Cumhuriyet’in “tarafsız” gazeteciliği
‘Tarafsız habercilik’ ana başlığı altında son on senede bambaşka bir tanım ürettiler ve kendi medyaları eliyle bu yeni tanımı da tahkim ettiler. Eğer bir haber Erdoğan ve ekibinin icraatlarını (olumluyorsa/övüyorsa demiyorum) anlatıyorsa o haber ‘yanlı’ bir haber.. Yorumu anlarım. Bir icraat vardır haber olarak anlatılır. Biri der ki ‘bu icraatında hükümet başarılıdır’ bir diğeri der ki ‘hayır bu icraat uzun vadede başarısızlıktır’.. Bu anlaşılabilir. Fakat somut bir gerçekliği haber yaparken insanlar nasıl yanlı davranıyor olabilir ki?.. İşte kovid 19’la mücadeledeki test/vaka sayısı meselesi.. Çıktı adamın biri “neden bu sayısı 444’le çarpıp da açıklamıyorlar” falan dedi.. İnanılır gibi değil.. Sayının rafine biçimde ilan edilmesi “yanlı” habercilik, bunun neden 444’le çarpılıp verilmediği gibi saçma sapan bir çıkış ise tarafsızlık öyle mi?.. Bu tarafsız (!) habercilik numarasının en spesifik örneğini, Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanı Prof.Dr.Fahrettin Altun’un evinin taciz edildiği olayda net biçimde gördük..
***
Misal, Çeşme’de AK Partili bir yerel siyasetçi, CHP’li Aykut Erdoğdu’nun, imara aykırı olduğu tespit edilen evine elinde kamerayla gitmiş olsaydı.. Burada görüntü kaydetmiş ve bunu da teşkilat yöneticileriyle paylaşmış olsaydı.. Bu operasyonun talimatını da AK Parti İzmir il Başkanı’nın verdiği ortaya çıksaydı… Soruyorum Cumhuriyet Gazetesi’ne, bunu haber yapar mıydınız yapmaz mıydınız?..
***
Bakın, ilk günden beri Altun Ailesi’nin evi ile ilgili, Cumhuriyet yalan haber yapıyor.. Daha İBB ekipleriyle birlikte Kuzguncuk’a muhabir yollarken yalana başladı.. İki parselden oluşan arsa vasıflı taşınmazın üzerinde yapılaşma olduğunu yazdı.. Yalan.. Üzerinde bir tahta çıta ile bir de mangal olduğu anlaşıldı.. Peşinden arsanın düşük bedelle kiralandığını yazdı.. Yalan.. Daha evvelki yıllarda aylık 20 lira kira bedeliyle bile ihale edilen ve yıllardır taliplisi dahi çıkmayan arsanın, Fahrettin Altun tarafından yıllık 3.100 lira bedelle kiralandığı anlaşıldı. Peşinden bu paranın da çok düşük olduğunu yazdı.. O da yalan.. Aynı bölgede İstanbul Vakıflar II. Bölge Müdürlüğüne ait aylık 100 lira bedelli çok sayıda ilan hâlâ daha internet sitesinde duruyor.. İhalenin herkesten saklandığını yazdı.. Yalanın daniskası.. Herkese açık ihalenin 8 Nisan’da saat 10:30’da gerçekleştirileceği haftalar öncesinden duyurulmuş meğer.. 23 ve 25 Mart 2020 tarihlerindeki gazetelerde ikan edilmiş.. İlanlar, ayrıca aynı tarihlerde resmi ilan portalı olan “ilan.gov.tr” ile Vakıflar Genel Müdürlüğünün internet sitesi “vgm.gov.tr” adreslerinde yayınlanmış.. Dahası, meğer İBB’nin de ihaleden 2 hafta öncesinde haberi varmış.. İstanbul Vakıflar II. Bölge Müdürlüğü, 24 Mart 2020 tarihinde kiralama ihalesine ilişkin ilanı ve detaylarını İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilgili kaymakamlığa da resmi yazı ile göndermiş..
***
Şimdi bu kadar yalanı arka arkaya sıralayan Cumhuriyet Gazetesi, ilaç için bir defa olsun, CHP’li kasaba siyasetçisinin yaptığı tacizi sayfalarına taşımaz mı?. Cumhuriyet’e bir de haber vereyim.. Söz konusu tacizi gerçekleştiren CHP Üsküdar İlçe Başkanı’nın ifadesini okudunuz mu?.. Açıkça diyor ki; “… geldim, baktım, kanuna aykırı hiçbir şey olmadığını gördüm, onu da fotoğraflayıp il başkanıma gönderdim..”.. E sevgili Cumhuriyet gazetesinin ‘tarafsız’ gazetecileri.. Adamınız, sizin bütün haberlerinizi de yalanlıyor, farkında mısınız?.. Elbette farkındasınız ama ‘tarafsız’ lığınız gereği, görmediniz bunu.. Sizi gidi sizi..