Hilafet mi gelecek?
Ayasofya’nın 86 yıl sonra aslına rücu etmesi beraberinde yeni tartışmaları da getirdi. Kamuoyu yoklamaları, Ayasofya kararına büyük bir halk desteği olduğunu gösteriyor.
Ancak bu olumlu havayı ve toplum desteğini gölgelemek için marjinal bir çevre tarafından “Hilafet” tartışması gündeme zorla sokulmaya çalışılıyor.
Tabii, bu temeldeki yapay tartışmalarla Ayasofya kararını alan iktidarın ajandasında “hilafet” olduğunu ima etmeye çalışıyorlar. Şüphesiz, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğindeki AK Parti hükümetlerinin siyasal ve toplumsal düzene ilişkin vizyonları bugüne değin her çevre tarafından az çok anlaşılmış durumda.
Ne var ki, bu gerçeğe rağmen CHP’nin başını çektiği muhalefetin, seküler çevreleri kışkırtmaktan vazgeçmeye de hiç niyeti yok. İçeriden atılan paslarla CHP, Ayasofya tartışmalarını Atatürk ve Hilafet eksenine oturtmaya çabalıyor.
Siyasal kamplaşmanın en çok CHP’nin işine geldiğini Ayasofya tartışmalarından da anlıyoruz. “Hilafet” tartışmaları, yıllarca “irtica gelecek”, “şeriat düzeni kuracaklar” söyleminin devamı niteliğinde. Yani CHP’nin muhalefet etme biçimi geçen yıllara rağmen değişmiş değil.
CHP’nin tutumu önemli değil şüphesiz. Burada dikkat çeken “Hilafet” tartışmasını CHP’ye paslamaya çalışan çevrelerdir. Bu tartışmayla toplumun en azından bir kesiminde Erdoğan’a karşı şüphe oluşturmaya ve tereddüt yaratmaya çalışıyorlar.
Bu gündemle ilgili Hükümetin açıktan bir tartışmaya girmemesi son derece olumlu. Zira tartışamaya girilecek sahici bir konu ve gündem değil. Ancak AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in şu sözleri “Hilafet” tartışmalarına son noktayı koyacak nitelikte: “Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir. Bu nitelikleriyle Cumhuriyetimiz hepimizin ortak çatısıdır.
Ülkemizin siyasal rejimi büyük sosyal ve siyasal tecrübelerden geçmiş ve geleceğe yürümektedir. Türkiye’nin siyasal rejimiyle ilgili siyasal kamplaşma üretmek yanlıştır. Cumhuriyetimiz tüm nitelikleriyle gözbebeğimizdir. Kurtuluş Savaşı’mızın başkomutanı, devletimizin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve İstiklal Savaşı kahramanlarını rahmetle ve saygıyla yad ediyoruz. Tarihten bugüne kesintisiz bir halka olarak devam eden mücadele azmimizi daha da kuvvetli kılıyoruz
