Bayramlık

Okuduğunuz Yazı
Bayramlık

İçerik

Bana benden söyleyen ile beni benden dinleyen buluşup konuştular.

Bayram sohbeti yani.

Söylenenleri not aldım.

Buyurun…

***
Kurban nedir? Yakınlaşmak.

Nasıl olur? Tanışarak, barışarak, yardımlaşarak… İyi de, insan nasıl olur da hayatının her anında, nefesini alıp verirken bile yardıma muhtaç olduğu halde “yardım ettim” diyebilir? “Yardım ettim” diyenin sesi işiteni bu yüzden acıtıyor olmalı.

Affetmek de öyledir. İnsan affettiğini zanneder de yaşadığı affedilmeye çağrılışından başka bir şey değildir. İmtihana muhatap kılınışının büyüklüğü karşısında küçüktür insan, affedebilecek büyüklüğe nasıl erişsin?

Gel şimdi “övgüye layık olmayı” düşün… Her gün kırk defa “Hamd yani övgü alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur” diyoruz ya…

İşte öyle.

***
Bir de, kolay inanılan yalanlar ile zor kabullenilen gerçekler arasındaki köprüleri güzergah edinmiş gel-git akıllarımızla hüküm veriyoruz, kolayca.

Şu iyi…

Bu kötü…

İki çocuğumuzun isteklerini bile yönetemiyoruz ama memleket idaresinde iddia sahibiyiz. Değişemez miyiz? Elbette ama “Can çıkar huy çıkmaz” diye boşuna dememişler. Yeryüzünün en zor işi bir insanın huyunu değiştirebilmektir çünkü. Şüphesizliğin sevinç taşıran kaynağına varabilenden başka kim başarabilir bunu?

Bir insanın huylarının tamamını gör… Sonra içlerinden en iyisini seç ve onu tükenmez bir sabırla yücelt. Ki, bütünü kaplasın da kötü olanlarına yer kalmasın. En kıymetli iş bu…

***
Peki en kıymetli madde nedir? İnsan gövdesi…Nihayetinde toprağa karışıp gider. Sonu yokluk yani. Nasıl var kabul edelim?

Ama çürümeyenler var…

Bozuluyorsa sahtedir, bozulmuyorsa gerçek. Ruh gelmiş ise cana, can değmiş ise tene, toprak çürütemez o bedeni. Var mı bunun formülü? Esaslaşmanın simyasını arayan devamlılıkta buldu.

Hem melekten üstün değil mi insan? Heves elbisesinden sıyrılıp öz iradesiyle maddeden geçebilme mazhariyeti…İnsan melekten üstün ise sebebi budur.

Kimsenin kimseye benzemiyor oluşu da bu yüzden…

Kendisini başkasına, başkasını kendisine benzetmeye çalışan hakikate muhalefet ettiği için azap çekiyor olmalı.

***
Azap demişken…Fitne, fesat, haset, kin, gadab, garaz, kıskançlık…İçimizde kaynayan cehennem kazanı bunlar. Bu bayram söndürmeyeceksek ne zaman?

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Serkan FIÇICI