Suriye’de şer odakları yine devrede
Suriye’deki zalim Esed rejiminin devrilmesinden sonraki süreçte muhaliflerden Ahmed eş-Şara başkanlığında bir hükûmet kuruldu ve bu hükûmet üzerinde bir konsensüs oluşmuştu. Birdenbire bir konsensüsün kalıcı olmasını çok beklemiyordum açıkçası; çünkü bir taraftan İran, bir taraftan da Rusya oradaki yenilgilerini hazmedememiş olacaklardı.
Bu çerçeveden bakınca da yine orada Ahmed eş-Şara’nın hem PKK/PYD’ye karşı silahlarını bırakma noktasındaki kararlı tutumunu hem de o Lazkiye’deki Nusayrilere, diğer Hristiyanlara ve Dürzilere karşı gayet itidalli ve mutedil yaklaşımlarını görünce, “Bu ekip devlet kurmaya kendilerini hazırlamışlar ve buna göre hareket ediyorlar.” diye düşünmüştüm. Nitekim, ilk baştaki yaklaşımları neticesinde herhangi bir şiddet olayı veya intikam alma gibi bir yaklaşım içerisine girmeden süreci itidalli bir şekilde yönettiler.
Yakın zamanda ise ilk işaret fişeğini İran’dakilerin verdiği bir sürece tanıklık ettik. İran’da Nusayrileri bir şekilde hareketlendiren bir yaklaşım meydana geldi. Bunun yanı sıra da İsrail’in hem PKK/PYD’ye hem de diğer Dürziler gibi oradaki unsurlara ilişkin oluşturmaya çalıştığı yeni bir terör dalgasının etkisiyle İran’la İsrail’in tekrar işbirliğini gördük. Yakın zamanda Şefiyalar tekrar meydana çıktılar ve birçok katliam yaptılar. Bunun neticesi olarak da yeni Suriye hükûmetine karşı bir algı oluşturulmaya çalışıldı.
Oluşturulmaya çalışılan algı: “Aleviler katlediliyor.” Oysa “Aleviler katlediliyor.” diyen bu yaklaşım içerisindeki kişiler olan Nusayriler, Alevi değiller. Aleviler, Türkmen Alevilerden oluşur; bizim kabulümüz budur. Orada oluşturulmaya çalışılan algı genel olarak Alevilerin katledildiği yönündedir. Oysa katliamı yapanlar Aleviler! Üstelik bu katliamı yapan Alevilere ilişkin olarak daha önceki yaptıkları katliamlara, hatta kimyasal silah kullanmalarına karşı herhangi bir ses çıkarılmamıştır.
Buradan bakınca, çocuklar üzerine kimyasal silah kullanan Esed rejimine ses çıkarmayıp; ancak daha sonra küresel emperyalist İran ve İsrail’in kışkırtmasıyla Nusayrilerin Ahmed eş-Şara yönetimine ya da kolluk kuvvetlerine karşı başlattıkları isyan veya ayaklanmayı sonlandırmak için harekete geçen Suriye’nin yeni yönetimine karşı, hemen “Aleviler katlediliyor” algısı üzerinden bir propaganda oluşturmaya çalışıyorlar. Oysa bu algı, tamamen emperyalistlere hizmet eden, Türkiye aleyhine bir söylemdir.
Bu yaklaşımın içinde olanların aslına baksanız; ne Aleviler umurlarında ne de Suriye’de yaşayan çoluk çocuk. Suriye’nin toprak bütünlüğü bunların hiçbiri için önemli değil. Sadece, Türkiye aleyhine ne varsa onun yanında olup Türkiye aleyhine tüm yaklaşımlara destek veren bir noktada olduklarını görüyoruz. Buradan da bunların gerçek niyetini anlayabiliriz. Bu algılara karşı dikkatli olmak ve farkındalığımızı yüksek tutmak oldukça önemli olacaktır.