Brunson krizini tırmandırıyorlar
ABD ile Türkiye arasında bir kriz konusu haline gelen casus papaz Brunson’la ilgili bugün İzmir’de çok önemli bir duruşma görülecek. Brunson serbest mi kalacak yoksa bir süre daha adli kontrol şartıyla tutuksuz mu yargılanacak soruları bu duruşması sonrası cevap bulabilir.
Ancak benim dikkatimi çeken bir başka nokta var, o da böylesi kritik süreçlerde ABD cephesinden gelen açıklamalar. Başkan Erdoğan en son Macaristan dönüşü konuya bakışını bir kez daha net olarak gözler önüne serdi. Ne diyor Erdoğan; “Ben, demokratik bir cumhuriyet olan, bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanıyım. Dolayısıyla yargı ne karar verirse, o karara uymak zorundayım. O işin muhatabı olanlar da yargı kararına uymak zorundadırlar.“
Konu bu kadar netken, dün ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’dan şöyle bir açıklama geldi: Brunson’ı serbest bırakmak yapılacak en doğru şey olur. Bırakılması Türk-Amerikan ilişkileri açısından da önemli bir adım olacaktır.
ABD’li yetkililerin Türkiye’nin parayla, şantajla, tehditle boyun eğdirecekleri bir kabile devleti olmadığını çok iyi bildiklerine adım gibi eminim.. Peki öyleyse, bu çıkışlar niye?
Görülüyor ki, duruşmaya bir gün kala üst perdeden yapılan bu sorumsuz açıklama ABD’li yetkililerin bu sorunu çözmeye hiç niyetli olmadıklarının açık kanıtı!
Daha önce de yargı süreci devam ederken Mike Pence başta olmak üzere Beyaz Saray’daki üst düzey isimlerden benzer açıklamalar gelmiş, hatta dolar kozu masaya sürülmüştü.. Ve bunlara rağmen son sözü bağımsız Türk yargısı söylemişti.
Eminim bugün de öyle olacaktır!
TERÖR HAMİSİ ALMANYA!
Bu arada yaşanan bir gelişme geçtiğimiz günlerde bu köşeye taşıdığım, “FETÖ konusunda Almanya’nın somut bir adım atmasını beklemek hayalcilik olur” iddiamın kanıtı gibi oldu. Örgütün yargı içindeki en üst düzey isimleri olan, bütün kumpas davalarının altında imzaları bulunan Zekeriya Öz ve Celal Kara’ya oturma izni verilmiş!
Açıkçası hiç şaşırmadım… Dün PKK’ydı bugün FETÖ… Almanya terör hamiliğinde ABD’yle yarışmakta kararlı sanırım!
