BUMERANG

Atarsın hedefi tutturamazsan sana geri döner ve kendini vurmuş olursun.

Bumerang böyle bir silah.

CHP’de son yaşananlara bir isim vermek gerekirse “Bumerang Skandalı” en uygun isim. Birileri bir tezgah kurdu ama o tezgah, kuranların başına devrildi.

Kılıçdaroğlu, Rahmi Turan ve Talat Atilla üçgeninde pişirildiği besbelli olan komplonun hedefinde Muharrem İnce vardı. Ama iş döndü dolaştı bu sahtekarlığa bulaşanları vurdu.

Bu saatten sonra Rahmi Turan Sözcü’de başyazarlık yapamaz. Talat Atilla da “kulis haberciliği” adı altında üfürükçülük faaliyetinde bulunamaz.

Kılıçdaroğlu ise “doğruladığı” yalanın altında kaldı.

Şimdi CHP’nin önünde iki yol var.

Ya arınacak ya bölünecek.

Başka ihtimal yok.

DAYANIŞMA

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu dayanışma için Şehir Üniversitesi’ne gitmiş. Giderken yanına ‘Gezi Ayaklanması’nda omuz omuza verdiği Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ndeki dostlarını da almış mı’ diye baktım.

Yoktular.

Peki bunu niye merak ettim?

Çünkü “Ahmet Davutoğlu başbakan olduğu dönemde Şehir Üniversitesi’ne usulsüz arazi tahsis etmiştir “ diye suç duyurusunda bulunanlar onlardı. Kaftancıoğlu’nun Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ndeki can ciğer kuzu sarması dostları suç duyurusu yapmasaydı Danıştay tahsisi kaldırmayacak ve üniversite bankaya ipotek gösterip 370 milyon lira kredi almasına imkan veren araziyi kaybetmeyecekti.

İyi de Ahmet Davutoğlu ve destekçileri Şehir Üniversitesi’nin içine düştüğü durumun asıl sorumlularını suçlamak yerine onlarla “dayanışma” görüntüleri verip neden Ak Parti iktidarını hedef alıyor?

Bilenler parmak kaldırsın.

ADALET

Mahkeme tahliye kararı veriyor. Ardından sosyal medyada tepki sesleri yükseliyor.

Ve savcılık tahliyeye itiraz edince mahkeme yeniden tutuklamaya hükmediyor.

Aslında böyle olmuyor. Savcıların tahliyelere yaptıkları itirazların sosyal medyadaki tepkilerle uzaktan yakından ilgisi yok. Ama bu görüntü yargı mekanizmasının güvenilirliğine zarar. Peki savcılara tanınan “tahliyelere itiraz” yetkisi kaldırılmalı mı?

Hayır.

Çünkü bu yetki sayesinde telafisi mümkün olmayacak hatalar gideriliyor.

İyi de ne yapmalı?

Mahkeme tahliye kararından önce savcılık makamının itirazı olup olmadığı sorsa ve eğer varsa bir itiraz bunu değerlendirdikten sonra hükmünü açıklasa olmaz mı?