EYT AK Parti’nin ve Cumhur İttifakı’nın oylarına nasıl yansıdı?
Sonunda çıktı çıkacak, oldu olacak derken milyonlarca insanı ilgilendiren, hatta insanların karar açıklandıktan sonra sokaklarda halay çekmesine neden olan EYT kabul edildi ve kapsamı açıklandı. Daha doğrusu birkaç güne kadar Meclis’te oylanarak resmen de kabul edilecek. Erken yaşta emekli olma hakkını kazananlar, maaşları günümüz gerçekliğinde görece az da olsa çok mutlular.
Şimdi tabii STAJ MAĞDURLARI ile benim gibi İNTİBAK SORUNU yaşayanlar sırada bekliyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bütçeden karşılanamayacağını düşündüğü için önce karşı çıktığı EYT meselesini SGK’nın artık TEMİZ BİR SAYFA açmasını sağlamak için çözmeye karar verdiğinden beri bu konu konuşulmakta. Geçmişten, ta 1990’ların başından; Süleyman Demirel, Erdal İnönü ortaklığından ve dönemin SSK Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu’ndan kalan kötü bir miras.
AK Parti’nin kaderi bu. İktidar olduğundan bu yana eskinin beceriksiz siyasetçileri ve bürokratlarının kangren haline getirip orta yerde bıraktığı sorunları çöze çöze bugünlere geldi. İşe, Tasarrufu Teşvik Fonu’nda biriken 14 milyar lirayı vatandaşa ödemekle başladı, ardından Konut Edindirme Yardım Fonu’nda biriken 3,5 milyar lirayı da ödedi. Sonra 2001 krizinin yarattığı batık bankalardan kaynaklanan 140 milyar lirayı.
Tabii bir de IMF’ye olan 36,3 milyar lira borcu sıfırlamasını unutmayalım.
AK Parti’nin sırf bunlardan dolayı bile ülkeyi ne büyük yüklerden kurtardığının hakkını teslim edin. Kısaca muhalefetin hâlâ utanmadan “Yok biz istedik de çözüldü” mavralarının hiçbir kıymeti harbiyesi yok.
EYT de onlardan biriydi.
Saçma sapan bir uygulama yapıp ortada bıraktılar, bedelini bugünkü hükümet, aslında tüm Türkiye ödemekte.
Neyse, sonuçta gelinen noktada önemli olan herkesin memnun olması.
Acaba memnun oldular mı gerçekten? Sokakta halay çekenlerin sandıklara bir yansıması olacak mı?
Bu soruların bir cevabı olmalıydı.
EDAR Araştırma Şirketi’nin sahibi Eda Serbest işte bu konuya aktif bir çalışmayla mercek tuttu ve 2 bin 579 kişiyle yapılan YÜZ YÜZE görüşmeyle çıkan sonucu yayınladı.
EYT DÜZENLEMESİNDEN SONRA İLK KAMUOYU ARAŞTIRMASI VE AK PARTİ’NİN OYU
Araştırma sonuçlarına bakılırsa Hükümet’in EYT düzenlemesi seçmende büyük ölçüde memnuniyet yaratmış görünüyor. Çünkü katılanların yüzde 61,2’si EYT düzenlemesini olumlu bulduğunu söylemiş. Yüzde 23,1 olumsuz karşılamış. Kalan yüzde 15,7 ise ne olumlu ne de olumsuz seçeneğini kullanmış.
EDAR’ın yaklaşık 3,5 ay önceki kamuoyu araştırması AK Parti’nin ve Cumhur İttifakı’nın oylarında bir gerilemeye işaret etmekteydi önceki seçimlerle karşılaştırıldığında.
EYT’den sonra yapılan ilk araştırmada, AK Parti yüzde 37,4 ile birinci parti çıkıyor. MHP’nin oyu ise yüzde 8,1 görünüyor. AK Parti’yi yüzde 26,1 oy oranı ile CHP, yüzde 12,3 ile İYİ Parti, yüzde 10,7 ile HDP izliyor.
