Can alanın canı yansın…!
Geçen gün Beşiktaş’ta makas atarak ilerleyen aracın sürücüsü, 9 yaşlarındaki 3 küçük çocuğun ölümüne sebep oldu.
Hiranur, Musab ve Yusuf’un hayatları çalındı.
Sürücü kaçtı ama yakalandı.
Bakıldı, sürücü de onu kaçıranlar da “suç makinesi” çıktı.
***
Ve aynı günlerde bir başka olay…
15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nün üzerinde “makas ata ata” giden aracın sürücüsünü polis, lastiklere “kurşun ata ata” durdurabildi.
Bakıldı, alkollüymüş.
Dahası “22 ayrı suçtan” kaydı varmış.
***
Alkol alıp direksiyona geçiyorlar.
Hatalı solluyorlar.
Makas atıyorlar.
Hız sınırına aldırış etmiyorlar.
Kim bunlar?
Kanuna, kitaba bakarsak isimlerinin karşısında “dikkatsiz ve tedbirsiz sürücüler” yazıyor.
Oluk oluk kan döküyorlar.
Terörden fazla sayıda can alıyorlar.
Ama cezaları “taksirle ölüme sebebiyet vermekten” kesiliyor.
Yani üç beş kuruş para ödeyerek ya da birkaç yıl hapis yatarak sıyırıyorlar.
Denetim, uyarı, önlem, eğitim bunlara fayda ediyor mu?
Hayır.
***
Meseleye “trafik suçu” penceresinden bakarak bu işin içinden çıkamayız.
Trafik teröristleri bunlar ve “canları yanmadıkça can almaya” devam edecekler.
Hukuk adı altında kimse masal anlatmasın…!
Alkol alıp direksiyona geçmiş ve hız sınırını aşıp makas atarak ilerliyor.
Kimse kusura bakmasın.
“Potansiyel katil” bu…
Çünkü neye sebep olacağını biliyor.
Başta kendisi olmak üzere insan hayatını bilerek ve isteyerek tehlikeye atıyor.
Yani bile isteye ölmeye, öldürmeye sürüyor aracını.
Ama işlediği suç için “kasten cinayet” diyemiyoruz.
***
“Makasçı katillerin” işlediği cinayetleri konuşuyoruz günlerdir.
Peki trafikte makas atmanın cezası ne kadar biliyor musunuz?
Sadece bin lira…
Ayrıca cezayı 15 gün içinde ödeyenlere “ % indirim imkanı” da var..
Trajikomik mi desem “trafikomik” mi bilemedim.
Sözün özü, bu manzara millete ezadır.
Çaresi can yakacak caydırıcı cezadır.