Deniz feneri gibi dışarıya sinyal verip duruyor

Okuduğunuz Yazı
Deniz feneri gibi dışarıya sinyal verip duruyor

İçerik

İstanbul’un fethinin 567’nci yıl dönümü kutlamalarına tepki dışarıdan değil aslında içeriden, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan geldi.

İmamoğlu’nun Fatih camisi haziresinde bulunan Fatih Sultan Mehmet ve eşi Gülbahar Hatun türbesini ziyareti sırasında ellerini arkadan bağlayarak, lakayıt hareketlerle dolaşması, Cumhurbaşkanı Erdoğan öncülüğünde yapılan resmî kutlamalara ve Ayasofya’da fetih duasına bir tür tepki özelliği taşıyordu. Kamuoyunda öfke uyandıran bu tavrıyla İmamoğlu, kendince neye talip olduğunu gösterdiği gibi vermek istediği mesajı da gereken yerlere ulaştırdı.

Türkiye’de “siyasi muhalefetin” karakteri de aşağı yukarı zaten biraz böyle. Tarihi ve milli değerlerimize sırt çevirerek deniz feneri gibi mütemadiyen dışarıya sinyal verip duruyorlar. “Ana muhalefet” partisi CHP’nin, 40 yıldır Türkiye’nin başına bela edilen bir terör örgütünün siyasi uzantısıyla “ittifak” noktasına gelmiş olması da bu durumu gayet iyi açıklıyor.

Dünyanın gidişatı ve Ortadoğu’daki kaos sürecini de göz önüne getirirsek; Türkiye’nin, yakın gelecekte dışarıyla bağlantılı tehditlerle daha fazla karşı karşıya kalması kaçınılmazdır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde başlatılan “güçlü Türkiye” hamlesi olmasaydı bugün daya aciz bir noktada olurduk. Zayıf bir Türkiye’nin akıbeti kesinlikle tartışılır hale gelirdi. Erdoğan’ın, FETÖ ve terör örgütü PKK’nın imhasını kararlılıkla yürütmesi Türkiye’nin ayağındaki prangalardan kurtulmasını ve hızla güçlenmesini beraberinde getirdi. 15 Temmuz darbe kalkışması, Türkiye için tam bir dönüm noktasıydı. Milletin darbeye karşı koyuşu sayesinde Türkiye işgale kapıları kapattı.

Ne var ki beka tehdidi bitmiş veya sonuçlanmış değil. Daha ince yöntemlerle, yabancı devletlerin yönlendirmesiyle, para ve medya desteği sağlanarak, “muhalefet” adı altında, gizli kapaklı ittifaklarla, yasalara uydurulmuş biçimde, siyasi mühendislik faaliyetleriyle kaleyi içeriden ele geçirmeye çalışıyorlar, çalışmaya da devam edecekler. Fatih’in türbesini eli belinde, lakayıt biçimde dolaşarak, kendince dışarıya fener yakıp işaret veren İmamoğlu işte bu cephenin adayı olma iddiasındadır. Fatih’in heykelini yapma vaadiyle hiçkimsenin gözünü boyamaya kalkmasın.

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Kurtuluş TAYİZ