CİAP’LI CHE GUEVARA MODELİ!
Gazeteci Banu Avar CHP’li yöneticiye dayandırarak dillendirdiği iddiasında CIA’nın HDP’yi “meşrulaştırma” girişimi çerçevesinde CHP’yi kullandığını dile getirmiş.
Bu çerçevede ise CHP’li Öztürk Yılmaz’ın aracılığı olduğuna değinmiş.
Bu dizayn ve “meşrulaştırma” işinin başkanlık seçimlerini hedeflediğine dair alt satır anlamları bulmak mümkün görünüyor.
Daha önceki paylaşımlarımda konuya dair deşifrelerim olmuştu.
Büyük CHP(!) projesi başlığındaki yazım, kanaatimce Banu Avar’a ilham kaynağı oluşturmuş gibi görünüyor. Banu Avar’ın bu konuya değinmesini önemsiyorum.
Dikkat ederseniz bu sürecin “millet ittifakı” ile etiketlendirilip, kamuoyuna lanse edilmesinin arka planında HDP vurgusunun içini doldurmak adına, “adalet ve özgürlük” kavramlarıyla şekillendirilmesi boşuna değilmiş.
CHP’ye “arayüz” olarak monte edilmek istenen HDP’nin legal planda devamlılığının devam ettirilmesi, tasarlanan sürecin önemli bir parçası olarak duruyor.
Coni’nin Ortadoğu bölgesindeki inisiyatif alanına lojistik destekten öte iç politikamıza sirayet edecek kaldıraç olarak planlanması da yatıyor.
HDP’li Demirtaş’tan Che Guevara çıkartmanın illüzyonuna sarılan CHP’li aktörlerin rastgele seçilmediği ne kadar aşikar görünüyor.
Ana slogan Demirtaş vurgusu gibi görünse de ana hedefleri sol tandans üzerinden “oligark” olarak gördükleri Recep Tayyip Erdoğan oligarşini(!) yıkma teziyle motive edildiği çok net. O halde Erdoğan karşıtı bütün piyon oyuncular “oligarşiye” (!) karşı birleşmelidir.
Şimdi resim tamamlandı mı?
Sizce CİAP projesinin hizmet ettiği amaç göründü mü?
Sahi, Demirtaş’ın şu ana kadar yargılandığı davalardan hala “mahkûmiyet” almaması tesadüf mü?
Ya da başka bir söylemle, Demirtaş’a atfedilen suçlamalar “afaki” ve mesnedsiz suçlamalar mıdır?
Millet ittifakı ile şekillenen muhalefetin “haksızlık” vurgusunun aslı gerçekte nedir?
Son virajdayız.
Ordumuz Kandil başta olmak üzere teröristlere inlerini dar ederken içeride oynanan oyunlara, kazılan “lağımlar”a ve “lağımcılara” dikkat!