Asıl tiyatro izleyici sıralarında
Selahattin Demirtaş’ın cezaevinde kaleme aldığı bir öykü kitabı önceki gün “okuma tiyatrosu” olarak sahnelendi. İzleyici koltuklarında enteresan isimler vardı. HDP Eşgenel Başkanı Pervin Buldan, eski eşgenel başkan Sırrı Süreyya Önder, Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu izleyici sıralarındaydı. Tiyatro izlemeye mi gelmiştiler yoksa bizzat kendileri mi tiyatro sergiliyorlardı, pek anlaşılmadı. Ama izlenimim, Kenter Tiyatrosu’nda oynanan oyun, sahneden daha çok izleyici sıralarında dönüyor gibiydi.
Bu kadar ünlü izleyiciyi hangi oyunda yan yana gelmişti, bilemiyorum. Ama geceyi düzenleyen organizatörün, her halükarda dikkatleri izleyici sıralarına çekmek istediği de açıkça fark ediliyor. Selahattin Demirtaş, kariyerinin doruğunda, hiç beklemediği bir sırada hapishaneye düştü. Her ne kadar bundan dolayı iktidar partisini suçlasalar da 50’den fazla insanın öldüğü 6-7 Ekim olaylarının çağrısı bizzat Demirtaş’ın başkanlığını yaptığı toplantıda yapıldı ve Demirtaş’ın imzasıyla. Demirtaş’ı kriminalize eden ve onu eli kanlı bir siyasi figüre dönüştüren olay 6-7 Ekim olaylarıdır. İktidarın bunda payı ve sorumluluğu sıfırdır.
Buradan tekrar eski günlere dönmek tabii çok zor görünüyor. Ama umutlarını koruyorlar ve görüldüğü gibi Demirtaş’ı temize çıkarmak için çalışıyorlar. Öykü kitapları, resimler, tiyatrolar biraz da Demirtaş’ın yitirdiği imajı yeniden kurmak, oluşturmak için.
Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Canan Kaftancıoğlu’nun Demirtaş’ın etrafında pervane olmalarının sebebi ise tamamen ‘duygusal’. Onun sayesinde elde edecekleri oy sayısına bakıyorlar. Leş kargaları gibi etrafta uçup yukarıdan Demirtaş üzerinden elde edecekleri oyları kesiyorlar. Demirtaş da bu alışverişten temize çıkmayı, hatta mümkünse cezaevinden de çıkmayı diliyor, umuyor. Kenter Tiyatrosu’nda izleyici sıralarında sahnelenen oyunun mesajı/amacı kısaca budur!
