Bakan Nureddin Nebati’den enflasyon ve büyüme mesajı
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Türkiye Katılım Bankaları Birliğinin (TKBB) 21. Olağan Genel Kuruluna katılarak enflasyon ve büyüme başta olmak üzere ekonomideki gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bakan Nebati’nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Tüm dünya, son 40 yılın en yüksek enflasyon oranlarıyla karşı karşıya. Örneğin İspanya’da üretici fiyat artışları bir buçuk yıl içinde yıllık bazda negatif seviyelerden yüzde 40’ın üzerine ulaşmış vaziyette.
Enerji, artan emtia fiyatları, taşımacılık maliyetleri tüm dünyada enflasyonun rekor seviyelere ulaşmasına neden oluyor, 2022 yılı bu tartışmalarla geçecek, bu konular ülkemizin ve dünyanın gündeminde olacak.
Enflasyon beklentilerindeki katılığın kırılmasını önümüzdeki dönemde beraber sağlayacağız.
Küresel gelişmeler, üretim maliyetleri artışları karşısında kaynaklarımızı en etkin şekilde kullanıyor ve maliyetleri sübvanse ediyoruz.
Sanayicilerimizi destekliyoruz, desteklemeye devam ettik. Şu anda hanehalkında kullandığımız doğal gazda da vatandaşlarımızı desteklemeye devam ediyoruz.
Mevcut küresel olumsuzluklara rağmen ülkemiz büyümeye devam ediyor. Öncü göstergeler bu yılın ilk çeyreğinde güçlü ve dengeli büyüme eğiliminin sürdüğünü gösteriyor.
İhracatta her ay rekor üzerine rekor kırıyoruz. Enerji hariç ihracatımız ithalatımızı geçmiş durumda. Mart itibarıyla toplam istihdamımız 30 milyonu geçti. Ekonomimiz net olarak organik ve sürdürülebilir bir büyüme ortaya koyuyor. Makro ekonomik hedeflerimize ulaşmakta finansal istikrarın öneminin farkındayız.
KKM ve destekleyici enstrümanlarla enflasyonun önemli belirleyici olan döviz fiyatlarındaki dalgalanmaları büyük oranda engelledik, sıra beklentileri düzeltmekte. Günlerdir ilgili sektör kuruluşları ile birebir toplantı yapıyoruz, rakamları önlerine koyuyoruz, Türkiye’deki gelişimi, büyümeyi önlerine koyuyoruz, sektörlerin hangi alanda nereye geldiğine ilişkin verileri kendileri ile paylaşıyoruz.
Bu ülkede hepimiz yaşıyoruz, hepimiz birlikte kazanıyoruz, kazancımızın ki bütün reel sektör ve finansal sektör başta olmak üzere kar maksimizasyonudur. Çabamız var, bu çabamız enflasyonun Türkiye’de mutlak suretle kontrol altına alınması ve hedeflerimiz doğrultusunda ilerlemesidir. Bunu yapacağız, bizimle birlikte olanlar yapacağız. Birlik olmaktan bereketin hasıl olduğuna inanlardanız. Yanlış yapanın da üzerine gideceğiz.
Enflasyonun buraya gelmesindeki en önemli etken beklentiler haline gelmiştir, bu beklentileri kıracağız inşallah. Enflasyon ile mücadele konusunda ne kadar kararlı olduğumuzu bir kez daha tekrarlıyorum.
Üreticiler üzerindeki maliyet artış baskılarını azaltmak üzere politikalar gerçekleştiriyor, destekler sağlıyoruz, enflasyonist ortamlardan şahsi menfaatler sağlayan fırsatçılara karşı mücadelemizi kararlı ve istikrarlı bir şekilde sürdürüyoruz.
Tarım, gıda, enerji başta olmak üzere emtia ve su kaynaklarına ilişkin yeni politikalar oluşturmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Halkımızın alım gücünün eskisinin de üzerine çıkaracağız.
Enflasyon ve enflasyon ile mücadeleyi tek başına devletin çözeceği bir sorun olarak görmüyor tüm paydaşlarla koordine etmek gereken bir mesele olarak değerlendiriyoruz. Sektör temsilcileri ile tam bir koordinasyon halindeyiz.
‘Birlikten berekete kazanan Türkiye’ anlayışıyla sektörlerin firma temsilcileri ile bir araya geldik, samimi, yapıcı görüşmeler gerçekleştirdik. Sektör görüşmelerine büyük önem veriyor, istişareler sonucunda etkin mekanizmaları hayata geçiriyoruz.
KDV indirimleri, destek ve sübvansiyonlara ek olarak firmaların cesur adımlar atmalarını destekliyoruz. Enflasyon beklentilerindeki katılığın da önümüzdeki dönemde kırılmasını beraberce sağlayacağız. Milletimizi enflasyon baskısı altında ezdirmemek için tüm adımları atmaya devam edeceğiz. İhracatçı ve turizmcilerimize elverişli koşullarda finansman sağlıyoruz.
Mahalle aralarında bekleyen arsaların hızlı bir şekilde yapılaşması için paydaşlardan destek istiyoruz. Konut piyasasındaki ihtiyacı gidermek için hızlı adımlar atmak istiyoruz. İşbirliği ile İstanbul’daki konut arzını katlayacak şekilde bir sonuçla karşı karşıya kalabiliriz.
İstanbul’u dünyanın en önemli İslami Finans Merkezi haline getirme potansiyeline sahibiz.
