Erdoğan’ın kararlılığı sonuç verdi
ABD şu sıralar, tarihte hiç hissetmediği kadar Türkiye’nin ağırlığını, bağımsız gücünü, siyasi iradesini hissediyor.
İki ülkenin askeri heyetleri Ankara’da iki gündür Fırat’ın doğusu gündemiyle toplantılar gerçekleştiriyor.
ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi bir süre önce Türkiye’yi ziyaret etmiş, Ankara’nın Fırat’ın doğusuyla ilgili müdahale planlarını dinlemiş ama bunları, Münbiç hadisesinde olduğu gibi kulak ardı ederek kaçıp gitmişti.
Washington’ın yine kulağının üstüne yatmaya niyetli olduğunu gören Ankara, muhtıra niteliğinde bir bildiriyi Amerikan Savunma Bakanı’na ileterek, Fırat’ın doğusuna harekat düğmesine bastı. Ankara’nın blöf yapmadığını anlayan Washington ise, hızla bir askeri heyeti Ankara’ya göndererek, bu sefer, olası müdahalenin boyutunu ve çapını sınırlamak için müzakerelere girişti.
Türkiye kararını çoktan vermiş durumda. Güney sınırlarını tehdit eden PKK/PYD yapılanmasını bu bölgeden söküp atacak. Öyle “uzlaşma”, “ara formül” gibi diplomasi düzenbazlıklarına da pabuç bırakılmayacak.
Ankara’nın yaklaşımını Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün dile getirdiği şu sözleri gayet iyi özetliyor: “Güney sınırımızda adeta kanser hücresi gibi büyüyen, müttefiklerimizin ağır silahlarıyla büyütülen yapı ortadan kalkmadıkça, Türkiye kendini emniyette hissedemez. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla başlattığımız süreci inşallah çok yakında farklı bir aşamaya geçireceğiz.”
S-400’ler konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geri adım atacağı hesapları nasıl boşa çıktıysa; ABD’nin, Fırat’ın doğusuna yönelik harekatı askıya aldırma dayatmaları da sonuç vermedi. İçeride kurgulanan “Anti-Erdoğan ittifakı”nın sebebi işte Ankara’nın izlediği bu kararlı dış politikadır. Erdoğan, Suriye ve Irak’ta kurgulanan, Türkiye’yi çökertecek oyunları boşa çıkaran bir dış politikayla büyük bir başarıya imza atmıştır. Bu gerçek, zamanla daha iyi anlaşılacaktır.