‘Bir cisim patladı’ haberciliği ve ölüm oruçları
Bu ülkede muhalefetin en iyi bildiği şey maalesef ölümleri kutsallaştırma-yüceltme suretiyle alttan alta teşvik etmektir. Terör örgütü PKK ve HDP’nin başlattığı “çukur terörü”ne de göz göre göre arka çıkmışlardı. Gençleri çukurlardan çıkarıp ailelerine kavuşturma yerine, onlara -CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun ifadesiyle – “hendekteki arkadaşlar” diyerek, çukurlarda ölmelerini teşvik etmişlerdi.
Devleti kim hedef alıyorsa CHP o yapıyı, grubu romantize etmekten geri durmuyor. Hatırlayalım CHP, devlete savaş açtıktan sonra FETÖ’yle açıktan aşk yaşamaya başlamıştı. CHP’nin PKK ve HDP’yle yakınlaşması, ittifak kurması da keza benzer biçimde başladı. CHP, hala Diyarbakır’da HDP binası önünde oturma eylemi yaparak evlatlarını PKK’dan geri almak isteyen ailelere yüz vermiş değil. Ne CHP Genel Başkanı, ne İstanbul-Ankara-İzmir belediye başkanları, şu ana kadar bu aileleri ziyaret etti.
Medyanın duruşu da her geçen gün rezil bir hal alıyor. T24’ünden, Cumhuriyet’ine, Birgün’ünden Evrensel ve Sol’una kadar bir sürü gazete, haber sitesi ve televizyon kanalı, PKK’nın dağda bayırda tuzakladığı patlayıcıların öldürdüğü çocuklar için “bir cisim patladı” haberciliği yapıyor.
Siyaset ve basın etiğinin her gün sınır tanımaz şekilde aşıldığını görüyoruz. Lice’de PKK’nın tuzakladığı patlayıcı yüzünden hayatını kaybeden 12 yaşındaki Yusuf Yıldırak’ı ne CHP, ne medyası gördü. O sadece “patlayan bir cisim” sebebiyle hayatını kaybeden talihsiz bir çocuk!
Diğer bir konu da gündemdeki “ölüm oruçları”. DHKP-C’ye yakın Grup Yorum’un bir üyesi ölüm orucunda hayatını kaybetti. 1980 askeri darbesi günlerinden kalma bu korkunç eylem biçimini terör örgütleri hala kullanıyor. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, dün sosyal medyadan paylaştığı mesajla “ölüm oruçlarındakilerin taleplerinin derhal yerine getirilmesini isteyerek” hükümeti suçladı. Dolayısıyla CHP, ölümlerin önüne geçme yerine, bu örgütleri pışpışlayarak ölüm oruçlarını alttan alta desteklemeyi sürdürüyor.
Buna cevap ise İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan geldi. Soylu, dün sosyal medya hesabından paylaştığı mesajla, ölüm oruçlarının arka planında nelerin döndüğünü şöyle anlattı: ”Hastaneye kaldırıldığı halde DHKP-C’nin talimatıyla tedavisini engelleyerek hastaneden çıkartıp ölüme yatıran sizin milletvekilleriniz. Ölümü kutsallaştırıp DHKP-C’nin değirmenine ölü taşıyan da (CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’i de doğrudan mesajına ekleyerek) sizsiniz. Gerçek yüzünüz bir kere daha görüldü, örgüt yalakaları.”
CHP’nin başını çektiği muhalefetin ölüm oruçlarından medet umacak hale gelmesi büyük bir trajedidir aslında. Ölümlerden medet uman bir siyasi anlayışın değil iktidarda, muhalefette olması bile kabul edilemez, öyle değil mi?