Allah korusun

ALMAN Bild gazetesini artık hepiniz biliyorsunuz… En büyük zevki ve hayvansı güdüsel hazzı, Türkiye’ye saldırmaktan alıyor. Ülkemiz insanını sık sık aşağılıyor, Başkan Erdoğan’a hakaret etmeyi adeta kendine görev biliyor.

Geçmişte bu tip gazeteler yılda bir defa Türkiye’ye saldırsa olay olur, bizdeki siyasiler aydın görünümlü karanlıklar ayağa kalkar “Bakın Batı’ya rezil oluyoruz” falan derdi. Kimi de bu yılda tek bir kere atılan saldırı manşetiyle bu ülkede darbe yapmayı hayal eder, ülkeyi kurtaracağını zannederdi. Kimse bu tip gazetelerin ardındaki sömürgeci, soyguncu, hırsız ve arsız küresel sermayeye bakmaz, bu ülkede bunların gerçek yüzünü gösteren de pek çıkmazdı.

Allah’a şükürler olsun ki artık tüm foyalarını, kimlere hizmet ettiklerini, asıl amaçlarını anlatıyor, biliyor, konuşuyor ve görüyoruz. İşte yukarıda bahsettiğim Alman Bild Gazetesi de bu küresel ağın tetikçilerinden biri. Sahibi, bir süre öncesine kadar Doğan Grubu hisselerinin yüzde 20’sine sahip olan Axel Springer Grubu… 240 Ulusal, yerel ve uluslararası yayın organının da patronu onlar. 140 internet portalını yönetiyorlar. Dünyanın her yerinde sahibi veya ortak oldukları medya gücü ile operasyon çekiyorlar.

Ülkelerde algı oluşturup arkalarındaki paranın Firavunlarına hizmet ediyorlar. İşte bu yayın organı ile bir ortaklığa girdiğiniz zaman karşınıza “Benim bağlı olduğum ilkeleri anlatan tüzüğüme uyacağınıza dair imza atmanız gerekiyor” diyor. İmza attırdığı tüzükte de “Asla İsrail’in çıkarlarına zarar verecek bir yayın yapmayacağım” diye yemin ettiriyor. Mossad ve Tel-Aviv’e göbekten bağlı bu gazeteyi Yahudileri katleden Almanya’da özellikle kurdular.

2. Dünya Savaşı’nı kaybeden ülkenin tüm sanayisinde olduğu gibi medyasında da hakim olarak bedel ödetiyorlar. Erdoğan düşmanı bu gazete sık sık Türkçe başlıklar atıp Türk halkını CHP’ye, HDP’ye oy vermeye çağıracak kadar zavallılaşıyor, kendini ele veriyor, adeta bit kadar küçültüyor. Son olarak da CHP’nin Amerika Temsilcisi Yurter Özcan ile röportaj yapıp yayınladı.

Aklınca Türkiye’ye saldırıp kazanım elde etti! CHP Amerika Temsilcisi Beyefendi, Alman Gazetesi’nde “Dünya Kupasında başarısız olduktan sonra aşırı tepki gösterdi, aşırı duygusaldı ve gelen eleştirilerin gerçekçi boyutuna açık değildi” diyerek Mesut Özil’i eleştiriyor. Bir Türk, bir Türk’ü savunacağına, karşılaştığı ırkçılığı yerin dibine sokacağına kalkıp Almanlara çanak tutacak kadar Almancı oluyor.

Halbuki iki gün önce Almanya Başbakanı Merkel bile “İster Mesut Özil olsun ister başkası olsun, göçmen kökenli birisi ‘Bana bu toplumda düzgün bir şekilde davranılmıyor’ diyorsa, bunu en azından ciddiye almak ve konuşmak gerekir” diyerek futbolcuya sahip çıkmıştı. Bizim CHP’li ise ırkçılıktan katliama uğramış Yahudilerin gazetesinde ırkçılığa maruz kalmış bir Türk’ü eleştirerek ne kadar Milli ve Yerli olduğunun ipuçlarını veriyor. CHP Amerika Temsilcisi bununla da yetinmiyor…

“Türkiye aynı zamanda Çin, Katar, Azerbaycan gibi diğer batılı olmayan ülkelerle ilişkilereeğilecektir.” diyerek ABD ile yaşanan krizde Ankara’yı Alman gazetesine şikayet ediyor. Yaptığı açıklamaları okuyunca “Azerbaycan ile ilişkilere girmek vah vah bir durummuş” izlenimine varıyorsunuz. Ne yapacaktık yani?

İki Devlet TEK MİLLET olduğumuz Azerbaycan ile ilişkiler kurmayacak mıydık?
İşte bu ittihatçı kafalar bu ülkede, Türk ve İslam coğrafyasında birliği sağlayacak girişimler için tek bir çivi çakmadıkları için asla iktidara gelemiyorlar. CHP’li

İnönü dönemiydi… 1945 yılının Ağustos ayında 146 Azeri aydın Stalin zulmünden kaçıp Türkiye’ye sığınıyorlar. Öz kardeşlerinin yurduna gelip kucaklaşıyorlar. Stalin Ankara’dan Azeri aydınların derhal iadesini istiyor. CHP hükümetinden sınırdaki karakolumuza “İADE” emri geliyor.
Durumu anlayan Azeriler “Lütfen bizi siz kurşuna dizin kendi bayrağımızın altında bizi öldürün. Rus kurşunlarıyla ölmeyelim” diyorlar. Ancak Ankara’dan gelen emir net.

Boraltan köprüsünü geçen aydınlar, elleri bağlanmış olarak Ruslar’a teslim ediliyor.
Anında sınırın ötesinde infaz ediliyor.
İnfazı izleyen Karakol komutanımız bu elim manzara karşısında intihar ederek canına kıyıyor.

Aradan 70 yılı aşkın bir süre geçiyor ve bu defa CHP ABD Temsilcisi Alman Gazetesi’nde “Türkiye Azerbaycan ile ilişkileri geliştiriyor” diye ağlıyor. Allah bu ittihatçı kafalardan bu ülkeyi korusun… Amin…