Merkez ülke Türkiye
Geçtiğimiz yıllarda, Rusya-Ukrayna savaşındaki pozisyonu ve sergilediği iyi niyetli tavırla Türkiye, Rusya-Ukrayna zirvesine aracılık etmiş; Türkiye Cumhuriyeti’nin lideri Erdoğan’ın girişimiyle Tahıl Koridoru açılmış ve önemli adımlar atılmıştı. Şimdi ise Rusya ile Ukrayna arasındaki zirve İstanbul’da toplanıyor. Bu buluşma, Putin’in talebi ve Zelenskiy’nin de kabul etmesiyle gerçekleşiyor.
Ekim ayında Trump, “İstanbul’daki zirveye Putin gelirse ben de gelirim.” demişti. Ancak gelmedi. Şu aşamada Trump’ın gelmesi de beklenmiyor. Fakat başka bir önemli gelişme yaşandı. Bu, Suriye’deki yaptırımların kaldırılmasıyla ilgiliydi. Trump, “Erdoğan’la görüştüm, Suriye’ye yaptırımları kaldıracağım.” dedi. Burada da Türkiye’nin lideri Erdoğan’ın etkisini bir kez daha görüyoruz. Sadece bunlarla mı sınırlı? Hayır. Somali ile Etiyopya arasındaki barışın tesis edilmesinin arkasında da Türkiye’nin lideri Erdoğan vardı. Sadece buralarda da değil… Uzak Asya’dan Afrika’nın ucuna dek etkili olan bir ülke konumundayız.
Eskiden kararlar alınıp sadece uygulaması Türkiye’ye bırakılırken artık Türkiye, lideri Erdoğan sayesinde karar süreçlerinde görüşü alınan bir ülke hâline geldi. Tüm bunlar gösteriyor ki; eğer rehavete kapılmaz, biraz daha gayret edersek Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın da ifade ettiği gibi, hem kendi refahımızı artırabilir hem de tüm dünyadaki adaletsizliklerin ortadan kalkması için “Daha adil bir dünya mümkün.” mottosunu hayata geçirecek güce erişebiliriz.
