Deprem bölgesinde son durum ve siyasi manzara
50 bin 399 insanımız iki ay evvel hayatını kaybetti.
872 bin bağımsız bölüm yıkık, acil yıkılacak, ağır ve orta hasarlı; bunların 600 binden fazlası enkaz durumunda!
14 Mayıs 2023 seçimleri çok önemli, ama deprem bölgesini asla unutmamak ve yaraları hızla sarmaya devam etmek elzem!
Hafta sonu Adıyaman’da Koordinatör Vali (Kayseri Valisi) Gökmen Çiçek’le resmen sokakta karşılaştık.
Hani abinin biri anlatıyordu ya; “Bir Vali var, adamın numarası delide bile var” diyordu ya; hah işte o vali!
Gökmen Çiçek Valimizle Adıyaman’ı turlarken bize Kayseri Yeşilhisar Kaymakamı Ahmet Ali Altıntaş, Kayseri Yahyalı Kaymakamı Mehmet Kaya, Bursa Gürsu Kaymakamı Naif Yavuz da eşlik etti. Hepsi vazifesinin bilincinde, kıymetli halk adamları, devlet görevlileri!
Bazı arkadaşlar; “Deprem bölgesindeki olumsuzlukları yazarak başla” diyor!
Bilmiyorlar!
Görmüyorlar!
Bir insanın evinin yıkılmasından, yakınının vefat etmesinden daha olumsuz ne var?
Şimdi bu olumsuzlukların “yaralarını sarma” vakti değil mi?
Eğer hükümet güçlü olmasaydı olumsuzluklar katmerlenirdi!
“ADIYAMAN SOKAKLARI”
Sokaklarda Ramazan ayının getirdiği bir dinginlik hâkim…
İnsanların bir kısmı memleketlerine geri dönmüş… Tamamen yıkılan enkazların yüzde 96’sı kaldırılmış. Ağır hasarlı binaların yıkımına da başlanmış.
Evler yapılırsa hemen hemen herkes dönecek gibi; beklenti bu yönde…
Hiç mi olumsuz bir durum yok?
Olmaz mı?
Evi yıkılıp da konteynerde kalmak zaten başlı başına olumsuzluk değil mi?
Ancak bu büyük afet neticesinde gerçekleşti. Şimdi biz yıkılan yerden nasıl kalkılır ve kalkılıyor derdinde olmalıyız.
“TEBRİKLER SİNCAN”
Adıyaman’ı sabahtan akşama dolaştıktan sonra iftarı yapmak bir “Ankara mekânında” nasip oldu.
Sincan Belediyesi bölgeye damgasını vurmuş. Belediye Başkanı Murat Ercan büyük bir “Sincan Çarşısı” kurmuş.
Sadece iki haftada kurulan 55 dükkân kura usulü dağıtılmış. İş yeri yıkılan 55 esnaf şimdi burada hayata yeniden başlıyor. Herkesin dilinde bu dükkânlar var.
Başkan Ercan’la, Valimiz, kaymakamlarımız ve Adıyamanlı kardeşlerimizle iftarımızı yaptık.
Başkan Ercan 250 konutluk bir konteyner kent kurmuş.
Tam “10 bin kişi kapasiteli” aşevini de Adıyamanlıların hizmetine sunmuş. Başkan Ercan; “Kapıya gelip de geri çevrilen hiç kimse yok” diyor.
Bir Ankara gazetecisi olarak gurur duydum ve bölge kardeşliği adına da çok sevindim.
Allah yapanlardan razı olsun…
KAYSERİ HİZMETTE YARIŞIYOR”
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç öncülüğünde yapılan “Basın Sitesi” medya merkezi mükemmel olmuş. İşyerleri hasar gören gazetecilere çok güzel bir konteyner çalışma alanı kurulmuş.
Melikgazi Belediye Başkanı Mustafa Palancıoğlu şehrin tam ortasına bir Kayseri Çarşısı kurmuş ve öyle derme çatma ve geçici falan değil; çok estetik ve kalıcı bir yapı olmuş.
Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın başta Kahramanmaraş ve Elbistan olmak üzere aktif ve vizyoner ticaret merkezleri kurmuş.
Yahyalı Belediye Başkanı Esat Öztürk ve Develi Belediye Başkanı Mehmet Cabbar da bölgeye yardımlarını esirgemiyor.
Kayserili belediyelerin bölgeye damgasını vurduğunu görmek bir hemşerileri olarak övünç kaynağımız oldu.
Gaziantep Şahinbey Belediyesi’nin Selçuklu motifleriyle yaptığı “açık AVM gibi” tek katlı iş merkezi de kısa sürede tamamlanmış!
“CHP’Lİ BELEDİYELER BÖLGEDE YOK”
Bir şey dikkatimi çekti; bölgede AK Partili belediyeler dışında başka partilerin belediyelerini hiç görmedim! Diğerlerinin belediyesi yok mu?
Hatay’a gittiğimde bile AK Partili belediyeleri ve İslami STK’ları görmüştüm.
CHP, İyi Parti, HDP gibi belediyelerin bir tane bile açtığı çarşı, konteyner iş merkezi falan hiç yok!
Bu ülkeye ve bölgeye sadece AK Partili ve MHP’li belediyeler mi sahip çıkacak?
Böyle zor günlerde birlik olmak gerekmiyor mu?
Lafa gelince “kutuplaşma” diyenler icraata gelince neden ortada yok?
İLETİŞİM BAŞKANLIĞI’NA TEŞEKKÜR”
Depremzedeler özellikle depremin ilk günü yapılan dezenformasyonlara karşı hâlâ tepki gösteriyorlar.
Bu açıdan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na, Başkan Prof. Dr. Fahrettin Altun hocamıza ve ekibine teşekkür ediyorlar.
Çünkü dezenformasyonlar yüzünden esas talepleri duyulmamış. Bu yalanlar engellendikçe ve gerçekler ortaya çıktıkça “esas problemler” daha hızlı çözülmüş.
Gazetecilerle 80 kişi çıkarma yaptığımızda görüştüğümüz birkaç depremzede yanıma geldi. Hem Fahrettin Altun’a hem de İletişim Başkan Yardımcısı Çağatay Özdemir’e selam gönderdiler. Seslerinin duyuruluyor olması bile onları memnun ediyor.
“TAYYİP ERDOĞAN ÇOK ÇALIŞIYORMUŞ”
Şehir Hastaneleri’ni “çok büyük” diye eleştiren muhalefet şimdi de Recep Tayyip Erdoğan’ı “Çok çalışıyor” diye eleştiriyor!
Meral Hanım’a göre Başkan Erdoğan günde 36 bin evrak imzalıyormuş!
Deprem bölgesinden Recep Tayyip Erdoğan kadar bahseden lider yok!
Allah muhalefete başka dert vermesin bari!
“ALİ NURİ TÜRKOĞLU”
Dönüş yolunda Malatya’da kamuoyunun yakından tanıdığı oyuncu Ali Nuri Türkoğlu ile karşılaşıp ayaküstü sohbet ettik. Samimi ve güzel adammış! Uzaktan takipleşiyorduk, ama samimiyetini yakinen de gördüm. Tam biz konuşurken Almanya’da yaşayan Malatyalı bir Alevi abimiz yanımıza geldi. “Senin canını yerim” desek de abimiz “Ayrımcılık var” diye tutturdu. Geçen haftaki yazımı okumasını tavsiye ettim. Azıcık ikna eder gibi olacaktık ama uçağın kalkış vakti geldi.
SON SÖZ: Bir evin yoksa soğanın da anlamı yok! Elbette soğan önemli, SİHA da ev de önemli; lakin kendini savunacak silahın ve özgürlüğün yoksa elinde soğan olsa ne olur patates olsa ne olur?