Ankara’da vatandaşlar su faturalarına isyan etti! Çiftçiler ödemek için hayvanlarını satıyor

Okuduğunuz Yazı
Ankara’da vatandaşlar su faturalarına isyan etti! Çiftçiler ödemek için hayvanlarını satıyor

İçerik

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın suya yüzde 80 zam yapması köylüleri zor durumda bıraktı. Ankara Bala ilçesinde Akkoyunlu Mahallesi’nde yaşayan köylüler, yüksek oranda gelen su faturalarını ödeyebilmek için koyunlarını satmaya başladı. SABAH, Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclis üyeleri İbrahin Karaca ve Erdinç Türker’le Bala’yı ziyaret etti ve köylülerin sorunlarını dinledi.

Dede Bayram: “Köyün en büyük sorunu su faturaları. Biz kendi yağımızla kavrulur, bir gün aç bir gün tok geçiniriz. En fazla 50 dönüm olan yeri olan insanlarız. Bir de üzerine 3 bin 800 TL su faturası geldi. Geçen sene aynı bu zamanlar 700 TL gelirken ne oldu da böyle oldu? Evimde bahçem yok. Tarla sulamıyorum. Evde eşimle 2 iki kişiyiz. Bahçe sulasak bile 300 TL olsa olsa 500 TL gelirdi. Köyde herkes bir eşiyle kalıyor ve iki kişi. Biz bu su faturalarını 40 sene de geçse ödeyemeyiz. Gelin suyu kesin kapatın. Geçen sene gelinler yün yıkadı, kızdım ona rağmen 700 TL geldi ama bu sene sadece yıkandık. Su faturası gelecek diye yıkanmaya korkuyoruz. Hanım merkeze gider ben kalırım. O gelir, ben giderim çoğu zaman tek kişiyiz evde. 3 bin 500 TL emekli maaşı alıyorum 3 bin 800 TL su faturası geldi. Ben bu su faturasını ödeyemeyeceğim. Kim öderse ödesin. Gelsinler suyu kökten kessinler.”

Muhtar Osman Bayram: “70-80 TL gelen faturalar 3 bin ila 4 bin 500 faturalar gelmeye başladı. 25 yıldır muhtarım böyle su faturası görmedim. Köylünün bir ineği var, 4 bin TL’ye satacak ve su borcunu ödeyecek. Dere yatakları Melih Gökçek döneminde projelendirdi ve tamamlandı ama Mansur Yavaş miting otobüsünden ‘Akkoyunlu’nun dere yatakları boynumun borcudur’ dedi. Borç daha boynunda asılı duruyor. Bu borç ne zaman ödenecek? Mansur Yavaş, benim köyüme daha bir çivi çakmadı. Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak söz verdiler bir tane çivi çakılmadı. AK Parti döneminde biz hizmeti gördük. Cumhurbaşkanımız bizim sesimizi duysun. Bu su faturalarına el atsın rica ediyorum. En fazla su faturası 100 TL gelirdi, 25 yıldır böyle bir şey görmedim”

Ahmet Bayram: “Bin 300 TL su faturası geldi. Ben bu suyu da kullanmıyorum. Yukarıda yaylam var, kendi suyumu dağdan getiriyorum. 10 günde bu fatura geldi. Nasıl ödeyeceğim bilmiyorum eski faturam 140 TL geldi. Hamam mı işletiyorum. Mansur Yavaş, ‘Biz suyu Allah’ın nimeti olarak görüyoruz ve sudan para kazanılmayacağına inanıyoruz. Su parasını tayin ederken, maliyet atı çok cüzi karla vermeye devam edeceğiz’ demişti. Biz cezalandırılıyoruz. Bundan iyi ceza mı olur? Bir gelsinler görsünler kim yaşıyor? Komşu ineğini satıp faturasını ödeyecek. 3 bin 500 TL emekli maaşım var yarısı krediye kesiliyor 1300 TL su faturası yazıklar olsun.”

Ali Karaışık: “Dere yataklarını yapacaklardı söz verdiler yapılmadı. Biz yağmur yağdığı zaman sele yakalanmamak için tepelere çıkıyoruz. Bana da bin 600 TL fatura geldi. Geçen sene 150 TL gelmişti. Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (ASKİ), kanal bağlama ve aboneliğe 30 bin TL para istiyorlar ödeyeceğim. Benim isyanım bu. Ben ineğimi satıp abone olacağım.

