Babası Noel olanın, dedesi Ebu Cehil olur!

Okuduğunuz Yazı
Babası Noel olanın, dedesi Ebu Cehil olur!

İçerik

17 ve 25 Aralık birinci yılını doldurdu. Bu tarihlerin müsebbibi toplumu Noel’leştirmek isteyenlerdir! Onların “diyalog planları” yüzünden şimdi sokaklar kırmızı elbiseli misyoner Papa’lardan geçilmiyor!

Birileri hâlâ “AK Parti-Cemaat Kavgası” diyebiliyor. Noel Papa’nız çarpsın sizi! Eteklerdeki taşların az bir kısmı dökülmesine rağmen toplum gerçekleri gördü. Bu, Osmanlı İmparatorluğu ile 7 düvel arasında geçen 1915 savaşının rövanşıdır! Yani zafer ilan ettiğimiz ama kozmik odalarda kaybettiğimiz o kanlı savaşın!

91 sene evvelki son Osmanlı’nın ellerinin sıcaklığını yeniden hissediyoruz. Ona öyle yaklaştık ki bir daha o limandan hiçbir Vahdettin’i göndermeye niyetimiz yok! Yeni Türkiye’de her yana doluşan misyoner Noellere de yer yok! Babası Noel olanın, dedesi Ebu Cehil olur. Elbette ki bu söz son zamanlarda sosyal medyada oldukça yaygın kullanılıyor. Devran uyanıyor, bilinç artıyor!

Arif Nihat Asya’nın mısralarını hatırlayalım: Bize bir nazar oldu… Cuma’mız Pazar oldu… Bize ne oldu ise… Hep azar azar oldu!

Noel Papa kılığına giren adamlar Ahmet amcanın oğlu Hüseyin’den başkası değil. Ne güzel bir kumpas ve esas kumpas işte bu! Ecnebiler dünyanın dört bir yanından misyoner getirme zahmeti ve masrafından kurtarılıyor. Bunu bizim elimizle ve paramızla yine bizim kara yağız Anadolu delikanlılarına yaptırıyorlar. Kara yağız adamlar çoktan “Beyaz Türk” olmuş ama farkında değil. Çünkü bize ne oldu ise hep azar azar oldu, böylece farkına varamadık.

Biz Müslümanız ve Noel kutlamıyoruz, kutlayanlar da dinleri neyi gerektiriyorsa onları yapmakta özgürler. Milli Piyango tam bir hastalık, bu illeti devam ettiren hükümet vebal altındadır. “Milli kumar” artık kaldırılmalı!

2015’ten ne bekliyorsunuz? Siz masivaya tapanlardan mısınız ki Allah’ın yarattığı “zamandan” bir şey bekliyorsunuz. 2015 diyerek “zamanı ve mekânı ilahlaştıranları” çok iyi görüyoruz. Biz kimseden değil, ne bekliyorsak Allah’tan bekliyoruz.

Kapitalist bireysellik çamuruna öyle battık ki “2014 harika bir yıldı, 2015 daha iyi olsun” diyoruz. Bu cümleyi kuranlar ayaklarındaki çamurdan önce kalplerindeki mührü söksün, gözlerindeki perdeyi yırtsın!

“2014 harika bir yıldı” diyenler uğradıkları kültür şokuna ve algı yönetimine karşı Allah’a sığınsın!

2014’te İslam coğrafyası kan ağladı, binlerce insanımız katledildi; nasıl harika bir yıl diyebilirsiniz? Son 100 yıldır kan deryasında yüzüyoruz ve bu yıllara “harika” diyorsanız gidin Eyfel Kulesi’nden Paris’e bakarken tekerlekli sandalyesinde oturan Şeyh Ahmed Yasin’in bombalarla parçalanan felçli bacaklarını umursamayarak bir şişe kırmızı şarabı Esma Bilteci’nin göğsünden çıkan kurşun hızıyla tepenize dikin!

Dileyen elbette Noel kutlayabilir. Biz Müslümanlarız ve burası İslam toprağı! Ekranlarda, vitrin camlarında, çarşılarda bu kadar çok gayr-i İslami Noel’i ve artıklarını görmek zorunda değiliz! Onlar şehirlerinde ezan okutmazken, biz niçin şehrimizin meydanlarındaki ağaçları yılbaşı eğlencesi adı altında ışıklandırıyoruz! Tepemizde “çan sesleri” var! Kiliseye giden kendi bilir, buyursun gitsin, biz karışmayız; fakat tepemizde çan sesi, ağaçlarımızda Noel ışıkları, yollarda kırmızı misyonerler istemiyoruz.

Noel’i kutlayanlar 14 Şubat Sevgililer Günü’nü, anneler ve babalar gününü de kutlar! Her anneler babalar gününde ağlattığınız yetimlerin-öksüzlerin gözyaşları yüzünden Allah bizlerin dünya liderliğini erteliyor.

Uyansak dünya kurtulacak, uyan, uyanalım!

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Hacı YAKIŞIKLI