ABD-İran gerginliği ne getirir?
Süleymani’yi öldüren ABD elbette İran’ın karşılık vereceğini biliyordu. Üstelik Tahran yönetimi “ABD’nin Ortadoğu’daki varlığı sona erecek” tehdidi ile hedefini açık etmişti. Hesabı kendi sınırlarının dışında görme modası uyarınca İran’ın, nereyi vuracağını Kılıçdaroğlu bile tahmin edebilirdi. Buna rağmen ABD’ye ait hava savunma sistemleri uykudan uyanamadı ve İran füzeleri Irak’taki üsleri vurdu. Ölen kalan olmadı zira ABD unsurları çoktan sığınaklara girmiş İran’a karşı “sallasana sallasana füzelerini” şarkısı eşliğinde bekleyişe geçmişti. İran tek atımlık gösterisiyle “Süleymani’nin intikamını aldık” havasına girdiğine göre 3. Dünya Savaşı beklentisini şimdilik buzdolabına kaldırma görüşünün ağırlık kazanacağını söyleyebiliriz. Yani, gün boyu “Altın fiyatları ne olacak, Dolar nereye gidecek” diye hop oturup hop kalkanların yürekleri şimdilik ferahlayabilir.
***
Şimdilik demekte fayda var zira Trump bu, ne yapacağı belli olmaz. Yarın uzun menzilli 2 tweet atıp ortalığı karıştırabilir. Baksanıza armut gibi dalında sallanan Netanyahu, İran’ın öfkesini üzerine çekebilmek için neredeyse ters takla atacak, bir kaç füze de İsrail’e fırlatması durumunda zil takıp oynayacak. Bir de, İsrail söz konusu olduğunda Rusya’yı her zaman “eller havaya” pozisyonunda görüyoruz. Daha birkaç ay önce “Bana ne İran’dan ne hali varsa görsün” diyen Rusya’ya “İran mı İsrail mi” diye sorulsa cevabı herkes biliyor. İsrail belki de böyle bir denkleme girip Rusya’yı İran’ın arkasından çekmek istiyor.
***
Peki, küçücük BAE’nin yani Abu Dabi Prensliği’nin peşine takılıp Türkiye’ye düşmanlık güden Suudi Arabistan ve Mısır ne yapacak? Kimilerine göre bunların titreyip kendilerine gelme vakti yaklaşıyor. İran’ın dini lideri Hamaney’in “Büyük değişimler olacak” sözü yeni çatışmaların yanı sıra yeni pazarlıklara ve ittifaklara da işaret ediyor. Bir türlü gündemden düşmeyen “Irak 3 parçaya bölünecek” tezi gerçeğe hiç olmadığı kadar yakın. Bugünü görünce Türkiye’nin “Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarları” harekatları ile nasıl doğru bir iş yaptığını herhalde söylemeye gerek bile yok.
***
Suriye’deki vekalet savaşları yeni olmasına rağmen eskidi. En yeni sürüm Libya’da sahneye çıkacak. Sınır ötesi etkinliği olmayanların sınırlarını koruyamadığı bir Dünya’dayız artık. Ölçeği büyütüp dar kafaların ürettiği boş işlere ayrılan vakti küçültmek lazım… Erdoğan ve Putin’in beraberce start verdiği Türk Akım ile Avrupa’nın enerji güvenliğini üzerine alan Türkiye “büyük gündemin etkili oyuncusu” olduğunu ortaya koydu. Türkiye ve Rusya’nın Libya’da ateşkes için ortak çağrı yapması büyük olay. Bu yüzden küçük gündemlerin peşinde kuru yaprak gibi savrulmak Türkiye’nin gerçeği değil ve olamaz, her gün biraz daha genişleyeceği besbelli olan hakiki gündem dar kafalara sığmaz.
