teknolojileri oynayacak.