İsrail’de NeoCon Planı adım adım işliyor

Okuduğunuz Yazı
İsrail’de NeoCon Planı adım adım işliyor

İçerik

Hani, Gezi Olayları sırasında ağaçların korunması için çaba gösterir görünümü sunan bir kişinin itiraf niteliğinde bir sosyal medya paylaşımı vardı: “Mesele ağaç değil, sen hala anlamadın mı?”

Aynen o hesap: Mesele hiçbir zaman Gazze veya Batı ya da Doğu Kudüs olmadı; mesele baştan beri Filistin’i İsrailleştirmekti. Yine aynı şey; zannediliyor ki, 90 küsur rehine bırakılırsa, İsrail askerleri Gazze’de soykırımına son verirler ve bölgeye yeniden nisbi bir sessizlik gelir.

Bunu anlaması gerekenlerin başında, Türkiye’nin bulunduğu Arap ve İslam örgütleri toplantılarına katılmamakta direnen Suriye diktatörü Beşar Esat geliyor. Alakası ne, diyeceksiniz. Bu alakanın cevabını, şu anda ABD’de, kayıtsız-şartsız İsrail desteğinin devamı için Siyonist lobilerden daha etkin çalışan iki grupta bulabiliriz. Çünkü Siyonistler ne kadar reklam sevseler de nihai amacı hiçbir zaman itiraf etmiyorlar; ama Amerikalı Yeni Muhafazakarlar ve Hristiyan Evanjelistler her şeyi açık açık söylüyorlar; yazıyorlar.

Amerika’da Yeni Muhafazakar akım (NeoConservatives), 1970’lerde boy gösterdi; ama ulusal siyaset sahnesine çıkmaları 11 Eylül Olaylarından sonra oldu. ABD Hegemonyasının devamını, bunun Amerikan İmparatorluğu’na evrilmesini savunan, Amerika’nın bu gücünü demokrasinin yayılması ve ABD’ye hasım olabilecek diğer ülkelerin ve gruplaşmaların yok edilmesinde kullanılmasını isteyen bu akımın düşünce kuruluşları, dernekleri, yayın organları var. Bu grupların, Elliot Abrams, Kenneth Adelman, William Bennett, John Bolton, Richard Perle, Paul Wolfıwitz gibi, her iki partiden de hükumette ve devlet kademelerinde görev yapmış liderleri öncülüğünde, ABD’nin Afganistan, Irak ve Suriye’yi işgal ederek bölmek ve özellikle Orta Doğu’da bir Kürt devleti kurdurma çabası sürüyor. Bu çabanın da sonuna gelmek üzeredirler.

Kurdurdukları Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi (Rojava), NeoCon planına uygun olarak şu anda devlet aygıtına ve 60 bin kişilik bir ordu-polis yapılanmasına sahiptir; ve son olarak bir Merkez Bankası kurularak, Suriye devleti içinde bir devlet oluşturmanın son adımlarını atıyorlar. Şu anda sadece “bağımsızlık ilanı” beklenmektedir.

Charles Krauthammer, Bill Kristol, Fuad Ajami, Robert Kagan gibi NeoCon yazarları, bu oluşumun Irak’taki Talabani grubu ile birleşerek “Büyük Kürdistan” için hazır olduğunu yazıyorlar. Bunlara göre bu devletin varlık sebebi, “İran ve Türkiye gibi İslamcı ülkelerin, sürmekte olan etnik temizlik bitip de Filistin’in tamamı İsrail olunca müdahale etmesini” önlemektir. Bu grubun önde gelen isimlerinden Michael Rubin, Yunanistan’da Ekathimerini gazetesinde geçen hafta, “Avrupa’nın Hasta Adamı Erdoğan” başlıklı bir yazısında, Suriye ve Irak’taki gelişmelerin, Türkiye’de de “bir iki devletli çözüm” için imkan sağladığını açıkça yazdı.

Bu grubun önde gelen sekiz lideri, 1996’da Netanyahu’ya Oslo Barış Anlaşması’ndan çekilerek, Orta Doğu’da İsrail’e dostane davranmayan Arap komşularına ve İran’a karşı güçlü bir ordu hazırlamasının yollarını gösteren Clean Break raporu ile “Büyük İsrail” için yeni bir başlangıç planı önermişlerdi. Denilebilir ki, Netanyahu o günden sonra bu planı adım adım uyguladı. Hamas’ın 7 Ekim Baskını ise “Nihai Çözüm” için bekledikleri imkanı sağladı. 7 Ekim, dikkatle incelenirse, Talabani grubu ile PKK ve YPG-PYD ile Suriyeli bazı yerel Kürt partileri arasındaki temasların arttığı tarih oldu. (PKK, Rojava’da merkez bankası kuracak parayı nereden buldu, sanıyoruz?)

Bu, büyük planın siyasal yanı; bir de plana “Allah emri” boyutunu ekleyen Hristiyan Siyonistler (Evanjelistler) var. Onları da bir sonraki yazıda sayıp dökelim.

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Hakkı ÖCAL