Aziz milletimizin öyküsü

Cumhuriyet’in 96. yılı ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nden verilen mesaj çok net!
“Öyle bir destandır ki aziz milletimizin öyküsü tarih boyunca unutulmaz zaferlerle büyüdü. Azim, kararlılık, cesaret ve fedakârlıkla kurulan maziden âtiye bağımsızlıkla yoğrulan Cumhuriyet’imizin 96. yılı kutlu olsun.”
Milletimizin öyküsünü tarihe giriş yaptığı gün itibariyle ele alan ve sadece son iki yüzyıla hapsetmeyen bu kuşatıcı anlayış, bakış açısını Külliye’de verilen resepsiyona da yansıttı. Resepsiyonda toplumun tüm katmanları yer alıyordu. Cumhuriyet’i kuran tüm kimlikler, hep birlikte milletin öyküsündeki bu yeni başlangıcı birlikte kutladı. Eski Türkiye’de asker ağırlıklı yapılan ve dindarların dışlandığı bu resmi toplantılar yerini sivillerin yoğunlukta olduğu toplumun tüm kesimlerini temsil eden bir yelpazeye bıraktı. Bu önemli değişim Cumhuriyet’i güçlendiren, rejimi esnekleştiren bir kazanımdır. Bu kazanımın kalıcı olması ülkemiz için olmazsa olmaz bir husustur.
Unutmayalım!
Türkiye nevzuhur bir devlet değildir. Hem Müslümanlık hem Türklük birikimi vardır. Yeni anlayış bu birikimleri birlikte değerlendirerek geleceğe taşıma aksiyonunu ortaya koyuyor.
Gönül isterdi ki süreç bu kadar uzun ve zahmetli olmasaydı. Fakat yine de Ortadoğu ülkeleriyle kıyasladığımızda ciddi bir başarı yakaladığımız açık ve net!
Millet olarak hikâyemizde öne çıkanlar neler, diye sorarsak;
Öncelikle ‘bağımsızlık’ dedik. Bizim olmazsa olmazımızdı bu kavram.
Kurtuluş ve İstiklal Savaşı sonrası yeni hedef; muasır medeniyetler seviyesine çıkmak oldu.
Ardından “Yeter, söz milletindir” diyen söylemle demokrasimiz rayına oturdu.
Sonraları siyasete yeni bir soluk getiren anlayış bize ‘ağır sanayi hamleleri’nden bahsetti ve bir fikriyatı hediye etti: “Önce ahlak ve maneviyat.”
Ve gelelim şahitlik ettiğimiz son döneme. Gurur duyacağımız gelişmelere şöyle bir göz gezdirirsek;
*Asker-sivil ilişkilerinin normalleşmesi
*Halkın tüm unsurlarının siyasete katılımında kat edilen güçlü mesafe ve kimlik açılımları
*Ekonominin sınıf atlaması
*Savunma sanayiinde yerlileşme / Milli Teknoloji Hamlesi
*Sağlık hizmetlerinde uluslararası seviyenin yakalanması
*Sistem değişikliği ile demokrasinin güçlendirilmesi
*Ulusal güvenlik alanlarında sınır ötesi büyük atılımlar ve Yeni Savunma Konsepti
Özet olarak; Türkiye iyi yolda. Daha da iyi olacak.
Buna inancımız tam.