Muhalefet evden çalışıyor!

Başlığa bakıp saldırıya geçmeyin hemen! İroni yapmak istedim. Tabii ki iktidarı da muhalefeti de evde kalsın, evden çalışsın…

Korona virüsle mücadele sürecinde iyisi kötüsüyle, artısı eksisiyle hep iktidarı analiz ettik. Doğrusu da bu bence. Ancak zaman zaman da muhalefet bu süreçte ne yapmış diye bakmak lazım.

Şu ana kadar gördüğüm tablo, muhalefetin açık artırmaya katılmış milyoner bir iş adamı gibi davrandığı!

Nasıl mı?

İktidar şu kesime şu kadar destek veriyorum diyor, muhalefet temcilcisi ben olsam şu kadar verirdim diye itiraz ediyor… Bunu söylemek muhalefet koltuğundan kolay olsa gerek!..

Muhalefetin bu silikliğinden tam CHP lideri Kılıçdaroğlu’nu sorumlu tutacaktım ki, çünkü çok suskundu, Fatih Altaylı’nın karşısına çıktı ve hasretimiz sona erdi.

Şimdi Kılıçdaroğlu’nun söylediklerinin analizini yapalım!

*Gün kavga etme günü değil. İnsan hayatı söz konusu. (Bunu yürekten alkışlıyoruz.)

*45 günde hastane mi olur? Zaten o güne kadar hastalık biter. Kim bilir kime ihale edecekler?

(İşte böyle sorumsuz bir açıklama olmaz! Hem hastaneler doldu taştı diyeceksiniz hem de ne hastanesi minvalinde konuşacaksınız. Bütün bilim insanları hastalık bizde daha tavan yapmadı derken böyle bir açıklama olmadı. Ayrıca iki hastane de devlet imkanlarıyla yapılacak.)

*Bizim belediyelerimiz vatandaştan su parası almıyor. Vatandaşa su faturası gönderilmiyor.

(Kılıçdaroğlu bunu açıkladığı sırada vatandaş kendisini tekzip etti ve su parası ödediklerini açıkladı. Bunun üzerine Kılıçdaroğlu çark ederek, ‘Ben öyle demedim, cezaları almıyoruz, kapalı olanları açıyoruz.’ dedi. Merak edenler programı dinleyebilir.)

*Her ülkenin salgınla mücadelede stratejisi vardır. Bizim yok.

(Bu da çok haksız bir açıklama. İngiltere, İtalya, İspanya, ABD gibi ülkelerin durumu ortadayken, Türkiye’yi stratejisi yok diye suçlamak yanlış olur…)

*Bizim belediyelerimiz 65 yaş üstüne yardım ediyor. İktidar yapıyor mu?

(Buna ne diyeceğimi bilemiyorum! Sadece bu süreçte değil, normal dönemde bile iktidarın 65 yaş üstüne yaptığı sosyal hizmetler ortada. Bakınız evde hizmet!)

*Soylu’nun istifasını Erdoğan istedi. Bakın göreceksiniz.

(Baktık gördük! Sayın Kılıçdaroğlu duvara tosladı. İstifasını isteyen Erdoğan, nasıl olur da Soylu’nun istifasını kabul etmez?)

*Şehir hastaneleri niçin yapıldı diye eleştirmedim.

(Buna ne yazacağımı bilemedim vallahi! Girin internete, Kılıçdaroğlu şehir hastaneleri yazın, bakın karşınıza neler çıkıyor?)

*******

Hainleri güldürmediler

Aslında bu konuyla ilgili uzun uzun yazardım. Ancak hafta içi attığım tweetlerle ne düşündüğümü anlattım sanırım. Hem de birileri gibi pozisyon almadan.

Söyleyebileceğim sadece şu! Hainleri, alçakları güldürmediğiniz için başta Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yürekten teşekkür ediyorum.