“SAVUNMA MAKAMI” DÖKÜMLERİ YAKINDA!

Okuduğunuz Yazı
“SAVUNMA MAKAMI” DÖKÜMLERİ YAKINDA!

İçerik

Şunu çok iyi anlamak gerekiyor. Bu ülke 1908’de bütün darbe sistematiklerinin ilmek ilmek dokunduğu bir süreci takip eden, darbe fay hattı üzerine inşa edilmiş, milli iradesi beynelmilel düzlemde iğdiş edilmiş, hakikatler manzumesinde milli iradesine bağımsızlık arayan bir ülke olmaktan kurtulamamıştır.

Hukuk devleti olma terennümleriyle hukuku üstünler ve vesayetçilere ipotek eden devlet aygıtına dönüştürülmüştür.

Kim ne derse desin bütün iç ve dış vesayet odaklarının hile ve desiselerinin sonucu milli iradeyi devlet ile bütünleştirilmesine engel olmak adına yaptığı müdahalelerin hesabı, bu hukuk sistemi değişmedikçe gerçek manada sorulamayacaktır.

Elbette 15 Temmuz işgal girişiminde rol alan, kurgulayan, yöneten ve katleden kahpelerin hesapları görülüyor.
Hangi hukuk kurallarıyla?

Hala değişmeyen, değiştirilemeyen beynelmilel hukuk kanunlarından alıntı, çalıntı, yamalı bohça kanunlarla!
Yani bu ülkenin binlerce yıllık devlet geleneğinin icrasının ürünü olamayacak kanunlarla.

15 Temmuz bir nevi 1908’den beri darbe fay hattı kanunların kaldırılmasına zemin hazırlayacak yol haritası köklü devlet olmanın “hatırlama” ve uyanışına, sistemi yeniden düzenleyecek içtihat kapılarının açılmasına vesile olmuştur.

İşte bu dönüm noktasında hala vesayet sisteminin dini görünümlü, sistemin rengini alan sahalarda her sıfat ve liyakatte ayak diremesini yapıyorlar ve yapmak zorundalar.

Siyasi kişiliği ile bürokrat, akademisyen, danışman, işadamı kimliğiyle “öze dönüşü” seküler strateji hamlesiyle parti, partizan, seçmen ve yönetici popülasyonunda döndürmeye ve çevirmeyi deniyorlar.

Ancak Reis ve kurmaylarının yaptığı hamle kamu diplomasisi içinde kırılmalara yol açan ve açacak olan tüm kahpelerin “dalaverelerini” ortaya saçacak, mazlum, maznun, mazbut ve mahkûm arasındaki hakkaniyeti liste liste önlerine dökecek.

“İyi ama seçimlere şunun şurasında ne kaldı. Bu yöneticilerle 2019 hayal olur” söylemlerinin gerçekte hesapsız bırakılamayacağı her kahpeye anladığı dilden cevap ve “had” niteliğinde olacak.

Ben ümitliyim…
Çünkü Reis ile bütünleşen İslam’a muhatap dava şuuru, “Müntakim” mesuliyeti ve memuriyeti var.

Reis bunun hesabını sormazsa kendisinden hesap soracak bir kadir-i zülcelal bir RAHMAN var!
Önce ALLAH’a sonra Reise güveniyor bu millet! 

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Binnur Günay