CHP kurultayı Özgür Özel’i özgürleştirecek mi?

Okuduğunuz Yazı
CHP kurultayı Özgür Özel’i özgürleştirecek mi?

İçerik

Pazar günü CHP’nin 21. olağanüstü kurultayı yapıldı.

Kurultay kararı alınmasının gerekçesi Özgür Özel’in seçildiği 38. Olağan Kurultay’a ilişkin olarak ‘şaibe’ iddialarının gündeme getirilmesiydi.

Bu iddiaları gündemden düşürmek üzere Özgür Özel, CHP Genel Başkanı olarak 6 Nisan’da olağanüstü kurultay kararı almıştı.

Kurultay kararı alınmasının temel sebebi öncelikle ‘şaibeli kurultay’ olarak nitelendirilen kurultayın iptaline karşı ön almaktı.

İkinci sebep ise hem kamuoyu önünde hem de CHP içerisinde kendisine bir ‘güvenoyu’ oluşturabilmekti.

İkisini de belli ölçüde sağlamış görünse de hem başka adayların aday olamaması hem de hâlâ İmamoğlu’nun ‘siluetinin’ büyük ölçüde parti üzerinde ve Özgür Özel üzerinde kendisini hissettirmesi bu amaçlara gölge düşürdü diyebiliriz.

Bundan sonra Özgür Özel, İmamoğlu vesayetinden kurtulabilir mi?

Bu kurultayın en önemli sorusu aslına bakarsanız İmamoğlu’nun Özgür Özel vesayetinden kurtulup kurtulamayacağıdır.

Kurultay konuşmasında ve genel olarak kurultayın fotoğraflarında İmamoğlu’nun varlığı hissediliyordu.

Yine benzer şekilde Parti Meclisi listesinde de İmamoğlu’nun ‘maaşlı elemanı’ görevini ifa eden isimler de yerlerini korumaktaydı.

Tüm bunlar gösteriyor ki İmamoğlu hâlâ etkin olarak varlığını sürdürme gayretinde ve Özgür Özel de İmamoğlu vesayetinden kurtulmak için cesur bir adım atamamış durumda.

Ancak diğer taraftan baktığımızda Özgür Özel, genel başkan olarak kabul görmesi için farklı politikalar ortaya koymak zorundadır. Eğer iddia edildiği gibi İmamoğlu’nun yolsuzluk ve hırsızlıklarına parti içinden kurumsal bir ortaklık yoksa tabii…

Denge ve dayanışma ekibi de boş çıktı

Oğuz Kaan Salıcı ve Faik Öztrak tarafından organize edilen, adına da ‘’Denge ve Dayanışma Listesi’ denilen liste boş çıktı; delegelerden destek görmedi.

Önce ‘blok liste’ olarak girilecek denilen kurultaya sonrasında ‘çarşaf liste’ ile gidilmesi muhaliflerin bu hususta yeterli bir hazırlık yapmalarına engel olmuş olabilir. Ancak, partide uzun yıllar etkin pozisyonlarda olan, teşkilatın da başında olan Oğuz Kaan Salıcı’nın Özgür Özel’in listesini delememiş olması da oldukça enteresan.

Listenin delinmemesinde acaba Özgür Özel’in “Listemi size emanet ediyorum’’ çağrısı da etkili olmuş olabilir mi?

Ya da bir önceki kurultayın ‘şaibeli’ olarak tanımlanması CHP delegelerini kenetlemiş midir? Tüm bu soruların cevabını önümüzdeki süreçte göreceğiz.

Cuntacı kim?

Muhalefet partileri iktidarı eleştirebilir.

Zaten muhalefet partisi, iktidarı eleştirmiyorsa bir problem var demektir. Ancak bu eleştirilerin de makul olması gerekir.

Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ayönelik ‘cunta başı’ gibi bir ifade kullanması bir eleştiri değil, ancak devlet ciddiyetini sarsan yakışıksız bir ifade olabilir.

Zira Erdoğan, iktidarda iken sürekli hedefte olmuş, hakkında e-muhtıra verilmiş, kapatma davası açılmış, kendisine sivil darbe girişiminde bulunulmuş, milletin silahlarını çalan hırsız FETÖ’cü askerler tarafından askerî darbe girişimine maruz kalmış bir isimdir.

Dolayısıyla Erdoğan için son söylenecek söz ve benzetme ‘cunta’ benzetmesidir.

Oysa CHP’nin geçmişinin askerî darbelere arka çıkmakla ve darbe çığırtkanlığı yapmakla meşhur olduğunu biliyoruz.

Sonuç itibarıyla yakışıksız benzetmeler şık olmasa da temel olarak Özgür Özel İmamoğlu vesayetinden kurtulup “özgürleşecek” mi?

Bunu da zaman gösterecek.

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Hilmi Daşdemir