Pentagon’un “ortak devriye” işgüzarlığı

Türkiye’nin Münbiç mutabakatının gereğini yapması için Trump yönetimi üzerinde kurduğu baskı sonuç verince Pentagon’dan Ankara’yı tahrik edici bir hamle geldi. Türk askeriyle Münbiç’te ortak devriye başlatıldığı gün Pentagon, ana yapısını PKK/YPG’nin oluşturduğu SDG ile Türkiye sınırındaki Tel Abyad, Ras al Ayn ve Münbiç’te “ortak devriye” faaliyetinde bulundu.  

Koalisyon Güçleri Sözcüsü Yarbay Sean Ryan, bu tahrik edici adımı “Suriye Demokratik Güçleri’yle pazar günü ikinci ortak devriyeyi yaptık” sözleriyle duyurdu. Amerikan Savunma Bakanlığı Sözcüsü Albay Rob Manning ise terör örgütü SDG ile “ortak devriye”yi doğrulayarak, “Cuma günü ABD kuvvetleri, SDG’li ortaklarımızla Suriye’nin kuzeydoğu sınırları boyunca güvence devriyelerine başladı. Bu spesifik devriyeler için düzenlemiş bir takvim veya düzenlilik söz konusu değil; bu devriyeler bize, SDG ortaklarımıza ve Türkiye’ye bölgenin güvenliğini sağlama imkanı tanıyacaktır” dedi.  

 Ankara’yı tahrik etmeyi amaçlayan bu girişimin diğer bir amacı da Ankara-Washington hattında iyileşme eğilimi gösteren ilişkileri sabote etmek. Pentagon’un bu provokatif girişimine Ankara’nın yaklaşımı ise son derece soğukkanlı oldu. Başkan Erdoğan, konuyla ilgili soruları şöyle yanıtladı: “Bunları kabul etmemiz mümkün olmayacağı gibi böyle bir durum sınırda ciddi olumsuzluklara neden olur. Sayın Trump’ın bununla ilgili süreci durduracağına inanıyorum.” 

Başkan Erdoğan’ın 10-11 Kasım’da Fransa’ya yapacağı resmi ziyarette Trump ile baş başa bir  görüşme yapması bekleniyor. Görüşmede, bu konunun da öncelikli gündem maddelerinden biri olacağı anlaşılıyor. Trump yönetiminin, Pentagon ile SDG’nin “ortak devriye” faaliyetini durdurma kararı alması kuvvetle muhtemel. Trump’ın, bu yönde bir adım atmaması Ankara’nın Fırat’ın doğusuyla ilgili kararlılığını ve uygulamaya koymaya hazırlandığı yol haritasını değiştirmez.

ABD’nin sınırlarımızda terör örgütüyle “güvenlik devriyeleri” atması asla kabul edilemez. Ankara, Pentagon’un bu yaklaşımını sınırlarımıza yönelik bir “tehdit” olarak değerlendirecek ve gereken karşılığı mutlaka verecektir.