ÇIKART AT GÖZLÜKLERİNİ, BÜYÜK RESME BAK!

Malesef büyük resmi göremeyen arkadaşlar patatese, soğana, poşete takılıp, ömürlerini heba ederler… Büyük resim ise ihanet çetesinin gözlüğüyle gö-rü-le-mez!…

Biz yine de o gözlüğü çıkarmayanlara, çıkartamayanlara anlatalım…Belki irkilip, gözlükleri düşerde, gerçekleri görebilmeyi başarabilirler…

Şu anda 3. dünya savaşının en şiddetli zamanlarından birini, savaşın en şiddetli cephesinde yaşıyoruz.

Savaşlar sadece topla tüfekle olmaz. Özellikle günümüz dünyasında Siyasette, dinde, kültürde, ekonomide vs… oluyor artık savaşlar.

Şu anda 7 düvel ve yerli avanesi EKONOMİK savaş ile üzerimize bomba yağdırmakta. Bunu göremeyene malesef anlatacak bir sözümüz de olmaz. Lafımız anlayanlara…

İçinde bulunduğumuz coğrafya bedel ödeme coğrafyasıdır. Bunun bilincinde olarak mücadelemizi veriyoruz.

Savaşda Şehit’de olunur, Gazi’de… Bu ekonomik savaşta tabiri caizise iflas edenler Şehit, zarar edenler de Gazilerimizdir. Mevzu savaş oldugunda muhim olan kişilerin menfaati değil, devletin bekasıdır.

Yeni Dünya düzeninde güç dağılımını görebilenler, ülkelerde meydana gelen hadiseleri doğru yorumlayabilir. Aksi durumda kızartacak patates bile bulamazlar.

Osmanlı’nın kurduğu Dünya düzenini, Osmanlı’nın son 200 yılında elbirliği ile önce zayıflatıp, sonra da yıkan güçler, 1.Dünya savaşı sonrası planladıkları yeni Dünya düzeninde anlaşamayıp, 2.Dünya savaşı sonrasında hedefledikleri düzeni kurmayı başardılar.

Patates, soğan hesabı yapmayıp biraz tarih okuyan arkadaşlar bunu bilirler.

Kurulan Kapitalist Dünya düzeninin kuralı; paraya, enerjiye ve silaha sahipsen, Dünya’yı  yönetirsin şeklinde belirlendi.

Osmanlı’yı yıkarak, Ortadoğu petrolleriyle enerjiye, 1945’de Hiroşima’ya Atom bombası atarak silah gücüne ve
doların tüm Dunya’da rezerv para olmasını saglayan, 1944 Bretton Woods anlasmasıyla da paraya sahip olan bu güçler, 1990’lı yılların sonlarında 21. Asrin yeni düzenini kurmak için kollarını sıvadılar.

Fakat bütün bunları yaparken bir sorun vardı. Aralarında derinden derine paylaşım noktasında ciddi bir anlaşmazlık oluşmaya başladı. Yeni Dünya düzeninde kim patron olacakdı? Ulusalcılar mı, Küreselciler mi? Bu sorunun cevabı günümüzde halen aranmakta. Başımıza gelen musibetlerin çoğu da bu cevabı büyük ölçüde Türkiye’nin belirleyecek olmasından kaynaklanıyor.

Ama malesef Dünya’da kendi liderlerine ihanet eden, milletini 3 kuruşa satmaya can atan hain ve ahmakları barındıran, nadir milletlerden biri olarak, bu oyunu göremeyen, bilindiği kadarıyla 2000 yıldır tarihe yön veren, tarih yazan bu devleti, bu milleti küçümseyen, kendini tanıyamamış, zavallılar, bu büyük oyunu görmekte zorlanıyor, hatta göremiyorlar.
Dedim ya gözlük meselesi…O gözlüğü çıkarmadan gerçekler aşikar olamaz…

Bu güçler, 1991’de 1. Körfez savaşıyla ve ardından 2001’de 11 Eylül saldırısı ile birlikte  ilan ettikleri 2. Körfez savaşı ve sonrası operasyonlarla birbirlerine galip gelmeye çalıştılar.Türkiyemiz bu güçlerin Dünya hakimiyeti savaşında kilit ülke konumunda. Özellikle 2009 yılında One Minute’dan sonra Türkiyemiz de büyük oyunda, büyük oyuncu olmak, tekrar tarih sahnesinde yerini almak, yazılan senaryonun oyuncusu değil, senaristi, yönetmeni olmak icin harekete geçmiş, karşısına çıkan, 17-25 Aralık, Gezi kalkışması, Mit Tırları ihaneti, finansal ve siyasi operasyonlar ve 15 Temmuz gibi engelleri Allah’ın izniyle, milletin desteğiyle, alnının akıyla aşmıştır.

Mücadele bitmemiş, tüm hızıyla şiddetlenerek de devam etmektedir.

Yeni engeller önümüze çıkartılmakta, en son doviz artışı gibi yeni operasyonlarla bu millet 21. Asır’da da, 20. Asır’da olduğu gibi köleleştirilmek istenmektedir.

Lakin onların bir hesabı varsa, Allah’ın da bir hesabı var. Biz de bu hesabı icra etmeye niyet ettik. Bu uğurda da Şehitliği dahi talep etmekteyiz. Allah hepimize nasip eylesin. Amin.

Gelelim yanlış gözlük takan arkadaşlara…😎

Neyse!… insallah onlarda gün gelir doğru gözlüğü takarlar…