Çevir kazı yanmasın

Okuduğunuz Yazı
Çevir kazı yanmasın

İçerik

Yanlış anlaşılmış! Ya da biz anlayamamışız. Öyle diyorlar. Aklımızla, algılarımızla, ferasetimizle alay ediyorlar.

Bir değil, iki değil, üç değil… Sahi, hep mi siz yanlış anlaşılırsınız? Hep mi sizden çıkar bu tür garip ifadeler? Neden her seferinde aynı açıklamayı yapmak zorunda kalırsınız:

-Yanlış anlaşıldı!

Ne yanlış anlaması! İfadeler açık ve net: İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir için ayrı bir para basmayı ve adını da “İz Coin” koymayı düşündüğünü söylemedi mi? Ayrı bir bayrak projesini duyduğu zaman heyecanlandığından bahsetmedi mi? Bu konuda yazılan bir makale için “Henüz basmadık, yakında basacağız” demedi mi?

Bitti!..

Ayrıca, bayrak projesi için “Senin bir eyalet kurma çabası içinde olduğun anlaşılır” sözcükleri ile uyarıldığını kendi açıklamadı mı?

Ne anlaşılır bütün bunlardan?

Dikkat edin, “olduğun gibi anlaşılır” demiyor. “Olduğun anlaşılır” ifadesini kullanıyor. Resmen itiraf ediyor! Çok açık ve net bir ikrar var burada!

Neyi yanlış anlaşılacak bunun?

Türkçeyi de iyi biliriz biz, yorumlamayı da. Bu konuda özürlü değiliz çok şükür. Açıkça ayrı para basmayı düşündüğünü söylüyor. Ayrı bayrak projesini dillendiriyor. “Eyalet” fikrinden bahsediyor.

Birileri de üzerini örtmek, kelime oyunları yaparak milletin kafasını bulandırmak için çırpınıp duruyor.

***
Bayrak, bir bağımsızlık ve egemenlik sembolüdür. Para birimi de öyle! Bir milletin tek bayrağı ve tek para birimi olur. Siz ayrı bayrak ve paradan bahsederseniz bunun tek anlamı vardır:

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin egemenliğini tanımamak!

Ne farkı var bunun Doğu ve Güneydoğu’da hendekler kazıp “özyönetim” ilan etmekten? Hiç kimse kıvırmasın, üzerini örtmeye çalışmasın. Tunç Soyer’in yaptığı açıklamaların anlamı budur!

Ne demişti, İzmir’e Belediye Başkanı seçildikten sonra? “Değişim İzmir’den başlayacak” demişti. Demek ki değişimden kastettiği buymuş!

Üstelik adım adım da bu değişimi gerçekleştirmeye çalışıyor. İzmir’in kurtuluşu olan 9 Eylül’e alternatif bir gün ilan edip 3 Mayıs’ı “Dünya İzmirliler Günü” ilan etti. Bayramı da milli marşlarımızı bir kenara atıp Çav Bella ile kutladı.

Kıbrıs’la ilgili söyledikleri zaten ortada.

Bunların üzerine bir de 2018’de Kılıçdaroğlu’nun “Yerel Yönetimler Özerklik Şartını hayata geçirmeyi” vaat ettiğini ekleyelim. Soyer’in sözlerine bir de bunların ışığında bakalım.

Ne çıkıyor ortaya?

Böyle bir tablo içinde “yanlış anlaşılma” ve “iyi niyetten” bahsedilebilir mi? Aptal mı bu millet?

***
Soyer’in ne dediği de, neyi amaçladığı da ortada. Buna rağmen, birileri televizyonlara çıkıp kendisini aklamaya çalışıyorlar.

Şaka gibi, ama onlardan biri utanmadan “Tunç Soyer bir milliyetçidir” bile dedi. Oysa, kendisi 12 Eylül 1980 darbesinin ardından Mamak’ta kurulan işkencehanelerde milliyetçi gençlere kan kusturan Nurettin Soyer’in oğludur. Bugün söyledikleri de babasının oğlu olduğunu gösteriyor!

Hafife alınacak ve geçiştirilecek ifadeler değil söyledikleri…

Suçtur; kirli ve zehirli bir gündemin dışa vurumudur! Dikkat edin, son derece sistemli bir harekât planının parçaları bunlar!

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Emin PAZARCI