Kısaca geçmişle kıyaslandığında Cumhur İttifakı’nın oylarında ciddi bir artış yaşandığı gözlenmekte ve yapılan değerlendirmede bunda iktidarın enflasyonla mücadelesinin, EYT düzenlemesinin payı olduğu belirtilmekte. Kısacası bu araştırmaya göre CUMHUR İTTİFAKI’NIN OYU ŞİMDİDEN YÜZDE 45,5 görünmekte. Bu oya Yeniden Refah Partisi ve diğer partilerle kararsızlardan gelen oyları eklediğinizde yüzde 50 sınırına çoktan dayandığı anlaşılmakta. Tabii Cumhurbaşkanı’nın oy oranı bu durumda daha da yüksek çıkabilir.
Önümüzdeki 5 Şubat’ta Brent petrolün fiyatı 60 dolara inecek. Enflasyon düşüş trendinde. Daha da düşecek.
Marketler genel gidişatı gördü, peş peşe fiyat indirimleri ve fiyat sabitlemelerine gitmeye başladılar. ŞOK, Migros, CarrefourSA kaç üründe ne kadar indirim yaptıklarını açıkladılar.
MEMUR VE EMEKLİ ZAMLARINDAKİ BURUKLUK GİDERİLDİ Mİ?
Bu arada önce yüzde 25 olarak açıklanan memur ve emekli zamları da dün gelen tepkiler üzerine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından yüzde 30’a çıkarıldı. Bu da bir şeydir denebilir ama kendi emekli maaşımı da içine katarak söylemek isterim ki asgari ücret ve emekli maaşları arasındaki makas emekliler aleyhine açıldıkça açıldı, adeta uçurum oldu.
Şöyle anlatayım.
2015 Temmuz’unda net asgari ücret 1.000 TL’yken en düşük memur maaşı asgari ücretin 2,2 katıymış.
Şimdi asgari ücret 8 bin 506 lira. Aşağıda bazı mesleklerin 2015 yılına oranla alım gücü kaybına uğramadan 2023’te olması gereken maaşlarının ne olması gerektiğini hesaplayalım:
En düşük memur maaşı 18 bin 638 TL, polis memuru 26 bin 924TL, profesör 54 bin 383TL olmalıydı.
Tabii bu zam oranının daha yüksek tutulamamasının en önemli sebebi de KIDEM TAZMİNATI TAVANI. Açık söyleyelim, işverenler hükümete, “Memurlara yapılacak yüksek zamla kıdem tazminatı tavanı da yükselecek ve biz bu yükü asgari ücret ve ardından EYT derken kaldıramayız” dediler.
Kısaca herkes haklı.
HÜKÜMETTE TUHAF BİR İLETİŞİMSİZLİK SORUNU
Bu arada Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın memur ve emekli zamlarını açıkladığı gün de Milli Eğitim Bakanımız Mahmut Özer özel okul ücretlerindeki artışı açıkladı. Yüzde 65 oranında zam. Özel okulların beklentisinin daha yüksek olduğu bilindiği için “Hem 2023 yılı enflasyon beklentisinin düşük olması hem de velilerimizin bu süreçlerde desteklenmesi bağlamında Millî Eğitim Bakanlığı olarak 2023 fiyatlarının yüzde 65 olarak belirlenmesi kararını aldık” dedi.
Benim burada takıldığım nokta şu oldu özel okullara yapılacak zammın yüzdesi dışında.
Hükümete bir İLETİŞİM KOORDİNASYONU gerekli.
Sayın Bakan’ın bu açıklamayı yaptığı gün Cumhurbaşkanı Erdoğan da memur ve emekli zamlarını açıklıyordu.
Ben bu türden iletişim hatalarına çok rastlıyorum hükümet kanadında. İyi yönetmek gerek zamanlamayı. Çünkü bir açıklama diğerinin önüne geçmemeli ya da bir diğerinin etkisi altında gözden kaçırılmamalı. Sayın Özer’in, tabii ki özel okul temsilcileriyle toplantısı aynı güne denk gelmiş olabilir, ama ertesi güne bırakabilirdi.
Benden küçük bir öneri.