ALÇAKLIĞIN SEVİYESİ OLMAZ
Israrla “Libya’da ki şehitlerimizin” kimler olduğuna dair CHP’nin başını çektiği bir takım kişiler şehit listesinde kimlerin olduğunun açıklanmasını ve kamuoyunda paylaşılmasını istiyorlardı.
Bu istemlerinin gerekçesi ne “şehitlerimize” olan saygı, ne de şehadete olan inançları olamazdı elbette.
Ya da şehit yakınlarına “taziye ziyareti” için program yapacakları için de değildi.
Peki CHP ve yandaşları ne yapacak Libya şehitlerimizin kimler olduğunu?
Libya’da emperyalizmin bütün aktörlerinin bulunduğu bir sahada istiyorlar ki bizden ne bir asker, ne bir istihbarat mensubu hatta bir tane Türk kimliğine sahip kimse olmasın.
Çünkü “bizim ne işimiz vardı Libya’da?”
CHP’nin kurucu lideri Mustafa Kemal Trablus’ta savaşırken, “Nutuk”ta “bizim ne işimiz var Libya’da”, Trablus’ta dememişti bile.
Ordumuz polisiyle, askeriyle, istihbarat birimleriyle her türlü ferdiyle bir araya gelen tek bir parçadır.
Ordumuzu tek bir silahlı güç olarak göremezsiniz.
Bu ülkenin birde dua orduları vardır.
Çanakkale’de Kurtuluş Savaşı’nda, Elbab’ta, Azez’de, Barış pınarı ve “Bahar Kalkanı” harekatında hep birlikte düşman üzerine taarruz ederler.
Biz Müslümanlar biliriz, onlar bilemezler.
Libya’daki şehitlerimizin isimleri, rütbeleri, mesleki geçmişlerinin deşifre olması için yapılan tüm girişimlerin sonuçsuz kalması sonucu “ihale”nin siyasi kanatla elde edilmesinin murad edildiği aşikar.
Bu topraklarda her köşe başında “isimsiz” binlerce şehidin, şühedanın olduğundan bihaber bu güruh ülkemizin “beka” ve “güvenlik” sorunudur.
Burada asıl dikkat edilmesi gereken nokta “soruyu kimin sorduğuna değil, sordurana” odaklanmalıyız.
Asıl şu soruyu sormak lazım.
“Kozmik oda”nın yağmalanması işinde FETÖ kadar hangi CHP’lilerin, “MİT mensuplarının” deşifre edilip, şehit edilmelerinde parmağı olmuştur?
Şehit edilen MİT mensuplarının hangisinin ismini merak etmiştir?
Kaç kişi olduğu ve listeleri?
O vatan evlatları şehit edilirken kaç kadeh viski içilip, şampanya patlatıldı?
Alçaklığın seviyesi olmaz.
“Çukursunuz, çukur…”