Cani geziyor…
Yok bir değişiklik. Dün neyse bugün de o. Merhum Akif’in 1913’te ortaya koyduğu sahne, bugün de tekrarlanıyor:
“Cani geziyor dipdiri… Can vermede masum!
Suç başkasınındır da niçin başkası mahkûm?”
Azerbaycan’dan, Ermeni alçaklığından, sergilenen insanlık suçları karşısında dünyanın içine girdiği tutumdan bahsediyorum. Ermenistan, sivilleri vuruyor. Masum insanların üzerine füze yağdırıyor. Rusya sessiz. ABD suskun. Avrupa üç maymunu oynuyor. Fransa gibi ülkeler ise adeta alkışlıyor.
Oluşturulan bütün jüriler ise taraflı. Hepsi el ele vermiş, cinayetleri görmemekte direniyor. Bazıları ise daha da ileri gidip suç ortaklığı yapıyor.
Cani, yüz yıllardır pervasızca ortalıkta geziyor…
***Şu anda Azerbaycan ile Ermenistan arasında ateşkes var. Ermenilerin talebi ve Rusya’nın girişimi ile sağlandı. Sonrası malum: Sözde “ateşkes” ilk andan itibaren Ermeniler tarafından ihlal edildi. Sivil yerleşim yerleri, füzeler ve topçu ateşi ile vuruldu. “Acaba gafil avlayabilir miyiz?” düşüncesi ile Azerbaycan mevzilerine saldırılar düzenledi.
Bir Ermeni klasiği bu…
Geçmişteki bütün soykırımları “ateşkes süreçleri” içinde işledi. Ermenistan, her ateşkes anlaşmasını ganimet bilip saldırdı. Yüzlerce, binlerce sivili katletti.
Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı, durup dururken Ermenistan için şu açıklamayı yapmadı:
“Alçak ve onursuz bir düşman!”
Ama o “alçak” ve “onursuzun” arkasında duranlar ile teşvik edenler var yüzyıllardır. Peki, onlara ne diyeceğiz? Ermeniler, insanlığa karşı suçlar işlemeye devam ederken, Azerbaycan’a “ateşkese uy” çağrıları yapanlara ne isim vereceğiz?
***Ermenistan, yanı başımızda adeta habis bir ur…
Kimse de tedavi etmeye yanaşmıyor. Hatta bu uru daha da büyütmek için çabalar sarf ediliyor.
Hep aynı terane: “Oturun, görüşün, sorunu çözün” diyorlar. Her seferinde “siyasi diyalogdan” söz ediyorlar. Sonuç: Sıfıra sıfır, elde var sıfır. Çünkü, “diyalogla çözün” diyenler, sorunu oluşturanlar aslında. Baksanıza, Azerbaycan Ordusu tam sorunu çözecekten sıraya girdiler. Engellemek için ellerinden geleni artlarına koymuyorlar.
Ermenileri şımartıp, kurulduğu gün devlet armasına Ağrı Dağı’nı koydurdular. Ellerinde imkân olsa, Türkiye’ye saldırtacaklar.
Tedavi değil dertleri, hastalığı daha da büyütüp bulaştırmak!
***Tablo ortada:
Adeta sırtlan sürülerinden medet umuyor, bölgeye nizam ve intizam vereceklerini sanıyoruz. BM Güvenlik Konseyi ve Minsk Grubu gibi çökmüş, çürümüş küresel bir takım güçlerden görev yapmasını bekliyoruz.
Olmayacak duaya “amin” demek gibi bir şey bu!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, durup dururken “Zor oyunu bozar” demiyor. O yüzden tırnağın varsa başını kaşıyacaksın. Adaleti bunların insafına terk etmeden hakkını alacaksın. Aksi takdirde devam edip gidecek bu kahpe düzen. Cani dipdiri gezecek, masum da can vermeyi sürdürecek.
Çok şükür, kıpırdanma başladı ve değişim sinyalleri geliyor artık…
Öyle görünüyor ki, bu değişim devam edecek. Çakan kıvılcım ateşe dönüşecek. Yavaş yavaş bütün dünyayı saracak.
Mutlaka değişecek bu düzen: Cani gezemeyecek dipdiri. Can vermeyecek masum.