‘HDP Kandil’dir’
HDP’nin kapısına dayanan annelerden biri dün “HDP Kandil’dir” tespitinde bulundu. HDP için bundan daha doğru, daha gerçek bir değerlendirme olamazdı. Kafası karışık, görüşü bulanık olanlar bilsin ki, HDP Kandil’den başkası değildir. Bu bir suç yükleme, aşağılama veya HDP’yi kriminalize etme yaklaşımı değildir; Kürt ananın gözünden süzülen yalın bir gerçektir.
PKK’yı kim kurduysa HDP’yi de o kurdu; PKK’yı kim yönetiyorsa HDP’yi de o yönetiyor. Bu tespit de kimseye değil, bizzat Selahattin Demirtaş’a aittir. Demirtaş aynen şöyle demişti: HDP Apo’nun projesidir, kuruluşunu o yönetmiştir!
Peki nasıl oluyor şehirlerimize çöreklenen bu Kandil’e bir türlü dokunulamıyor? Bu soruyu doğru yanıtlamadan alınacak hiçbir tedbirin faydası olmayacaktır.
Dikkat edilirse 7 Haziran’dan sonra dağda ve şehirlerde yürütülen operasyonlarla terör örgütü bitirilme noktasına getirildi. Örgüt, Türkiye kırsalından adeta kazındı. Pençe operasyonlarıyla örgütün Kuzey Irak’taki alanı da daraltıldı. 40 yıllık terörle mücadelede ilk kez bu noktaya gelindi.
Şehirlerdeki Kandil denilen HDP ise, “çukur terörü” dönemiyle beraber büyük bir itibar kaybı yaşadı. Terör bağlantısı sebebiyle HDP gerek Güneydoğu’da gerekse Türkiye genelinde izole olmaya başladı. Neredeyse bütün HDP belediyelerine kayyım atandı ve bu karar toplumda büyük karşılık buldu.
Batı’nın 40 yıllık PKK/Kandil projesi elinde patlamak üzereydi. İşte tam bu sırada Kemal Kılıçdaroğlu CHP’sini devreye soktular; CHP, yanına kattığı diğer parti ve medya desteğiyle HDP’yle ittifak kurarak Kandil’e can suyu verdi.
Devlet ne zaman Kandil’in üstüne gitse karşısında CHP’nin başını çektiği bir koalisyonu buluyor artık. Diyarbakır, Mardin ve Van’da belediye başkanlarının “terör iltisakı” sebebiyle görevden uzaklaştırılmaları üzerine dikkat edilirse yardıma ilk CHP koştu. CHP’nin önde gelen isimlerinden Muharrem İnce ve Ekrem İmamoğlu, “dayanışma” amacıyla Diyarbakır ve Mardin’e gitti; Kemal Kılıçdaroğlu ise genel merkezde HDP’lilerle bir araya gelerek, HDP’yi “mağdur” taraf olarak göstermeye çalıştı.
Oysa arka çıktıkları yapı terörün arka bahçesi olan -gözü yaşlı bir annenin söylediği gibi- HDP Kandil’dir. Ve bu yapı, Kandil’deki terör şebekesinin uzantısı olarak kurgulanmış, şehirlerimize kadar uzanmıştır.
Bu gerçek ilk kez gözü yaşlı Kürt analarının evlatlarını kurtarmak için Diyarbakır’da HDP’nin kapısına dayanmasıyla gözler önüne bu kadar serildi.
Evet, Diyarbakır’da HDP’yi ziyaret eden CHP bu anneleri görmeyecektir; HDP yöneticilerini önceki gün ayakta karşılayan TÜSİAD’çılar da bu annelere mesafesini koruyacaktır; sivil toplum kuruluşlarımız, medyamız, ünlü sanatçı takımımız da anaları görmezden duymazdan gelmeyi sürdürecektir; ama, bu anaların HDP kapısına dayanarak ortaya çıkardığı gerçeği kimsenin gölgelemeye gücü yetmez.
Hangi süslü sıfatlar takılırsa takılsın, hangi ittifaklar kurulursa kurulsun; ister CHP genel merkezinde, ister TÜSİAD merkezinde ağırlansın, bundan böyle “HDP Kandil’dir”, bu gerçeği kimse ört bas edemeyecek.