CHP’nin Belediyeler üzerinden terörle iltisaklı pkk mensuplarını yerleştirme programı deşifre oldu!
Yıllardan beri CHP’nin terör ile iltisaklı elemanları, kendi idaresindeki Belediyelere yerleştirme programı, medyada konuşulmakda ve bu manada Devletin yetkili kurumlarıda çeşitli beyanlarda bulunup,bu terör unsurlarına operasyonlar yapmaktadır.
Medyada dönem,dönem bu manada paylaşımlar yapılmak sureti ile Devletimizin beka sorunu haline gelen bu durum anlatılmakda ve kamuoyu bilgilendirilmektedir.
Sosyal medya üzerinden de bu konu ile alakalı faydalı paylaşımlar yapan hesaplar olduğuda bilinmektedir.En son Mersin’de meydana gelen terör saldırıları sonrasında bu konu tekrar gündeme gelmiş ve özellikle CHP yine terör unsurlarını savunma gorevini yerine getirmiştir.
Bu manada Sosyal medya platformu Twetter sayfasında konu ile alakalı paylaşım yaparak mevzuyu derinlemesine izah eden ‘Abese İrca’ isimli ‘ @Abese_irca ‘ hesabı dikkat çekti.
‘ Abese İrca ‘ sayfasından şunları paylaştı:
Gelin size Chp’nin Pkk’lıları belediyelere doldurma yöntemini anlatayım. Bu Chp’nin üzerinde çok uzun zamandan beri çalışma yaptığı bir konu. Yani öyle dikkatsizlik yada ihmal sonucu ortaya çıkan bir durum değil. Chp bunu yıllar boyunca ince ince planlamış.
Chp’nin Pkk’lıları belediyelere sokma planı çözüm sürecinin bittiği dönemde başlıyor. Devlet Pkk’ya madem sizin silah bırakıp meşru siyaset yapma niyetiniz yok o zaman bütün meşru zeminlerden defolun dediği noktada Chp Pkk’ya aralık bir kapı bırakmaya yeltenmiş. Yıl 2015.
2015 yılı çok ilginç bir yıl. Çözüm süreci boyunca Chp, süreci destekleyip desteklemediğini bir türlü açık şekilde belirtmemiş. Ne zamanki süreç sona eriyor Chp bir anda Pkk tarafında bir konuma yerleştiriyor kendisini. O kadarki Chp Pkk’ya yardım malzemesi götürmeye başlıyor.
O dönemde Chp’nin Pkk’lıları kamusal alana sokma teklifi Ak Parti ve Mhp oylarıyla reddediliyor. Çözüm süreci biter bitmez devlet Pkk’yı her alanda kıstırmaya başlayınca sıkışan Pkk hendek terörünü başlatıyor. Chp bu dönemde Pkk’dan yana açık bir tavır koyuyor.
Tam burada AkParti hükümetinin Fetö ve Pkk gibi örgütler kamuya sızmasın diye 2018 yılında önlem olarak yaptığı düzenlemeyi anlatmalıyım. Çözüm süreci sonrası Chp oy karşılığında başta Fetö ve Pkk olmak üzere kendi belediyelerinde illegal örgütleri kamusal alana sokmaya başlıyor.
Ak Parti’nin 2018’de tedbiren getirdiği yönetmelikte kamusal alanda çalışmak için başvuran herkesin devam etmekte olan davalarına da bakılmaya başlanıyor. Özellikle terör davaları devam eden kişilerin davanın sonucuna bakılmadan kamusal alana girişine izin verilmemesi sağlanıyor.
Çünkü mevcut anayasa ve ceza kanununa göre bir terör zanlısı yargılandığı dava sonuçlanmadığı sürece adli sicil kaydı temiz gözüküyor ve tutuksuz yargılandığı süreçte kamuda çalışabiliyor. 2018 yılına kadar Chp bu kanunu istismar edip terör zanlılarını kamuya sokabiliyor.
Chp yeni yönetmeliğe her alanda itiraz ediyor. 2015 yılında hazırladıkları taslağı güçlendirerek 2019 yılında yani pek çok büyükşehir belediyesini kazandıktan hemen sonra 114 milletvekili ile birlikte tekrar Anayasa Mahkemesine götürdüler ve bu kez kabul ettiriyorlar.
Chp’nin Türkiye Cumhuriyeti Devleti surlarında açtığı bu gedikten içeriye onlarca Chp’li belediyeden binlerce terör zanlısı giriyor. Yüzlerce terör davası yok sayılarak aralarında bombalama şüphesiyle yargılananların da olduğu Fetöcü, Pkk’lı, Dhkp/c’li teröristler devlete sızıyor.
Bütün bu olanlara, diktatörlük kurduğu iddia edilen Ak Parti yalnızca yasal süreçleri işleterek karşılık veriyor. İçişleri Bakanlığı durumu tespit etmesine rağmen muhalefetin süreci yavaşlatma çabaları yüzünden yeni düzenlemeyi 2 sene sonra yapabiliyor.
Ama maalesef artık iş işten geçmişti. Ak Parti hukuki süreçlere uygun hareket etmesinin bedelini Türkiye çapında kamusal alana sızan binlerce teröristle ödemek zorunda kaldı. Bugün bakanlık, sızan terör zanlılarını tek tek tespit edip yine yasal süreçleri işletiyor.
Özellikle İstanbul, İzmir, Mersin, Adana Büyükşehir belediyeleri terör batağında boğuluyor. Terörle Mücadele ekipleri her gün yeni bir operasyonla kamusal alanı, Chp’nin açtığı delikten giren mikroplardan temizlemeye çalışıyor. Bugün yaşanan tartışmanın özü tam olarak budur.
Ama ne acayiptir ki Chp’nin sosyal medya ekipleri “madem ismi geçen kişi teröristti devlet neden temiz adli sicil kaydı verdi” diye son derece yüzsüz ve rezil bir algı çalışması yürütüyor. Tamamen kendilerinin bilinçli olarak oluşturdukları bir durumu Ak Parti’ye yıkıyorlar.
Soruşturmalar devam ettikçe milyonlarca Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının kimlik ve adres bilgilerinin teröristlerin bilgisine sunulduğu ortaya çıkıyor. Her gün yeni bir operasyon sonucunda yeni bir skandal patlıyor. Ülkeyi terör örgütlerine teslim etmişler.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Chp bir milli güvenlik sorunudur” söylemini bir de böyle değerlendirin. Aslında Chp’nin kendisi de daha önce başka bir güç tarafından devletin meşru zeminine sızdırılmış illegal bir mikrop. Maalesef bununla mücadele etmek zorundayız. Siz, ben, hepimiz…