AB’deki enerji krizinde yeni perde! Kavga başladı: Büyük resmi görmüyorlar

Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki, Euronews’e verdiği özel röportajda bazı Avrupa Birliği üye devletlerinin enerji kriziyle mücadele edebilmek için “çok bencilce” davrandığını söyledi.

Morawiecki “Bu krizle gaz fiyatları ve petrol fiyatları açısından bu krizle baş etmek durumunda kalan bazı ülkeler bunu çok bencil bir şekilde yapıyor. Büyük resmi görmüyor.” diye konuştu.

“Gaz fiyatları bizim beklentilerimizin ve Almanya ve Hollanda ve diğerlerinin beklentilerinin ortasında bir yerde bulunmalı.” diyen başbakan “Ancak bunu (öneriyi) inatçı bir şekilde engelleme biçimleri beni endişelendiriyor, çünkü gaz için tavan fiyat üzerine bir taviz bulabilmekten hala uzak olduğumuza inanıyorum.” şeklinde görüş bildirdi.

Morawiecki diğer liderleri siyasi farklılıkların ötesinde hareket etmeye ve yaz aylarında rekor kıran fiyatları önlemek için “ortak bir paydada” buluşmaya çağırarak “Avrupa Komisyonu’nun daha cesur ve gaz fiyatları için uygun bir düzey bulma konusunda daha kararlı olmasını bekliyoruz.” dedi.

Polonya Başbakanı “Avrupa için çözümünün mümkün olan en kısa sürede bulunmasını bekliyoruz ve böylece bu çözüm bu yıl ve sonraki yıllarda Avrupa ekonomisi ve büyümesi için avantajlı olabilir” diye konuştu.

Morawiecki’nin eleştirel değerlendirmeleri AB enerji bakanlarının yeniden, ilk kez doğal gaz için tavan fiyat getirme konusunda hız kaybeden önerilerin onaylanmasında başarısız olması üzerine geldi.

Polonya Yunanistan, Belçika, İtalya ve Malta ile birlikte doğal gaz tavan fiyatı belirlenmesinden yana. Ancak Almanya, Hollanda, Danimarka, Avusturya, Estonya ve Lüksemburg güvenlik tedarikinin tehlikeye girmesinden endişe ederek daha önce denenmemiş bu önlemi oldukça şüpheci bir şekilde karşılıyor.

Önümüzdeki pazartesi günü Brüksel’de yeniden bir araya gelecek olan bakanların görüşmelerde diğer konuların yanı sıra tavan fiyatın en kadar yüksek ya da düşük olabileceği üzerine odaklanması bekleniyor.

Avrupa Komisyonu ilk etapta megavat başına 275 euro önerdi. Bu tavan fiyat yanlısı grup tarafından olumsuz karşılandı. Bu grup sınırın yaklaşık 200 euro civarında belirlenmesini istiyor; bu düzey de karşıt grup tarafından reddedildi.

“DESTEK VE GARANTİLERE İHTİYAÇ DUYAN TEK ÜLKE UKRAYNA”

Polonya Başbakanı Morawiecki verdiği özel röportajda Ukrayna’daki savaştan, Rusya’ya yönelik yaptırımlara ve Brüksel’in Varşova ve Budapeşte ile arasındaki olan hukuk üstünlüğü gerginliğine de değindi.

Morawiecki’nin, “Avrupa vatandaşlarının yaptırımların etkisi için yüksek bir bedel ödediğini düşünüyor musunuz?” şeklindeki soruya hemen “Avrupa’da en yüksek bedeli Ukrayna ödüyor” diyerek yanıtlaması dikkat çekti.

Morawiecki ayrıca, “Ukraynalılar bizim özgürlüğümüz, bizim güvenliğimiz ve Avrupa’da bir bütün olarak daha iyi bir barış için ölüyor.” diyerek Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un ihtilaflı biçimde önerdiği “Moskova’ya güvenlik garantileri sunulması” fikrini de reddetti.

“Rusya bir süper güç olarak zayıfladı, ama hala nükleer silahlara sahipken ve güçlü bir ordusu varken herhangi bir güvenlik ya da garanti türüne gerçekten ihtiyacı yo, çünkü kendi garantileri kendi ellerinde. Egemenliği ve güvenliği için destek ve garantilere ihtiyaç duyan tek ülke Ukrayna.” ifadelerini kullandı.

‘BRÜKSEL ÇOK ACIMASIZCA MÜDAHALE EDİYOR’

Macaristan ile birlikte Polonya’nın AB’nin yeni hukukun üstünlüğü şartlı mekanizması nedeniyle uyum fonlarının bir kısmının dondurulması riskiyle karşı karşıya bulunmasına da değinen Morawiecki, Budapeşte’yi şu sözlerle savundu:

“AB’nin Macaristan’a yaklaşımına bakıldığında, bence Macaristan’ı bu kadar saldırıya uğramasının sebeplerinden biri, ülkede oldukça muhafazakar bir hükümetin olması. Saldırıların hepsi olmasa da, önemli bir kısmı haksız.”

Morawiecki ayrıca Avrupa Komisyonu’nun güçler ayrılığı ilkesin tehdit ettiği görüşüyle Polonya’nın yaptığı bir dizi yargı reformuna karşı yasal süreç başlatmasını da eleştirdi. AB bu yılın başında yargı bağımsızlığı konusunda Varşova’ya AB Adalet Divanı kararına uymadığı için verilen ve bugüne kadar birikerek yaklaşık 70 milyon euroyu bulan günlük 1 milyon euroluk para cezasını ödemesi için resmi uyarı yazısı göndermişti.

“Son iki yıldır, komünist dönem sonrası adalet sisteminin onarılmasını, ıslah edlmesini kabul etmediklerinden dolayı her daim Avrupa Komisyonu tarafından he daim hedef alınıyoruz” diyen Polonya Başbakanı “Hala son kabiliyetlerinin üzerinde çok acımasızca müdahale diyorlar, bunlar AB anlaşmalarında içerilmiyor. Ve biz bu konuda sesimizi yükseltiyoruz. Bu nedenle son yıllardaki yaklaşımlarından dolayı şaşkınlık içerisindeyim” ifadelerini kullandı.

Polonya uzun süredir reformların “Komünist dönemin” kalıntılarını temizlemek için gerekli olduğunu savunsa da, AB’nin Polonya için ayırdığı 35 milyar euroluk Covid-19 kurtarma fonundan nakit para desteği alabilmek için Brüksel’in talep ettiği yargı reformu konusunda yasa tasarısı hazırlayacaklarını açıkladı.

Avrupa Birliği, ülkedeki yargıçları kontrol etmek için kullanıldığı suçlamasında bulunduğu tartışmalı Yüksek Mahkeme Disiplin Dairesi’nin uzun zamandır kaldırılmasını istiyor.