Kaftancıoğlu’ndan Akşener’e derin ve ağır rest!

Okuduğunuz Yazı
Kaftancıoğlu’ndan Akşener’e derin ve ağır rest!

İçerik

“Amacım karşıtlık çıkarmak değil” diyen Canan Kaftancıoğlu şu anda CHP üyesi bile değil!

Canan Hanım’ın siyasi durumu tamamen Kılıçdaroğlu’nun elinde!

Kaftancıoğlu’nun İBB Başkanı İmamoğlu’na “çok kızgın” olduğu ve hatta “alenen söylenemeyecek kadar” ağır sözler sarf ettiği de sürekli konuşuluyor! Ben o sözleri buraya yazamam!

Kaftancıoğlu’nun Almanya/Hamburg’da söylediği, “Siyasetçiler genelde başkalarının emeğinin üzerine konmayı severler. Bu bir alışkanlık oldu. İstanbul seçimlerinin mimarı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’dur” sözlerinde “gözden kaçan bir nokta” var!

Kaftancıoğlu’nun cümlesinin orijinali şu şekilde:

“İstanbul seçimlerinin mimarı, tüm Türkiye’de sadece İstanbul değil inanılmaz bir strateji ve kararlılıkla süreci ilk günden kurgulayan hatta ilk günden değil 10 yıl öncesinden planlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’dur.”

Dikkatle bakın!

Canan Hanım; “Süreci 10 yıl öncesinden planlayan Kılıçdaroğlu’dur” diyor!

Peki; 10 yıl önce, 2013’te Meral Akşener neredeydi?

İyi Parti’nin kuruluş tarihi 25 Ekim 2017, yani henüz altı yılı bile dolmadı.

Sayın Akşener, 2013’te Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul Milletvekili idi. Haziran 2015 seçimlerinde de milletvekili oldu, ancak Kasım 2015’te yeniden aday gösterilmedi. Meral Hanım 8 Eylül 2016’da yani bundan altı sene evvel MHP’den ihraç edildi.

Kemal Bey “planlarını” yaparken Sayın Akşener MHP’de olduğuna göre acaba MHP’deyken bu planlara ortak oldu mu? Eğer olmadıysa Canan Hanım ne demek istiyor?

Ali Babacan AK Parti’de iken Başkan Erdoğan aleyhine çalıştığını itiraf etmemiş miydi?

Bu nasıl bir iş?

Bu projenin çizimini kim/ler yaptı?

İmamoğlu, Ekim 2008’den beri, yani 14 yıldır CHP’nin üyesi! 2009’da CHP Beylikdüzü İlçe Başkanı oldu.

Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal’dan boşalan koltuğa 22 Mayıs 2010’da oturmuştu.

10 yıl önce Gezi Parkı olayları yaşanırken Kemal Bey CHP Genel Başkanı’ydı!

Canan Hanım’ın sözlerinin direkt Meral Akşener’i hedef aldığı ortada!

Yani; “10 yıl önce siz henüz yoktunuz” mesajı veriyor. “Siz başka yerlerdeyken biz planlar yapıyorduk” demeye getiriyor. “Ekrem İmamoğlu’na destek veriyorsunuz ama Kemal Bey izin vermez, çok uğraşmayın” demek istiyor!

Şimdi Canan Hanım’a soruyorum:

Planlayan gerçekten Kemal Bey miydi? Sayın Akşener bu planlarda var mıydı, yok muydu? Eğer yoktuysa tüm başarı kimin?

“HEPSİ HAKLI”

Bana sorarsanız Kılıçdaroğlu ve Kaftancıoğlu ile Akşener ve İmamoğlu; hepsi haklılar!

Çünkü CHP ve İyi Parti “devletin bekası” ideolojisi etrafında değil “proje ittifakı” çerçevesinde bir araya gelmiş partiler.

“İDEOLOJİ VE PROJE FARKI”

İdeolojiler yüzlerce yıl yaşayabilir, ancak her projenin bir “son bitiş tarihi” vardır!

İdeolojiler genele hitap eder, projeler özel hedeflere odaklıdır!

İdeolojilerde gizli ajandalar yoktur, projelerin gizli maddeleri vardır!

İdeolojilerde taraflar ve görüşler nettir, projelerde her an “müteahhitler” değişebilir!

“ADAY YOK, İTTİFAK BİLE NET DEĞİL”

CHP ve İyi Parti (sizler bu yazıyı okurken dahi) “ittifak kararı” almış değiller!

Ortada “cumhurbaşkanı adayı” olmadığı gibi resmî olarak adı konmuş “Millet İttifakı” da yok!

Pazarlıklar sürerken; “İyi Parti de tıpkı CHP gibi milletvekili aday listelerini diğer partilere açacak” kulisleri dönmeye başladı. İyi Parti geçtiğimiz haftaya kadar bu işe “kesinlikle” sıcak bakmıyordu.

Katıldığımız bir programda İyi Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz gayet net şekilde “Henüz ittifak yok” diyerek durumu anlatmıştı. Sayın Poyraz eğer “6’lı masanın sözcüsü” olsaydı bu kadar karışık bir görüntü oluşmaz, kafalar biraz daha net olabilirdi. Çünkü Uğur Bey bu hususta doğruyu ve olanı söylüyor. Nedense kimse duymak istemiyor.

Sonra gelsin çatışmalar, havada uçuşsun laf çakmalar!

Sonra da “Ama ben kimseyi kastetmedim” diye milletle istihza etmeler!

SON SÖZ: ABD’nin 42. Başkanı Bill Clinton’u hiç sevmem ama “Hayatım” kitabında söylediği şu sözü önemsiyorum: “Politikada, kendinizi bir çukurda bulduğunuzda ilk kural kazmaya bir son vermektir. Eğer hata ihtimaline karşı kör veya hatayı kabul etmemekte kararlıysanız, işte o zaman daha büyük bir kürek aramaya başlarsınız.”

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
67%
Beğendim
33%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Hacı YAKIŞIKLI