İşte adalet!

Okuduğunuz Yazı
İşte adalet!

İçerik

Hakkı Morgül, kendi halinde bir büfeciydi. Bugün İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin karşısındaki parkın bulunduğu alanda bir ekmek teknesi vardı. Adnan Menderes hayranıydı. Yani suçluydu; çünkü o dönemde sevmek bile suçtu!

1960 Darbesi olmuş, Başvekil Adnan Menderes tutuklanmıştı. Hakkında her gün yeni bir suç imal ediliyor, gazetelere servis ediliyor, kurulacak darağacının alt yapısı oluşturulmaya çalışılıyordu.

Kahroluyordu Hakkı Morgül…

Hep “Bir imkân olsa da Adnan Bey’i kurtarsak” diye düşünüyordu. Bir gün kahvehanede otururken arkadaşlarına “Yenikapı’dan Yassıada’ya bir tünel kazsam… Menderes’i alıp çıkartsam… Ne iyi olur” dedi.

Birkaç gün sonra da sabah evinde polis tarafından gözaltına alındı. Çünkü, kahvehanedeki konuşmasını duyan sinema işletmecisi bir CHP’li hemen polise koşmuştu. “Yenikapı’dan Yassıada’ya tünel kazıp Menderes’i kaçıracak” ihbarında bulunmuştu!

Bırakın Türkiye’yi, o günün şartlarında dünyada yoktu böyle bir teknoloji. Ama Hakkı Morgül tutuklandı. 38 gün Harbiye’de tek başına hücrede kaldı. Sonra cezaevine gönderildi. “Bu işler tek başına yapılamaz” diye düşünülmüş olacak ki, kendisine hiç tanımadığı Mustafa Güler adında bir “suç ortağı” da bulundu.

Onunla birlikte yargılandı…

Tam bir yıl ceza aldı. Suçu da “Yenikapı’dan Yassıada’ya tünel kazarak Menderes’i kaçırmayı planlamak” olarak kayıtlara geçti.

Oysa madalya verilmeliydi kendisine. “Sen büyük adamsın, dünyada var olmayan bir teknolojiye sahipsin, tebrik ederiz” denilmeliydi.

Ama olmayan bir teknolojiyle, gerçekleşmesi imkânsız bir işi planlamaktan ceza aldı. Şaka gibi ama oldu bu! Hukuk, kelimenin tam anlamı ile katledildi. Hakkı Morgül, Menderes sevgisinin bedelini işte böyle ödedi.

O dönemde sevmek de suçtu!

Sonra “Hürriyet ve Anayasa Bayramı” ilan edildi 27 Mayıs. 1980 Darbesi’ne kadar kutladık biz. Okullarda bir başbakan ve iki bakanının idam edilmesini alkışladık. Bilmiyorduk ne olduğunu. Algılar, olguların önüne geçiyordu çünkü.

1980 Darbecileri ise “En büyük biziz, 27 Mayıs da neymiş” anlayışı ile kaldırdılar o bayramı. Milletçe kurtulduk.

***
Hakkı Morgül olayı, o dönemde yaşanan büyük acı ve ıstıraplardan sadece bir örnektir. Menderes ve arkadaşlarına kurulan kumpaslar gibi üzeri kapatılmaya unutturulmaya çalışılmıştır.

Millete yaşatılan o acıları alkışlayanlar da daha sonra “Hak, hukuk, adalet” nutukları atmışlardır hep!

Bugün de devam ediyorlar…

Millet ise Milli Şairimiz Akif’in mısralarındaki “Cani geziyor dipdiri… Can vermede masûm. / Suç başkasınındır da, niçin başkası mahkûm?” sorusunun cevabını aradı sürekli.

15 Temmuz’la birlikte bu ülkede darbeler dönemi kapandı. Dün de Yassıada, 1960 Darbesi’nin 60. Yıldönümünde “Demokrasi ve Özgürlükler Adası” haline getirilerek, dünyaya çok önemli bir mesaj verildi.

Ama buna rağmen, demokrasi dışı o hayalleri devam ettirenler var içimizde.

Onlar da bitecek, birer birer yok olacaklar tabi ki.

Dün Yassıada’da tarihi bir an yaşandı. Bir kara leke daha silindi. Bıraktığı izler de silinecek elbet. Gerçekler orta yerde dururken, illüzyonlar ve algılarla yaşayamayız ki!..

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Emin PAZARCI