HDP’nin anlamlı suskunluğu

Okuduğunuz Yazı
HDP’nin anlamlı suskunluğu

İçerik

İyi Parti’de siyasi kimliğini “Türk Milliyetçisi” olarak tanımlayan isimlerin parti yönetiminden tasfiyesi sadece bu partinin iç meselesi değil. 6’lı masanın ruhuna uygun dizayn çalışmasının ilk yansımaları.

Devamı gelecek. Gelmek zorunda. 6’lı masayı kuranlar, ekmek gibi, su gibi muhtaç oldukları 7’nci ortağı küstürmeden ilerlemek için daha çok mıntıka temizliği yapacaklar. HDP’nin son günlerdeki anlamlı sessizliği işlerin istediği gibi gitmesinden.

Dikkat edin… 6 partinin 28 Şubat’ta açıkladığı “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metninde” 1921 Anayasası’na ‘kapsayıcılık’ övgüsü yaptığı günden beri HDP’de adeta yaprak kımıldamıyor.

Bunun sebebi metindeki “1921 Anayasası’nın nispeten kapsayıcılığının peşinden kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, sonraki anayasalarda daha dar kalıplara girmiştir” cümlesi. 1921 Anayasası, anayasa hukuku literatüründe “etnik vurgu yapılmayan ve yerel özerkliğe yer veren tek metin” olarak gösteriliyor. HDP’nin de 6’lı masadan ‘şimdilik’ kaydıyla istediği zaten bu. İspatı mı?

Tarih 22 Mayıs 2009. Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan, İmralı’da kendisini ziyarete gelen heyete konuşuyor: Demokratikleşmenin önündeki en büyük engel AKP ve Erdoğan’dır. 1916-1920 sürecinden sonra 1921 Anayasası oluştu. Bu anayasanın sonradan demokratikleşmesi beklenirken 1924 Anayasası ile daha bürokratik ve oligarşik bir hale geldi. Ben 1921 Anayasası’nı güncelleyelim diyorum. Ben bundan başka belge tanımam!

İşte böyle… Mesaj sizce de alınmamış mı? HDP’nin suskunluğunun sebebi açık değil mi?

Somutlaştırarak devam edelim. 1921 Anayasası’nın 10. maddesi ile Türkiye coğrafi olarak vilayetlere ayrılıyor. 11’inci maddede “Vilayet mahalli umurda manevi şahsiyeti ve muhtariyeti haizdir” deniliyor. Aslında bu iki madde tam olarak kesin bir özerk yerel yönetim anlamı taşımıyor. Ama 1921 Anayasası’nın HDP ve Öcalan’ı cezbeden yeri tam olarak burası.

6’lı masa aslında HDP’ye 1921 Anayasası üzerinden yerel yönetimlerde özerklik vaadinde bulunmuş. İşe uyanan sadece Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) olmuş. Biraz mahcup bir açıklamayla “Mutabakat metninde neden Atatürk’ün adı yok” diye sormuşlar. Ardından da 1921 Anayasası vurgusunun federasyon hayallerini cesaretlendireceği uyarısında bulunmuşlar. Hepsi bu kadar. Muhalefet medyasından, mahallesinden, gündemden hiç düşmeyen belediye başkanlarından başka da bir tepki gelmemiş! Tabii bu arkadaşların hepsi büyük Atatürkçü ve vatansever. Ondan hiç şüpheniz olmasın.

Yavuz Ağıralioğlu ve Koray Aydın olayına abartılı anlamlar yüklemeye bence de gerek yok. Muhakkak bu değişimin başka sebepleri de vardır.

Ama asıl meselenin 1921 Anayasası vaadi üzerinden HDP ile vardıkları uzlaşmayı gizleme çabası olduğunu da kimse unutmasın.  Buna itiraz etme potansiyelini taşıyan herkesi tasfiye edecekler. Ya da itibarsızlaştırmak için ellerinden geleni yapacaklar.

Türkiye bu oyunu bozmak zorunda. Gerisi teferruat…

CHP’li Suriyelilere hazır mısınız?

CHP lideri Kılıçdaroğlu her ne kadar Suriyelileri evlerine yollayacağını söylese de son dönemde CHP’li belediyeler farklı bir Suriyeli politikası izliyor.

Ankara, İstanbul, İzmir’de büyükşehir ve bazı ilçe belediyeleri Suriyelilere yönelik özel çalışmalar yapıyor. Parti teşkilatlarının da katıldığı çalışmalarda Suriyelilere temel gıda ve ihtiyaç malzemeleri dağıtılıyor. Buraya kadar bir sorun yok. Son derece doğru ve insani bir politika bu.

Ama iş orada kalmıyor. Suriyeliler üzerine saha çalışmaları yapan bir akademisyenden dinlediklerim beni çok şaşırttı. CHP’lilerin görüştükleri Suriyelilere çifte vatandaşlık vaadinde bulunduğunu anlattı! Suriyeliler içinde öne çıkan kanaat önderlerini “Ülkenizi bu hale Erdoğan getirdi. Avrupa Birliği’nin sizin için yolladığı paraları başka işlerde kullanıyorlar” diyerek yanlarına çekmeye çalıştıklarını da.

Neydi o meşhur söz hatırlayalım… Siyaset ve sosis. İkisinin de nasıl yapıldığını bilseydiniz geceleri rahat uyuyamazdınız.

Muhalefet belli ki “Bir oy bir oydur” diyerek 2023 seçimlerde oy kullanacak Suriyelilerin peşine düşmüş. Yakında “Millet ittifakını destekliyorum” diye açıklama yapan Suriyelileri görürseniz şaşırmayın.

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Zafer Şahin