Korona dersleri

Kuralsız özgürlük olmaz.
Olursa bunun adına serbestlik denmez, serserilik denir.

Büyükşehirlerde iki günlük sokağa çıkma yasağının ilan edildiği saatlerde market ve fırınların kapalı olması gerekiyordu.

Niye?

Çünkü bu tür yerlerin saat 21:00’den sonra faaliyette bulunmaları yasak.

Ama ne oldu?

Meğer bu yasağı umursamayanlar varmış.

Kuralsızlığı kural edinmişlere kamu sağlığını tehlikeye atmanın karşılığının ne olduğunu öğretmek lazım.

Hiç değilse Avrupa’daki trafik cezaları emsal kabul edilsin.

Kuralsızlığın, pervasızlığın, sorumsuzluğun, ahlaksızlığın para etmediği aksine para kaybettirdiği bir düzen şart.

KÜLTÜR MAYALAMAK

“Bilsen uzaklarda kimler ne şiirler, kitaplar yazıyor, besteler yapıyor” diye düşünmek istiyorum.

“İşten, güçten, koşuşturmadan fırsat bulamıyoruz” diyenler için mazeretlerin tükendiği yerdeyiz.

Korona sonrasında eğer “hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” ise bunun sanatını, edebiyatını, senaryosunu, müziğini de görüp duyacağız demektir.

“Evde ekmek nasıl yapılır” sorusuna yanıt aradığımız kadar “kültür ve medeniyet nasıl mayalanır” konusuna da kafa yorma zamanı…

DİYANET TAM KADRO SAHADA

24 TV’deki programımız Esas Mesele’de Ersoy Dede ve Taceddin Kutay ile gündemi konuşurken Diyanet mensuplarına yönelik iftira ve hakaret kampanyasından da söz ettik.

Meğer açık yaraymış.

Kanıyormuş.

Mesaj üstüne mesaj geldi.

Türkiye’nin her yerinde VEFA Gruplarında görev alarak evlere yardımları ulaştıran, köyündeki, mahallesindeki yardıma muhtaçları tespit ve takip eden imamlar, müezzinler ve Diyanet teşkilatı çalışanlarının elbette yapıp ettiklerinin görülmesi gibi bir dertleri yok.

Ama her fırsatta saldırıya, iftira ve hakarete uğramaktan da rahatsızlar.

Salgın sürecinde arşınlamadık sokak, çalmadık kapı bırakmayan diyanet mensuplarına saygı lütfen…

ERKEN UYARI

İmamoğlu sokağa çıkma yasağına hazırlıksız yakalanmış.

Önceden kendisine haber verilmediğinden yakınıyormuş.

Tamam, kabul.

Şimdiden haber verelim.

İstanbul’daki belediye otobüslerinin sefer sayılarını azaltın ya…

İnsanlar burun buruna yolculuk etmek zorunda kalıyor.

Bu kafayla gidersen bir halk sağlığı sorunu olarak tarihe geçeceksin.

Önceden haber verelim de “hazırlıksız yakalandık” demeyesin..!