Şehitlerimiz yalanlar ve gerçekler
Hiç kuralı olmayan bir terör örgütüyle mücadele ediyoruz.
Yetmiyor, bir de bunun siyasi ayağı var. Tüm yalanlarıyla birlikte onlarla uğraşıyoruz.
Yetmiyor, bu zincire eklemlenen her yalana, iftiraya inanmaya ve yaymaya hazır bir kısım muhalif kitleyle cebelleşiyoruz.
Aslında bugün yazımda HDP kapanmalı mı, kapanırsa siyasi sonuçları ne olur? Bu sorunun cevabını arayacaktım. Fakat Gara Operasyonu’nun üzerinden dört gün geçmesine rağmen tezvirat, dezenformasyon, yalan ve iftira o kadar yaygın ki kendimi şu kadar zamandır çevremdeki insanlara ve sosyal mesaj kutuma düşen sorulara cevap yetiştirmek üzere sobeledim. Ve bu yazıyı yazmaya karar verdim.
Her şeyi en başından tane tane yazacağım. Ne oldu? Olay ne zaman başladı? Kim ne iftirayı, kışkırtmayı yaptı? Yalan ve gerçeklere dair her şey.
HAKİKATTE NE YAŞANDI?
*Kaçırılanların asker, polis ve sivillerden oluşan on üç vatandaşımız 2015’te daha çok kırsal kesimde aile ziyaretine giderken veya aileleriyle birlikte seyahat halindeyken bölücü ve kanlı terör örgütü PKK tarafından kaçırıldı.
Kaçırılan vatandaşlarımızın birisinin annesiyle Diyarbakır’da HDP il binası önündeki oturma eyleminde bizzat görüştüm. Anne perişan, PKK’ya kan kusuyordu. Annemizin ve tüm ailelerin başı sağolsun. Bu millet yüce gönlüyle bu bayrağı hep yücelerde tutmayı başarmıştır. Rabbim bu duyguyu diri kılsın.
*Sürece geri dönersek; kaçırılan vatandaşların aileleri hükümet yetkililerine ulaştı. Konu, Sayın Cumhurbaşkanı’na aktarıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “yeter ki bu vatandaşlarımız kurtulsun, sınırdan teslim etsinler, kaygılananlar varsa rahat olsunlar” mealinde konuştu.
*Bu cevaz alındıktan sonra AK Partili Öznur Çalık, HDP’li Pervin Buldan’a kaçırılanların durumunu sordu. Buldan, “bir sorayım” dedi. Pervin Buldan PKK’lı teröristlerle görüştükten sonra “bir müddet misafir edecekler, sonra bırakacaklar” dedi.
*Kaçırılan vatandaşlarımızın aileleri bireysel olarak da girişimde bulunarak HDP’lilerle görüştüler, çocuklarını istediler ama hiçbir şekilde olumlu yanıt verilmedi.
*Bu süreçte Millet İttifakında olan siyasiler de vebal taşımaktadır. Şehit olan vatandaşlarımızı gündemlerine alıp, siyasi ortakları olan HDP’ye baskı yapmaları gerekirdi. Bunu da tarih not etmiştir.
* Devlet süreçte daha fazla sabredemezdi. 2018’den bu yana Pençe Kartal Harekatları ile birlikte Irak’ın kuzeyi adım adım temizlendi ve ilk on beş kilometrelik bir güvenli bölge oluşturuldu. O sarp dağlar büyük bir başarı ve gayretle teröristlere mezar edildi.
*Gara Operasyonu’nda da bir sonraki adım olarak en güneye inmek hedeflendi. 10 Şubat’ta başlayan Pençe Kartal 2 Harekatı ile 75 kilometre genişliğinde, 25 kilometre derinliğinde bir alan TSK’nın odağına alındı. Operasyon zor coğrafya nedeniyle; çetin ve başarılı geçti. 53 terörist etkisiz hale getirildi. Operasyon dört gün sürdü.
*Operasyon başlar başlamaz vatandaşlarımız tutuldukları mağarada ilk gün şehit edildiler. Yakın mesafeden kurşunlanarak Hakka kavuştular.
*Dokuz odalı ve yedi demir kapılı mağara Türk istihbaratı tarafından tespit edilmişti. Askerimiz mağaraya ulaştığında vatandaşlarımızın varlığını düşünerek sadece göz yaşartıcı gazla müdahale ettiler. Mağarayı bekleyen teröristler öldürüldü. Fakat baskın sonucunda vatandaşlarımızın şehit edildiği anlaşıldı.
*Şehitlerimiz beden bütünlükleri mevcut şekilde, ailelere teslim edildi. Şehit baba buna şahit olduğunu açıkladı. Otopsi raporu da bu yöndeydi.
ATILAN İFTİRA VE YALANLAR
Şimdi gelelim tezvirat üreten kesimin ne yaptığına…
*Bu süreçte HDP, PKK ile olan bağını daha net ortaya koymuştur. HDP, PKK’nın laf taşıyanı ve terör piyonudur. Gara Operasyonu başlar başlamaz yalan, entrika ve iftiralara başvurmuşlardır.
*CHP ise şehitlerimiz üzerinden hükümeti suçlayarak tarihi bir hata yapmıştır. Oysa suçlu aranacaksa HDP’nin ittifak ortağı olarak beş senedir bu vatandaşlarımızı getirmek için hiçbir şey yapmadıkları için CHP ana hedeftir.
*Vatandaşlarımızın kaçırılması üzerinden bunu pazarlık konusu haline getirmek isteyen HDP, siyasi ahlaksızlığın en dibine vurmuştur.
*Operasyon başladığında vatandaşlarımızı ilk gün şehit ettikleri halde, aileleri arayıp “çocuklarınızı devlet bombalayarak öldürdü” yalanını söylemişlerdir.
Şehit Babası Şeyhmus Kaya, “mağarada şehit edilen oğlum için birçok ülkeden “devlet oğlunu uçakla bombaladı” diye telefon geldi” dedi ve ekledi: “Ben kendi gözümle gördüm, hepsinin kafasına silah sıkmışlar.”
***
Tüm bu yaşananları, hükümetin terörle mücadeledeki samimi gayreti ve çabasını, şehit ailelerinin metaneti ve şanlı duruşunu tarih yazmıştır.
Tarih sadece iyileri değil kötüleri de not eder.
CHP’nin şehitler üzerinden muhalefet yapması siyasi etiğe, milli duruşa sığmaz. Kendilerine derhal çeki düzen vermeli ve Sayın Cumhurbaşkanı’ndan özür dilemelidirler.
Pervin Buldan’ın “biraz misafir edeceğiz” sözlerinden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının haberi olmuştur sanırım. Yakında Buldan’a bilgi gidebilir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı son rakam, 17 bin 750. Bunca terörist son beş senede yok edildi. Buldan’ın canı daha çok yanacak. Kökleri kazınana kadar PKK ile mücadeleye devam.