Kötü insanlar dün de vardı, yarın da olacak
Rabbim felaketi verirken bize nasıl da büyük bir ders verdi gördünüz mü?.. Her gün durmadan didişen düşman kardeşlerin, acıyla birbirine nasıl sarıldığını gördüyseniz o büyük dersi almışsınız demektir.. Bizi millet yapan değerler bütünüdür işte bu.. Bize ait değerler.. Belki de bir benzerine başka toplumlarda rastlayamayacağınız ölçüde güçlü bir bağdan söz ediyorum.. Yüreği bir ve beraber atan bir millet.. Türk/Kürt, Alevi/Sünni, Müslüman/Gayr-ı müslim hiç bakmadan, bir anda kötülüğe karşı kenetlenen bir millet..
Ne diyordu Mehmet Akif;
“…Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz; Gelmişiz, dünyaya milliyet nedir öğretmişiz! Kapkaranlıkken bütün âfâkı insâniyyetin,
Nûr olup fışkırmışız tâ sinesinden zulmetin…..”
Dünyaya milliyet nedir öğreten bu milletin dış tahriklerle birbirine düşmeyeceğinin en önemli kanıtıdır böyle kriz anlarında yaşadıklarımız..
Kim ki etnik, dini, mezhepsel aidiyetler ya da ayrılıklar üzerinden bir kışkırtmaya girişirse nasıl duvara toslayacağını da bu tip dönemlerde çok çok iyi görüyor..
Ama yok mu yabancı servislerin yerli işbirlikçileri?.
Bu kavgaya memur edilmiş paralı tetikçiler..
İkbal uğruna teşne figürler.. Talimatlı/gönüllü emperyalistlerin yaktığı ateşe odun taşıyanlar..
Var elbet.. Her dönemde vardı. Şimdi yine var. Hem de bu alçak işbirlikçiler öyle ki, düşmandan daha alçaklar. En uç örneğini hatırlayın.. Daha dün Türkiye’ye savaş ilan eden terörist Hafter’e arka çıktığı için yerden yere vurduğumuz Yunanistan’ın dışişleri bakanı Dendias bile, ‘elimizden ne gelirse yapalım’ derken, bu alçak takımı en zayıf anı yakaladığını düşünüp arkadan vurabilmenin telaşında..
***
Değerli dostlar dünyada iki tip insan vardır sadece..
İyi insanlar ve kötü insanlar.. Diğer tüm kategoriler bunun altındaki gruplardır.. Renkler, ırklar, cinsiyetler, eğitimler, sosyolojiler, meslekler… Hepsi ama hepsi iyi ya da kötü insandan daha belirgin ayrımlar değildir.. Doğanyol’da enkaz altında kurtarılmayı bekleyen bir kadın varken, Mustafapaşa’da 12 yaşındaki bir çocuğun cansız bedeni taşınırken, ‘nerede bizim deprem vergilerimiz?’ diyen bir insan kötü bir insandır..
Kaç yerde yıkım olduğunu bilmediğimiz anlarda politik gücünü ve etkisini de kullanıp sahte bir fotoğrafla bir şehir hastanesini yıkılmış gibi gösteren bir adam kötü bir adamdır..
Yurdun dört bir yanından kurtarma ekipleri kendi olanaklarıyla yola çıkmış ‘bir tuğla da ben kaldırayım’ derken, “benim başkanı olduğum dernekten beni attılar” deyip gönüllü olarak kurtarma çalışmalarına katılmak yerine Twitter’dan mızıklanan bir adam kötü bir adamdır.. Bugüne kadar elde ettiği bütün koltukları borçlu olduğu lidere, yeni koltuklar alamayınca sırt dönen ve sırf politik saiklerle fırsat bu fırsat deyip hükümete çullanan adam kötü adamdır..
Kötüsünüz arkadaş..
Oysa “.. Dünyayı güzellik kurtaracak. İnsanı sevmekle başlayacak her şey..”
***
Gerçek ne biliyor musunuz? Size gerçeği söyleyeyim.. Depremin yaşandığı ilk andan itibaren milletçe kenetlendik. Aynen de bize yakıştığı gibi. O anda bütün siyasi partiler ortadan kalktı. Fikirler-ideolojiler çöp oldu. Ne kadar farklı görüş varsa hepsi sırasını beklemek üzere rafda kaldırıldı. Böyle olmalıydı ve önemli ölçüde böyle de oldu.. Kötü insanlar dün de vardı ne yazık ki yarın da olacak.. Hepimize geçmiş olsun. İyi olalım..
