ASİMETRİK SAVAŞIN “DEVŞİRME” AKTÖRLERİ
Osmanlı askeri sistemi ve işleyişine dair tahlillerim devam ederken bugüne olan benzerlikleri geçmişin aynasından şimdiki zamana ve devamında olması muhtemel gelişmeleri iyi görmek lazım derim.
Tarihi tekerrür ettirmeyecek şuur ve fikri muhataplığımızı da içine alan ameli hakikatlerimizdir.
“Devşirme” usulü ile açılan alanlara Osmanlı’nın can damarı İslam hukuku ve adaletini icra ettiren devlet aygıtı gerçeğinin iç içeliğini iyi bilmek gerekiyor.
Şimdi bu sistemi bizi taklit ederek aynı taktikle Hristiyan hukuku ile bütünleşmiş çakal Haçlı güçleri hemen sınırlarımızın yanıbaşında Osmanlı’nın tersine katliamlar yapıyor, Müslümanları katlediyor, Türk, Kürt, Arap demeden önlerine kim çıkarsa yok ediyorlar.
Peki ne adına?
Emperyalist demokrasileri adına!
Kiminle yapıyorlar bunu?
Devşirdikleri milletlerin aktörleri ile.
Kimisini silahlı güç, kimisini bürokratik oligarşi kadroları içinde bir güç, kimisini siyaseten ve kimisini de farklı amaçları adına kullanıyorlar.
Kuşkusuz bu silahlı güçlerine yardım etmek zorundalar. Değilse “kazan kaldırılır” teşkilatlar dahil edilir, sistem çöker…
Fetöcüler de, Natocular da devşirme sisteminin en önemli aktörleri pozisyonundaydılar, “kazan kaldırdılar”…
Ne adına yaptılar bunu?
Sözde hak, hukuk, adalet ve daha özgürlükçü bir ülke(!) adına…Gerçek manada amaçları devleti içten yıkmak, görevleri ise “öncü” pozisyonundaydı.
Kazanları başlarına geçirildi!
Emperyalizmin diğer devşirmeleri ise PKK, PYD, YPG pozisyonunda işlev üslendi. Onların amacı da ülke dışı görülen alan hakimiyetlerine ses çıkarılmaması, coğrafyalarına müdahale edilmemesiydi. Özerklik adı altında kendi kendilerine yol bulma projeleriydi.
Şimdi onların da başlarına “kazanları” geçiriliyor farklı bir teknikle…
Asıl devşirmeler ise hala içimizde kazan kaldıracakları boş bir anımızı kolluyorlar!
Ne zaman ki düşmanlarımıza yurtta ve dünyada sulh avuntusunu ana sloganımız olduğunu ifade ettik, bilin ki işte o zamandan son 10 yıla kadar içimizdeki devşirmeleri marifetiyle idare edildik.
Bugüne kadar içimizde neler oluyor ve dışarıdan kimler saldırıyor derseniz, tamamına yakını devşirmelerden kurulmuş farklı ordu türlerine karşı mücadele verdiğimizi bilin derim.
Şimdi asıl mesele içimizdeki devşirme unsurlar…
Kahpelik peşinde olanlar bilinmiyoruz zannetmemeli. Devlet aklı zamanı geldiğinde gerekeni, gerektiği şekilde, gerektiği kadarıyla yapmasını çok iyi bilir.
Devletin bekasına tehdit görülen her unsurun imhası kaçınılmazdır!