Can Dündar’a 6 bin TL feda olsun(!)
Ne varmış 6 bin TL’de, emretsin de herkes bassın paraları Can’a!
Madem devletin sırlarını düşmana vermeye hazır adamlar Akit Gazetesi’nin 3 sene evvel rahmetli olmuş Genel Yayın Yönetmeni’ne dava açıp 6 bin TL ödemeye mahkûm ettiriyor; madem Türkiye düşmanlarına para vereceğiz, feda olsun(!) paralar Can Dündar’a!
İnanmakta zorlanıyorsunuz biliyorum ama rahmetli Hasan Karakaya’nın yazısından dolayı 6 bin TL tazminat kararı veriliyor ve davayı açıp tazminatı kazanan CAN DÜNDAR! Karar eski değil yeni, şimdinin kararı!
Ülkeyi satmayı başaramadı ya, kaybettiği parayı nereden çıkaracak değil mi?
Siz dünyada Almanya, Rusya, ABD, İngiltere gibi ülkelerin sırlarını “azıcık” deşifre eden kişilere neler yapıldığını biliyor musunuz? Demokratik(!) Batı’nın MI6, CIA, BND gibi istihbarat örgütlerinden bahsediyorum! Can Dündar aynısını buralarda yapsaydı ona başka ülkeye kaçacak vakit dahi bırakmazlardı. Ama bizdeki “borazanlar” onu kaçırmayı başardı!
MİT TIR’larında ne olduğu kimi ilgilendirir? Neyse ne, orada olanlarla millete zarar mı gelecek, kör kuyulara mı atılacağız? Yapılan haber kimin işine yarıyor? Milletin işine mi yoksa onun bunun uşaklığını yapanlara mı?
Medine’de 2015 Aralık’ında vefat eden rahmetli Hasan Karakaya abimiz vefatından 7 ay evvel Can Dündar’la ilgili “Karısını aldatan kişi herkesi aldatır” diye yazmıştı. Can Dündar medyaya konu olan görüntülerde afedersiniz başka bir bayanla münasebet kurmuş ve gündeme “eşini aldatması” ile gelmişti. Sonra Cumhuriyet’teki MİT TIR’ları haberiyle de suç duyurularında bulunulmuştu.
Şunu diyenler olabilir: “Efendim Can Dündar suçlu da olsa şayet hakkı varsa teslim edilmelidir.”
İyi de bu neyin hakkı? Hasan abi iftira mı atmış, yalan mı yazmış? Yok, hayır! Olan neyse onu yazmış, kime neyi anlatacağız Allah aşkına!
Mesele 6 bin TL meselesi, para pul meselesi değil; surda bir kere gedik açıldığı zaman kalenin her yeri çelikten olsa ne yazar?
Almanya Can Dündar’ın yanı sıra FETÖ’cülere, PKK’lılara kol kanat geriyor. Kendilerine yazık ediyorlar. Türkiye’yi bölemeyen terör örgütleri bu gidişle Almanya’yı bölecek!
TEMEL KARAMOLLAOĞLU
VE ÇAV BELLA!
Anlatmaya gerek yok, görüyorsunuz, Saadet Partili kardeşlerimiz de görüyor. Kendisini “amiral gemisi” zanneden basın kuruluşları istediği kadar parlatsın, neticede Sayın Karamollaoğlu’nun çabaları Saadet tabanını biraz daha hükümete yakınlaştıracaktır. Saadet ile HDP tabanını birbirine karıştırmayın. Saadet tabanındaki seçmenlerin “vatan sevgisinden” şüphe yok!
Rahmetli Necmettin Erbakan Hocamızı hayırla yâd ediyorum. Kendisi AK Parti’ye “en ağır” eleştirileri yaptı ama hiçbir zaman millet düşmanları ile yan yana durmadı, gönlümüzdeki sevgisi de hiçbir vakit eksilmedi!
AK PARTİ’DE YOĞUNLAŞAN
ŞİKÂYETLER!
Birileri muhakkak ki “hükümeti yıpratmak” için planlar yapıyor, gerçek dışı söylemler üretiyor, sosyal laboratuar çalışmaları yapıyor. Buna zaten hepimiz karşıyız, “sevmediğimiz” partiler ve kişiler hakkında üretilen yalanlara da itibar etmiyoruz.
Lakin gerçek olan şeyler de var. Recep Tayyip Erdoğan’ın özellikle siyaseten “yalnız adam” olduğu ve milletin onu Allah’ın izniyle Abdülhamid’in yalnızlığına terk etmeyeceği gün gibi ortada!
Bunun yanında AK Parti’de kendisini “çok yoğun, aşırı dolu, fevkaladenin fevkinde” görerek toplumdan uzak duran kişiler de var. Bazı vekiller seçildikleri şehirde bile tanınmıyor.
Sizin de işitmeniz için söylüyorum, başka amacım yok. Bazı vekillere ve hatta bakanlara ulaşmak zor! Koltuk “sonsuza kadar” kendilerinin sanıyorlar! Vatandaş ne olacak? Yazık ediyorlar. Hamdolsun şahsi işimiz olmaz; bunları yeri geldikçe yazmak şart oldu! Bazı “milletvekillerinin” unvanını değiştirip sadece “vekil” yapmak gerekiyor; çünkü milletle alakaları yok!
“ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI JÜLİDE SARIEROĞLU”
Yazarımız ve Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı Sinan Burhan ‘Taşerona sanki kadro verilmiyor’ başlıklı yazısında şöyle demişti: “Taşeron konusunda en büyük eksiklik Çalışma Bakanlığının bu büyük devrimi iyi anlatamayışıdır. Her konuda Cumhurbaşkanımızdan yardım beklemeyin. Şaka değil kardeşim, tarihi bir adım atıldı. Kusura bakmasın ama bakan hanım bu büyük devrimi iyi anlatamıyor.”
Sinan Burhan Anadolu’yu iyi bilir. Çalışma Bakanı Jülide Sarıeroğlu bırakın devrimi anlatmayı, sanki milletten köşe bucak kaçıyor. Cumhurbaşkanımız dünyayı gezip ülkemizi ileri merhalelere taşırken, birilerinin de köşe bucak kaçmak yerine elini taşın altına koyması gerekmez mi? Bakan Hanım başarısız olsa neye yarayacak? Kendisi makamdan gider de olan yine millete olur.