DAVUTOĞLU ÖNCE AK PARTİ TEŞKİLATLARINI HEDEF ALDI SONRA DA KÜRT SEÇMENİ…
Ahmet Davutoğlu Süleyman Şah türbesinin taşınma kararı ve Rus savaş jetinin vurulması gibi olaylar ile başta Cumhurbaşkanımız/Sn. Erdoğan İle birlikte AK Parti hükümetini uluslararası zor ve çetrefilli bir bataklığa çekmenin yanı sıra, kendisine Cumhurbaşkanımız/ Sn. Erdoğan ın, Başbakan lık ve AK Parti Genel Başkanlığı gibi iki önemli emanetini kendi ve çevresindekiler ile birlikte “İçerde ki Truva Atı” misali sinsi bir işgal politikası yürüttü.
Öncelikli iki hedefi AK Parti Teşkilatları ve Kürt seçmene yönelikti. Burda iki amaç gün geçtikçe daha çok ortaya çıkıyor. AK Parti Teşkilatları nın düzenini bozup AK Partiyi merkez parti konumundan çıkarıp, merkez sağ parti yaparak herkesin ortak davası ve Büyük Türkiye davasına ilk darbeyi vurmak, Kürt seçmene karşı antipatik ve tehditkar tutumu ile muhafazakar Kürt seçmeni Hdpkk ya itmek.
Böylece arzu ettiği şekilde Türkiye’de lider konumda olan ve milli iradenin kurumsallaşmış hali AK Parti yi kendi emelleri çevresinde istediği gibi kontrol edip REİS ten uzaklaştırabilecekti. Ve ABD ve AB nin arzu ettiği şekilde Ali Babacan ve Abdullah Gül ile tarlayı diledikleri gibi süreceklerdi.
Ahmet Davutoğlu, AK Parti Genel Başkanlığına oturur oturmaz AK Parti Teşkilat Başkanı ve Genel Başkan Yardımcısı / Sn. Süleyman Soylu’yu görevden alarak başladı.. Sonra bugün tüm problemlerin ana dinamiklerini oluşturan ve neticesinde başta İstanbul, Ankara, Antalya olmak üzere yerel seçimlerde ki koordinasyon eksikliği ve kötü seçim stratejileri ile küskünlüklerde harlanarak olmayacak kayıplar verdik.
Bugün İstanbul’un içinde bulunduğu ve yerel seçimlerde ki kaybın organizatörü Selim Temurci nin, Ahmet Davutoğlu nun tam yanında olduğunu hatırlatmama gerek yok sanırım.
AK Parti’nin kuruluşunda ciddi bir emeği olan ve nice fedakarlıklar ile AK Parti iktidarı için ciddi bir mücadele veren ve bu uğurda en fazla şehit verdiğimiz Güney Doğu ve Doğu Anadolu’da ki Kürt vatandaşlarımıza ve seçmenlerimize karşı Davutoğlu ve ekibinin soğuk, antipatik ve tehditkar tutumu AK Parti’ye 15 Haziran seçimlerinde ciddi bir yara aldırdı ve küstürülen Kürt seçmen bilinçli bir şekilde Hdp ye yönlendirildi.
Bunun en büyük etkeni AK Parti nin kuruluşunda ve iktidarında büyük bir katkısı ve mücadelesi olan AK Parti de aktif siyaset yapan, kendi bölgelerinde sevilen ve sayılan Kürt siyasiler partiden aday gösterilmedi, görüşleri kaale alınmadı, üstüne bölgedeki aday tercihleri seçmenin ya tanımadığı yada AK Parti ile taban tabana zıt isimler oldu.
Yetmedi Ahmet Davutoğlu partinin Van mitinginde “Beyaz Toroslar” cümlesi ile bölgedeki bir çok faili meçhul cinayet ve işkencenin sembolü olan ve travmatik bir cümle kullanarak açık bir şekilde Kürt seçmene hiçde Sn. Erdoğan ve AK Parti ye yakışmayacak bir üslup ile konuşması ipleri kopardı!
Yetmedi …
Türkiye nin sahil kesimlerinde özellikle Teşkilatlara “Chp ve Hdp” kökenli isimleri tabanı dikkate almadan atama yapması.. İstanbul da ilçelerin herbirine ısrarla Karadeniz kökenli İlçe Başkanları atayarak sanki REİS in hemşeri kadrosu varmış gibi bir izlenim oluşturmaya çalışmasıda cabası idi.
AK Parti Teşkilatları içerisinde Davutoğlu nun kurmak istediği kaotik sistemin hala arızaları ve problemleri ile uğraşıyoruz.
Özellikle son zamanlarda yaşanılan bu problemler üzerine ciddi ve hassasiyet içeren bir çalışmanın ne kadar elzem olduğunuda göstermekte.
Bir diğer hususta Kürt seçmen meselesi. Özellikle Kayyum sonrası Hdpkk nın harap ettiği Doğu illerimizde fiziki bir düzelme söz konusu. Lakin yıllarca Pkk ve Hdp kıskacında ki halkın daha fazla AK Parti li üst düzey siyasileri ve Teşkilatları yanlarında görmek istediği aşikar.
Bu sorunlar ın hiç birinin seçim arefesinde tamiri söz konusu değil.. Bu problemler geniş bir zamana dağıtılarak iyleştirilebilecek ve üzerinde hassasiyetle durulması gereken mevzuların başında.
