Bu gidişle CHP, PYD’ye canlı kalkan olur

Okuduğunuz Yazı
Bu gidişle CHP, PYD’ye canlı kalkan olur

İçerik

ABD’nin terör örgütüne gönderdiği 5 bin TIR’a ses çıkaramayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin PKK’nın üzerine yürümesine hiç çekinmeden, korkmadan, açıkça, üstelik yüksek sesle karşı çıkmaya başladı. CHP, Türkiye’nin Afrin merkezine girmesine karşı olduğunu açıkladı. 

CHP’nin Türkiye’nin partisi olmadığını bundan daha iyi gösteren bir örnek olmaz. 

Terörle savaştayız ama Kemal Kılıçdaroğlu, devletin bu terör örgütünün üzerine gitmesine şiddetle karşı çıkıyor. 

Terörle savaştayız ama Kemal Kılıçdaroğlu, tıpkı bu terör örgütüne 5 bin TIR silah gönderen ABD sözcüleri gibi, Ankara’dan Zeytin Dalı Operasyonu’nu sınırlı tutmasını ve Afrin’e girmemesini isteyebiliyor.  

Bu partinin bir milletvekili (Eren Erdem) “İran’la savaş çıksa İran’ın yanında Türkiye’ye karşı savaşacağını” söylemişti de kimse inanmamıştı. 

Meğer o milletvekilinin sözleri sadece kendisini değil, parti genel başkanının da düşüncelerini de yansıtıyormuş. 

Türkiye’nin en büyük savaşı -Batı’nın beslediği- terör örgütleriyledir. Bu savaşta maalesef CHP devletin safında değil, terör örgütlerinin yanında yer almaktadır. 

Bu konu öyle konuşulup geçilecek bir mesele de değil; CHP, bu ülkenin ana muhalefet partisidir. Kemal Kılıçdaroğlu, terör örgütüne karşı başlatılan askeri harekatın en kritik aşamasında ve en kritik yerinde devleti operasyonu durdurmaya ve askerimizi Afrin’e sokmamaya çağırıyor.

Türkiye’ye karşılar 

ABD’nin bile açıkça söylemekten çekindiği, “operasyonu sınırlı tutun” diyerek dolaylı ifade ettiği yerde CHP, açıkça Afrin merkezine dönük operasyona karşı olduğunu ilan etti. Bu yaklaşımın bir adım sonrası CHP’nin ABD-PKK/PYD’yle aleni ittifak yaparak Türkiye’ye karşı savaşmasıdır ki, o günlerin de geleceğinden hiç şüphe etmiyorum. Çünkü CHP, Türkiye partisi olmaktan hızla çıkıyor. 

“Bu Türk”ler Türkiye’ye karşı

Bu ülkede “Türk”, “Atatürk” ve “Cumhuriyet” isimleri kadar istismar edilen başka bir kimlik veya isim yok. Mesela Cumhuriyet gazetesi, aleni şekilde ülkeyi bölmeyi hedefleyen terör örgütü PKK ile laikliğe kökten karşı olan FETÖ yapılanmasına yardım ve yataklık yapmakta. Cumhuriyetimizin sözde kurucu partisi olan “CHP” için de durum farklı değil; CHP yönetimi, cumhuriyeti parçalamak isteyen terör örgütleri ve bu örgütlerin arkasındaki Batılı devletlerle işbirliği içinde. Sözde devletçi, cumhuriyetçi, halkçı, Atatürkçü bir parti ama gerçekte milleti bölmeye, devleti yıkmaya çalışan yabancı güçlerin ve terör örgütlerinin siyasi ortağı. 

“Türk Tabipler Birliği”, “Türkiye Barolar Birliği”, “Türkiye Mimarlar ve Mühendisler Odası” gibi kuruluşlar da benzer şekilde sorunlu yapılar. Bu ülkedeki en büyük Türkiye düşmanlarının “Türk” maskesinin arkasına gizlendiği sır değil. Adlarının başına “Türk” ibaresini koyarak Türklüğe karşı en düşmanca ve en ahlaksızca işleri çeviriyorlar. 

Bu sistemi 1960 darbesinin ardından dizayn ettiler. Meslek kuruluşlarını ve odaları vesayet devletinin “toplumu” olarak kurguladılar. Sonunda ortaya çıktı ki bu “Türk”ler, savaş çıktığında Türklerin yanında değil, Türk düşmanlarının yanında saf tutuyor. 

Ama maskeleri düştü, baştan aşağı deşifre oldular. 

Hükümetin darbe ürünü olan bu sisteme son veren düzenlemesi çok yerindedir.

 

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Kurtuluş TAYİZ