Bir köylüden de 43 bin lira istemişler. Kanalımı hazırlamışım sadece 3 metre kazmışım, 15 bin TL bir tane boru için para aldılar. Abonelik ile 30 bin TL. Yazıktır, günahtır. Bir çivi çakılmaz mı? Çivi çakan varsa oda benim. İnsanlar ineğini koyunu satmak zorunda mı?

Mansur Yavaş ‘Biz suyu Allah’ın nimeti olarak görüyoruz ve sudan para kazanılmayacağına inanıyoruz’ demişti. Bugün bu sözleri için kendisine oy veren köylülerimizi aldatmıştır. Köylü milletin efendisidir ve üretenidir. Evinin önünde 150 ila 200 m2 bahçesi olan hemşerilerimize 5 bin TL civarında su faturası gelmiştir. Bu birkaç köylüyle sınırlı değil..”

Ankara Büyükşehir Meclis Üyesi İbrahim Karaca: “Bala’nın köylerinde yapmış olduğu1muz çalışmalarda köylerde yaşayan hemşerilerimiz su faturaları ile karşımıza çıktı. Köylüler, ‘Biz bu faturaları nasıl ödeyeceğiz? diyor. Koyunu ve kuzuları satıp faturalarını ödemek isteyen var. 65 yaş üstü maaş alan bu köylülerimiz ‘İlk defa böyle bir fatura ile karşılaştık’ diyorlar. Bir teyzemiz ‘Çocuğa iki parça yeşillik veriyordum, tövbe oğlum bir daha evimin önündeki bahçeyi ekmem’ dedi.

Su zammı istediklerinde su tasarrufu yaptıracaklarını söyleyen ve kademeli tarife isteyen yönetim her ay yapması gereken fatura okumasını 3-4 ayda bir yaparak köylülerimizin cebinden yaklaşık 10 kat fazladan para almaktadır ama inkar etmemek lazım tasarruf yaptırmayı başarmıştır..”

Ankara Büyükşehir Meclis Üyesi Erdinç Türker: “Ankara genelinde insanlar AK partinin tekrar belediyeyi yönetmesini istiyor çünkü Sayın Mansur Yavaş tecrübesiz ve ekibi liyakatsiz. İşinin ehli değil. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Beypazarı Belediyesi olduğunu sanıyor ve öyle yönetmeye çalışıyor. Hatta Beypazarı Belediye Başkanı olur olmaz su faturalarına zam yapılmasını istemiştir. Balalı hemşehrilerimiz koyununu ineğini satarak gelen su faturalarını ödemeye mecbur etmiştir. Türkiye’nin su fiyatlarında en pahalı 6. ili Ankara’dır.. Biz AK parti olarak yıllardır belediyeciliği biliyoruz. Halkın isteklerini ve şehrin yenilenmesini, gelişimi için yapılması gereken her şeyi kurumsal hafızamızda biliyoruz. Halk bu kötü yönetimi gördü.”

YAVAŞ: “SUDAN PARA KAZANILMAYACAĞINA İNANIYORUZ”

Mansur Yavaş, Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı olduğu dönemde iş yerlerindeki su faturalarında indirim yapacaklarını savunarak, “Biz suyu Allah’ın nimeti olarak görüyoruz ve sudan para kazanılmayacağına inanıyoruz” iddia etmişti. Yavaş, söz konusu açıklamayı 22 Şubat 2019 tarihinde yaptı.

“SU PARASINI TAYİN EDERKEN, MALİYET ATI ÇOK CÜZİ KARLA VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Mansur Yavaş, seçimlerinden önce su zammın çok düşük olacağını iddia etmiş ve “Su parasını tayin ederken, maliyet atı çok cüzi karla vermeye devam edeceğiz. Musluktan içirebilecek hale geleceğiz. Bugün yardım alan ailelere 100-120 lira su parası geliyorsa, şimdi bu 50 liraya düşecek. Yardım alan ailelerin 50 lirası elde kaldı. Onlar farkında değiller. 50 lirayla aileler çocuklarına 1-1.5 kilo et alıyorlar, süt alıyorlar, çocuklarına bot ve giyecek kaban alıyorlar. 50 liranın önemi o kadar çok ki yardım alan aileler arasından” iddiasında bulundu.

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
ajansturk online