Dip dalga

Okuduğunuz Yazı
Dip dalga

İçerik

Oralara kadar gitmişken eski semti, çarşıyı, tarihi camiyi, şehirdeki müzeyi de geziversen,ne iyi olur.

— Vakit yetmez şimdi… Oraların yolu sapa kalıyor. Sabah iyi bir kahvaltıcı varmış oraya gideceğiz, sonra kahve falan derken vakit geçiyor zaten, yemek, keyif, hava almak falan… Başka zamana inşallah!
En iyisi söylediklerine internetten bakmak.

***-

-Çok iddialısın anladım da… Bu konuda son yıllarda çok kitap çıktı, biraz onları okusan,sonra konuşsak…
İki paket sigara, bir kahve zincirinde iki kahve parasına ve biraz vakit ayırmayla hallolacak bir şey…

— Bak, anlaşalım, kahveme laf yok! Hem kitapları boş ver! Dört sayfadan sonra sıkılıyorum…
En iyisi kahvecinin wi-fi’sine bağlanıp sosyal medyaya takılırım. Her şey orada var!

***

— Bugün sergiye gideceğiz, sen de gel!.. Madem resim yapmayı seviyorsun, iyi ressamları tanımak ve eserlerini görmek, tekniklerini ve bakış açılarını anlamak ufkunu açar.

— Çok trafik var, karman çormandır oralar. Üşeniyorum. Zaten sergiler de sıkıcı oluyor. Sergiye instagram sayfasından bakarım. Siz gidin dönün, sonra bir yerde oturur, bir şeyler atıştırır, laflarız.

***

Böyle aşağıya doğru sayfayı doldurabilirim, değil mi?
Yeni halimiz bu.
İşte esas “dip dalga” bu.

Çok sıkılıyoruz ve iş güç, öğrenim vesaire dışında her boşluğu sosyal medyayla doldurmaya çalışıyoruz.
Çokça “görünüp” hiç derinleşmeyerek…
Keyif, keyif dediğimiz de yediklerimize, içtiklerimize endekslendi.

Sonuçları olacak elbette bu dip dalganın.
Bakalım…
Yaşayıp göreceğiz. 

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Haşmet BABAOĞLU