HİBRİT SAVAŞIN İKİZ KARDEŞLERİ FETÖ, KCK(PKK) TÜREVLERİ
Yerel seçim takvimi yaklaşırken sözde muhalif kanadın “kirli ittifaklar” tesis etmeye dönük arayışlarında da işbirlikçi aktörler üzerinden gerçekleştirilen “mekik diplomasisi”nin titizlikle hayata geçirildiği gözleniyor.
Son genel seçimde akamete uğrayan “böl, parçala, dağıt” stratejisinin bir üst tonda sonuç vereceğine dair önemli ikazların geldiği biliniyor. Asimetrik düzeni tıpkı “28 Şubat” formatına dönüştürülen “hassas noktalara vurun” talimatı, sistematiği için sahaya indirildiğini bizatihi fark edebiliyoruz.
Dönüştürülmek istenen plato bizzat “28 Şubat” manevrasına özdeş işbirlikçi ve yabancı istihbarat destekli aktörler üzerinden şekillendirilmeye çalışılıyor. Sokaklardaki “hareketliliği” sinsi aktörler üzerinden icra ederken, siyasi kanadın yeni tez ve söylemler geliştirme çabası izlenen metodun harfiyen icra edildiğine işaret ediyor.
Bugüne kadar küresel istihbaratın en etkin aktörlerinden FETÖ’nün bu süreçte farklı bir işlevsellikte çalışacağı belli oldu. Bunlar talimatlı projenin bir ayağında hareket ederken, diğer yanda bir diğer terör örgütü KCK/PKK gibi diğer alan aktörleriyle eş güdümlü hareket edeceklerinin işaretini almış olduk.
Neydi bu işaret?
Alan hakimiyetine dönük “kurtarılmış”özerklik kisvesi altında legalleştirilen “kent uzlaşısı” teorisiyle normalleştirme girişimleri.
Projenin siyasi iradesini sağlayan legal siyasi oluşumların istihbarat örgütleri inisiyatifi ile tesis edildiği de biliniyor.
Şuna özellikle dikkat etmemiz zaruri.
FETÖ ne kadar küresel bir istihbarat aparatı ve aktörü ise PKK/KCK’da farklı bir etki alanıyla hareket eden küresel bir istihbarat yapılanmasına sahip Hibrit Savaş Unsurları’dır. Her iki istihbarat unsurunun da toplumsal dokumuza uygun oluşumları, aktörleri kullandıklarını devletimizin kayıtlarında mevcut olduğunu biliyorum.
FETÖ toplumun nasıl kılcal damarlarına sirayet ettiyse aynı sistematik ama işlevsel olarak farklı misyona sahip KCK/PKK oluşumlarının da aynı amaca hizmet ettikleri edindikleri mevziler üzerinden aşikar olmuştur.
Medya çeşitliliği ve bunlar üzerinden gerçekleştirilen operasyonların artması, sokaklarda kol gezen 5. Kol Faaliyeti icra eden aktörlerin çoğalması projenin yerel seçimler olmadığına işaret ediyor. Yerel seçimin bir “manivela” işlevi görmesi tasarlanan yol açıcı hedef olarak okunabilir.
Bir sonraki yakın ve sürdürülebilir hedef ise “erken genel seçimler” ortamına zorlama, baskı oluşturma, yıpratma, itibarsızlaştırma ve kaos ortamının tesisi ile mümkün olacağı tezi üzerinde sabitlenmiştir!
Unutmayalım ki her iki istihbarat örgütünün de girmeyeceği suret yok…
Alınan “talimatlar” gereği kullanmayacağı aktör yok!
Uyanık ve akl-ı selim duracağız.