HDP’yi siyaset değil yargı kapatır mı?
HDP legal olarak yasalara uygun şekilde kurulmuş, ancak söylemleriyle illegal bir hal alarak yasadışı yollara sapmıştır.
Türkleri, Kürtleri, askerleri, polisleri, sivilleri ve çoğu vakit “hedef gözetmeksizin” tüm vatandaşları hedef alan PKK’nın uzantısı ve alt kademesi olmaktan vazgeçmemiştir.
Bana, “PKK aramızdan çekilmelidir, bizim teröre ihtiyacımız yok” diyen herhangi bir HDP’li gösterebilir misiniz?
PKK’yı destekleyen söylemler “demokratik fikir özgürlüğü” çerçevesinde değerlendirilemez. Çünkü ortada bir fikir değil, masum insanların kanı vardır. İnsanları hunharca katledenleri desteklemek cinayete ortak olmaktır.
IŞİD/DAEŞ ile PKK/YPG’nin teorik olarak birbirinden hiçbir farkı yoktur.
Hâl böyleyken terör destekçilerinin TBMM çatısı altında ne işi var?
Sizi öldürmek isteyen bir örgütün uzantısı ile yan yana oturmak bile istemezsiniz sanırım!
“REFAH PARTİSİ’Nİ KAPATANI CUMHURBAŞKANI YAP, HDP’NİN KAPATILMASINA İSE İTİRAZ ET”
Şunu unutmayın ve daima hatırlayın; 06 Ocak 1998›de Anayasa Mahkemesi Başkanı olan AHMET NECDET SEZER 16 Ocak 1998›de Refah Partisi›ni ‹kapattıklarını› açıkladı. Bizzat Sezer geçti kameralar karşısına! Parti kapatan Sezer’i 2 sene sonra Cumhurbaşkanı yapan Türk Solu’nun şimdi HDP’nin kapatılmasına itirazı sizce samimi mi? Refah Partisi bu ülkede terör eylemlerine destek mi verdi? Rahmetli Necmettin Erbakan Hoca ülkesini sevmekten ve onu yükseltme çabasından başka ne yaptı?
Türkiye’yi sevenlerin partisini kapatanlar, Türkiye’yi kan ve gözyaşı ile bölmeye çalışanların partisini sonuna kadar ayakta tutmaya çalışıyor! Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan aldatmaca!
“HDP KAPANIR MI?”
1)Avrupa’da olsaydı çoktan kapanırdı.
2)Yargının HDP için kapatma davası açmasının gecikmesi, “HDP haklıdır” anlamına gelmez.
3)HDP’nin kapatılması bir siyasi parti meselesi değil terörle topyekûn mücadele meselesidir.
4)Birisi karşınıza geçip; “Mehmetçikler ölmelidir, daha çok asker ölmelidir” deseydi siz bunu “Demokratik söylem” olarak mı görürdünüz? Yoksa bunu söyleyenlerin toplandığı oluşumu “terör odağı haline gelmiş bir oluşum” olarak mı görürdünüz? Sizin gördüğünüzü Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin de görmüştür.
5)Sayın Başsavcı iddianameyi hazırlamış ve Anayasa Mahkemesi’ne sunmuştur. Onun derdi bir siyasi partiyi kapatmak değil, “Alçak terör örgütü PKK’yla mücadelenin” hukuki açıdan değerlendirmesidir.
6)HDP’nin kapanmasına TBMM yahut Ak Parti ve MHP değil; Anayasa Mahkemesi’nin 15 üyesi karar verecek.
7)Anayasa Mahkemesi üyelerinin önünde hukuki açıdan bizim bildiğimiz dört seçenek var. Davayı tümden reddedip, HDP’nin aynen devamına karar vermek, HDP’yi tamamen kapatmak, bazı isimlere siyasi yasaklar getirmek ve hazine yardımını kesmek!
8)HDP’nin olduğu gibi devam etmesi terörle mücadeleyi kesin bir şekilde sekteye uğratır. Mehmetçik ve milletin akan kanlarını durdurmak, PKK’yla tüm alanlarda mücadele etmek hepimizin görevidir.
9)HDP kapanırsa herhangi bir dramatik oy artışı olacağını zannetmiyorum. Çünkü amaç HDP’yi kapatmak değil PKK’yı siyasi alanda da temizlemek!
“CHP VE İYİ PARTİ’YE NELER OLUYOR DA PKK DESTEKÇİSİ HDP’NİN YANINDALAR”
İyi Parti ve CHP genel başkanları ile Kandil elebaşı Duran Kalkan; “Gara’nın sorumlusu Erdoğan” söyleminde buluşmuştu. Şehit olan bizim askerimiz ve şehit eden PKK! Elebaşı Kalkan’ın menfur sözlerini anlıyoruz da CHP ve İyi Parti’ye neler oluyor?
HDP’nin kimi Cumhurbaşkanı adayı göstereceği Sayın Akşener’i neden ilgilendiriyor? Akşener niçin HDP’ye seslenerek, “Siz kendi adayınızı ayrı gösterin” diyor. Bu aslında sözlü ittifakın itirafı değil midir?
Hepsinin ortak noktasının, “Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin” ifadesi olduğunu ve bunun için PKK’ya bile göz yumulduğunu görmek Türkiye muhalefeti adına acı bir hakikate dönüşmüştür!
“MÜSİLAJ VE İMAMOĞLU”
Ekrem İmamoğlu yakında çıkıp; “Müsilajı kimse bilmiyordu, sayemizde herkes bu kirliliğin farkına varıp adını da öğrendi” derse şaşırır mıyım?
“Temel atmama töreni” vakasından bir tık daha az şaşırtıcı olur!
Elâzığ deprem ziyaretinden sonra Erzurum’da kayak sefasından 2 tık aşağı!
“MANSUR YAVAŞ”
Ankara Büyükşehir seçimlerinden önce “Vatandaşın suyuna zam yapmayacağız” diyenler şimdi “%80 zam” yapıyor!
Hele bir de “Az da olsa zam yaparız” deselerdi sanırım “Üstünüze yağmur yağdığı için gram başı ücret ödeyin” derlerdi!
Gördüğüm kadarıyla Mansur Yavaş ekibi son vakitlerde İmamoğlu’nun prestij kaybından gayet memnun! Ah bu siyaset, keşke herkes mevcut görevini yapsa da sonrasına halk karar verse; ama ne gezer?