CHP A.Ş’Mİ LİMİTED’Mİ?

Ekonomik temelli ve sosyolojik boyutu hesap edilerek planlanan sinsi tezgahların, “kontrollü” kurguların sırasıyla sahneye sürüldüğüne şahit oluyoruz.
Hedeflerinde “ahmak silkeleme” bir diğer adıyla sosyolojik kırılmalar olarak adlandırılan kitle hareketleri var.

Bu tezgahın aktörlerinin toplum dokumuza en yakın yer olan CHP zihniyeti olması hiç birimizi şaşırtmıyor.
Peki neden şaşırtmıyor?
Kurucu irade denilen zırhı ve algılarıyla bu ülkeye mal olduklarından…

Bu zihniyeti bertaraf edecek muhatap eylemsel fikre gerçek anlamda sahip olmadığımızdan…
CHP üzerinde gösterilen muhalefet figürünün gerçekte bu ülke insanının eleştirisel ya da muhalif olma vasfını yansıtmadığından…

İŞ Bankası gelirlerinin CHP’yi besleyen ana damar olduğu bir gerçek, hatta yüzde 28’lik bir hisse sahibi olmasının ötesinde farklı iş kollarından elde edilen gelirlerin gerek temeddü ve gerekse cari girdi olarak şekillendiği, “gizli” damarların varlığından söz ediliyor.

Her ne kadar CHP “İŞ Bankası gelirlerine dokunmadığını”, buradan nemalanmadığını söylese de, gerçekte doğruları yansıtmadığı mahkeme kararları ve beyanlarla ortada olduğu biliniyor.

Peki İŞ Bankasındaki gelirlere  dokunmadığını söyleyen CHP elde edilen gelirleri nerelere aktarıyor?
Türk Dil Kurumu ve Tarih Kurumuna!
Bu aktarmanın hukuki dildeki karşılığı nedir peki?
Hibe!
Yani CHP Atatürk’ün mirasını belirlenen kurumlara “hibe” olarak mı veriyor?

Hukuken öyle yapıyorlarmış. Yani CHP genel merkezinin talimatlariyla İŞ Bankasının gelirleri hibe ediliyormuş.
Peki siyasi partiler yasasına ve anayasaya göre bir siyasi parti hibe edebilir mi?

Hayır, diyor kanunlar.
İŞ Bankasının doğrudan iştirakçısı olduğu 32 işletme ve 87 kadar da dolaylı iştiraki olan işletme üzerinden kârı olduğu söyleniyor.

Soru şu.
CHP’nin bir A.Ş pozisyonunda çalışmasının yasal kılıfları ne zaman hazırlanmış ve anayasadan üstün kılınmıştır?

Türk dil kurumu ve Türk tarih kurumlarının gerçekte Atatürk’ün kurduğu kurumlar olmadığı tezi üzerinden, CHP’nin bu kurumlara tahsis edilen paraların üstüne yattığı ve paraları ödemediği doğru mudur?

Sonra bu temeddü gelirleri üzerinde alacaklı davalarında CHP aleyhine kararlar verilmiş midir?
Paraları ödemeye mahkûm edilmiş midir?
2005 yılında Ankara 12. Asliye mahkemesi kararı İŞ Bankası gelirlerinin  ilgili kurumlara ödenmediği yönündeki kararı karşısında ne yapmıştır?
Atatürk’ün vasiyetinin tam zıddı olan bu paralar nerelerde kullanılmıştır?

Trilyonlarca geliri olan CHP’nin mal varlığının denetlenmesi aşamasında denetmenlerin arasında geçmiş dönemde Fetöcü kadroların olduğu ve yönlendirmeleri CHP kurmaylarının verdiği iddiası doğru mudur?

Bu sebeple hangi vakıf ve derneklere ne kadar para transferi ve aktarımı gerçekleşmiştir?
Temeddü geliri olarak adlandırılan paraların reel karşılığı ve ana miktarının CHP tarafından nasıl değerlendirildiği merak konusu.
Hibe algısı üzerinden Başkan Recep Tayyip Erdoğan’a olmadık hakaret edenlerin başında CHP’li aktörlerin olması biraz tuhaf değil mi?

Bu ülkenin siyasi partisinin hibe dokunulmazlığını dokunulmaz kılan kim ve kimler?
İŞ Bankası üzerinden nemalanan siyasiler, bürokratlar, iş adamları, müteahhitler, hukukçular, askerler, akademisyenler olduğu söyleniyor doğruluğu nedir bilinmez…

Bilinen bir şey var ki, işin içinde bir İŞ var mı yok mu yakında göreceğiz.

Binnur Günay